Siyaset ‘Doğuştan Türk olma’ şartı

‘Doğuştan Türk olma’ şartı

11.12.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:

Ak Parti, “Türk tipi başkanlık” hedefinde tarihi adımı attı. MHP ile yürütülen müzakerelerle son şekli verilen ve “başkanlık” sisteminin Cumhurbaşkanlığı üzerinden kurgulandığı anayasa değişiklik teklifi TBMM Başkanlığı’na sundu. Teklifte adaylık için Türk olma şartı var

‘Doğuştan  Türk olma’ şartı

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 11 Ekim’deki tarihi çıkışının ardından Türkiye’nin ana gündem maddesini oluşturan anayasa değişikliği çalışmalarına dün son nokta konuldu. Ak Parti ile MHP arasında 2 aydır süren müzakereler sonucu mekik diplomasisi ile son şekli verilen teklif akşam saatlerinde Ak Partili 316 milletvekilinin imzasıyla TBMM Başkanlığı’na sunuldu.

Başbakan Yıldırım sabah, anayasa çalışmasında yer alan kurmaylarıyla kahvaltı etti. Toplantıda önceki günkü çalışma ve MHP ile gerçekleştirilen temaslara ilişkin son durum Yıldırım’a aktarıldı. Yıldırım’ın onayının ve teklifin kapak sayfasına imzasının alınmasının ardından da öğlen saatlerinde Ak Parti açısından “nokta” konulan metin MHP’ye gönderildi.

Ak Parti sundu

MHP’den “tamam” yanıtının alınmasının ardından, önce TBMM Başkanı İsmail Kahraman aranarak bilgilendirildi. Bu arada Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, twitter’den teklifin 17.30’da Başkanlığa sunulacağını duyurdu. Bu duyurudan yaklaşık 1 saat sonra Elitaş ile diğer Grup Başkanvekilleri Naci Bostancı ve Mehmet Muş ile müzakereleri yürüten Genel Sekreter Abdülhamit Gül, Elitaş’ın odasında buluştu. Heyet, saat 17.37’de ellerinde teklif metni ve imzalarla Başkanlığa geçti. Bu sırada Genel Kurul çalışmalarına da ara verildi.

Teklif Ak Partili 316 milletvekilinin imzasıyla sunuldu. Cumhurbaşkanı adaylığı için “doğuştan Türk olma” şartı aranacak.

Seçilme yaşı düşüyor

Sistemin tam olarak yürürlüğe girişinden önce Cumhurbaşkanı, hükümeti kurma, bakanları atayıp görevden alma, KHK çıkarma gibi yetkilerini kullanmayacak. Yeni sistemde Cumhurbaşkanı’na vatana ihanet dışındaki suçlamalar çerçevesinde de yargılama yolu açılacak. Ancak Cumhurbaşkanı’nın cezai sorumluluğunu düzenleyen madde de 2019’a kadar işletilmeyecek.

Teklifle halen 550 olan milletvekili sayısı 600’e çıkartılırken, “yedek milletvekilliği” sistemine de geçilmesi öngörüldü. TBMM üyeliğinin düşmesi, düşürülmesi, ölüm ve bakan olarak atanma gibi diğer boşalma hallerinde, boşalan üyelikler siyasi partilerin yedek milletvekilleriyle doldurulacak. Buna göre, seçimde aday olup seçilemeyenler, aday sıralarına göre “yedek vekil” olacak. Bir partinin bir kentteki tüm vekillikleri kazanma ihtimaline karşı, yedek vekil ismi belirlenmesi de öngörüldü. Bunun için de siyasi partiler her seçim çervesinde en az 2 olmak üzere seçilecek milletvekili sayısının beşte biri oranında, bağımsızlar da bir yedek milletvekili adayı gösterecek. Üyelikte boşalma olması halinde boşalan üyelikler asıl aday listesinde bulunup da seçilemeyen yedek milletvekilleriyle doldurulacak. Tulum çıkarılan illerde üyelik boşalması halinde ise, ayrıca oluşturulan yedek listesinden adaylar sırayla parlamentoya girecek.

Böylece aday olup kazanamayanlar ile sonra yedek gösterilenler parlamentoda sandalye boşalırsa vekil sıfatı kazanacak. Değişiklikle seçilme yaşı da 25’ten 18’e düşürüldü. Bu hükümler yapılacak ilk seçime kadar uygulanmayacak.

Üç seçim ayrılıyor

Teklifle genel seçimlere 1 yıl kala yapılması gereken yerel seçimlerin genel seçimlerle birleştirilmesi zorunluluğu da kaldırılıyor. Buna göre 2019’da gerçekleştilecek 3 seçimin tarihleri de değişecek.

Anayasa değişikliğinin kabulü halinde 2019 Mart’ında yerel seçimler, 3 Kasım 2019’da ise Cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri birlikte gerçekleştirilecek.

Bu değişiklik yapılmasaydı, Cumhurbaşkanlığı seçimleri Ağustos’ta, yerel ve genel seçimler ise Ekim’in son pazarında birlikte yapılacaktı. Sözkonusu değişikliğin kabul edilmesi halinde, Ağustos’ta 5 yıllık süresi dolacak olan Erdoğan, yeni sistemde Cumhurbaşkanlığı seçimi ile parlamento seçimlerinin birlikte yapılmasının öngörülmesi nedeniyle yaklaşık 2 ay fazladan görev yapacak.

Askeri yargı kalkıyor: Askeri yargı kalkıyor. Anayasa Mahkemesi’nin askeri yargıdan gelen 2 üyesi süreleri sona erene kadar görevlerini sürdürecek. Bu sürenin ardından askeri yargıya ayrılan 2 üyelik kontenjan kalkacak ve AYM’nin üye sayısı 17’den 15’e düşecek. Böylece 15 üyeli mahkemeden 12 üyeyi Cumhurbaşkanı seçmiş olacak.

Jandarma Genel Komutanı Mİlli Güvenlik Kurulu’ndan çıkarılıyor

Askerlik ayarı: Seçilme yaşı 25’ten 18’e inecek. Milletvekili olabilme şartları arasından “askerlik yükümlülüğünü yerine getirmiş olmak” çıkacak. Bu ifade yerine “askerlikle ilişiği olanlar” şeklinde değiştirilerek, askerlik yükümlülüğünün 18 yaşındakiler için milletvekili seçilmelerine engel olmaması sağlanacak.

Gensoru tarih oluyor: TBMM’nin yetkileri arasından “bakanları denetlemek” yetkisi kaldırılırken, gensoru mekanizması da tarih olacak. Milletvekilleri artık “sözlü soru” yöneltemeyecek, sadece yazılı soru önergesi verebilecek. Vekiller, bakanların yanısıra Cumhurbaşkanı yardımcılarına da yazılı soru yöneltebilecek.

Haberin Devamı


HSYK, 12 ÜyeYE düşecek: HSYK’nın üye sayısı 12’ye düşecek, daire sayısı 3’ten 2’ye inecek. HSYK’da kürsü seçimi yani hakim ve savcıların HSYK üyelerini seçtiği sistem kalkıyor. Yeni sisteme 5 üyeyi Cumhurbaşkanı doğrudan atayacak. Adalet Bakanı da kurulda olduğundan, 6 üyeyi Cumhurbaşkanı seçmiş olacak. Kalan 6 üye ise Meclis tarafından seçilecek. Seçim için ilk etapta 3’te 2 çoğunluk aranacak. ilk oylamada sonuç çıkmazsa 5’te 3 çoğunluk aranacak. Bu da sonuç vermezse en çok oy alan iki aday arasında kura çekilecek.

DDK’nin yetkiSİ artıyor: Devlet Denetleme Kurulu cumhurbaşkanının talep etmesi halinde, kamu kurum ve kuruluşları ile meslek örgütleri ve vakıflarda incelemenin yanısıra idari soruşturma da yapabilecek. Silahlı Kuvvetler de DDK’nın görev alanı kapsamına dahil edilecek.

HSYK rötarı

Edinilen bilgiye göre iki parti arasında son müzakereler teklife son anda eklenmesine karar verilen HSYK maddesi üzerinde oldu. Önceki günkü görüşmelerde Ak Parti kanadı bu maddeye ilişkin önerisini MHP’ye sundu. Ancak MHP’den yanıt gelmesi dün öğleden sonrayı buldu. Bu nedenle teklifin sunumu da akşam saatlerine kaldı.

2 kez kuralına ‘erken seçim’ esnetmesi

Teklifle getirilen diğer düzenlemeler özetle şöyle: Genel seçimlerin süresi 5 yıla çıkacak.
Cumhurbaşkanlığı seçimleri ve genel seçimler 5 yılda bir aynı gün ayrı sandıklarla yapılacak.

Devlet Başkanı sıfatı: Cumhurbaşkanı seçilenin partisi ile ilişiği kesilmeyecek. Cumhurbaşkanı, “Devlet Başkanı” sıfatını da taşıyacak. Yürütme yetkisi Cumhurbaşkanı’nda bulunacak. Cumhurbaşkanı, Cumhurbaşkanı yardımcıları, bakanlar ve üst düzey kamu görevlilerini atamaya yetkili olacak. Ülkenin iç ve dış siyaseti hakkında Meclis’e mesaj verecek. Milli güvenlik politikalarını belirleyecek ve gerekli tedbirleri alacak. TSK’nın başkomutanlığını temsil edecek, TSK’nın kullanılmasına karar verecek.

Yüzde 5 dikkati çekti: Cumhurbaşkanı adaylığı için “doğuştan Türk olma” şartı aranacak. Mevcut düzenlemede, cumhurbaşkanlığına ancak 20 vekilin imzası ya da yüzde 10 düzeyinde oy alan partiler aday gösterebiliyordu. Mevcuttan farklı olarak siyasi parti grupları ve son seçimde tek başına ya da birlikte geçerli oyların en az yüzde 5’ni almış siyasi partilerin yanısıra, en az 100 bin seçmen de Cumhurbaşkanı adayı gösterebilecek.

Cumhurbaşkanı ve TBMM’nin karşılıklı fesih yetkisi olacak. Meclis üye tam sayısının 5’te 3 çoğunluğuyla seçimlerin yenilenmesi kararı alabilecek. Bu durumda TBMM seçimleri ile Cumhurbaşkanlığı seçmi birlikte yapılacak. Cumhurbaşkanı’nın seçimlerin yenilenmesine karar vermesi halinde de aynı kural işleyecek. TBMM’nin Cumhurbaşkanı’nın ikinci döneminde seçim kararı alması durumunda, Cumhurbaşkanı 3. dönem için yeniden aday olabilecek.

Cumhurbaşkanı istediği sayıda ismi Cumhurbaşkanı yardımcısı olarak atayabilecek. Cumhurbaşkanlığı makamının herhangi bir nedenle boşalması halinde 45 gün içinde seçim yapılacak. Yenisi seçilene kadar Cumhurbaşkanlığı’na Cumhurbaşkanı Yardımcısı vekalet edecek. Genel seçime 1 yıldan ve daha süre kalmışsa TBMM seçimi de Cumhurbaşkanı seçimi ile birlikte yenilenecek.

Bakanların parlamento dışından atanması esas olacak. Ancak Cumhurbaşkanı istediği sayıda
milletvekilini de bakan yapabilecek. Bakan olan milletvekilinin milletvekilliği düşecek yerine yedek vekiller gelecek.

Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanlar görevleriyle ilgili suçlardan Yüce Divan’da yargılanacak. Görevleriyle ilgili olmayan suçlarda yasama dokunulmazlığına ilişkin hükümlerden yararlanacaklar.

Cumhurbaşkanı yürütme yetkisine ilişkin konularda Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarabilecek. Bakanlıkların kurulması, kaldırılması, görevleri ve yetkileri ve teşkilat yapıları Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile düzenlenecek. Cumhurbaşkanı, Anayasanın temel hak ve özgürlükleri ile siyasi hakları düzenleyen bölümleriyle ilgili kararname çıkaramayacak. Anayasada özellikle kanunla düzenlenmesi öngörülen konularda kararname çıkarılamayacak.

Bakanlıkların kurulması, kaldırılması, görevleri ve yetkileri ile teşkilat yapısı Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile düzenlenecek.

Yargı yolu açılıyor: Cumhurbaşkanı’na “vatana ihanet” dışındaki suçlardan da yargı yolu açılıyor. Cumhurbaşkanı hakkında suç işlediği iddiasıyla 301 milletvekilinin imzasıyla soruşturma önergesi verilebilecek, 360 milletvekilinin oyu ile soruşturma komisyonu kurulabilecek ve 400 milletvekilinin oyu ile Yüce Divan’a sevki mümkün olacak. Hakkında soruşturma açılan Cumhurbaşkanı görevine devam edebilecek ancak seçim kararı alamayacak. Cumhurbaşkanı seçilmesine engel bir suçtan hüküm giymesi durumunda görevi sona erecek.

OHAL yetkisi: Cumhurbaşkanı, savaş hali, savaşı gerektirecek bir durumun başgöstermesi, ayaklanma olması veya vatan veya Cumhuriyet’e karşı kuvvetli ve eylemli bir kalkışmanın veya ülkenin ve milletin bölünmezliğini içten ve dıştan tehlikeye düşüren şiddet hareketlerinin yaygınlaşması, anayasal düzeni veya temel hak ve hürriyetleri ortadan kaldırmaya yönelik yaygın şiddet hareketlerinin ortaya çıkması, kamu düzeninin ciddi şekilde bozulması, tabi afet, tehlikeli salgın hastalıklar veya ağır ekonomik bunalım hallerinde ülke genelinde veya bir bölgede süresi 6 ayı geçmemek üzere OHAL ilan edebilecek. OHAL sırasında Cumhurbaşkanı kararname çıkarabilecek.

Bütçe yetkisi: Bütçe teklifini Cumhurbaşkanı yapacak. Teklifin TBMM’de kabul edilmemesi halinde bir önceki yıl bütçesi yeniden değerlendirme oranına göre artırılarak yürürlüğe konulacak.

‘Gençlerin anayasası’

Ak Parti Genel Sekreteri Abdulhamit Gül ve MHP Afyonkarahisar milletvekili Mehmet Parsak, anayasa değişikliği teklifi Meclis Başkanlığı’na sunulduktan sonra düzenledikleri ortak basın toplantısında yürüttükleri çalışmaya ilişkin bilgi verdi.
2007’deki referandum sonrasında Türkiye’de fiili bir durum ortaya çıktığını, parlamenter sistem içinde cumhurbaşkanının millet tarafından seçildiği bir yapı oluştuğunu anımsatan Gül, “Yürütmede iki başlılık anlamında bir sorun çıktı, melez hükümet sistemi ortaya çıktı. Yaşanan tabloda hükümet sistemi krizi olmaması iktidarda tek partinin olmasından dolayıdır. Ancak mevcut sisteme göre koalisyon mümkün olduğu gözönünde bulundurulduğunda farklı partiler koalisyonunda iki başlılık, yürütmede çatışmanın rejim krizine dönüşme riski, özellikle risk alanı olarak karşımızda duruyor. Bu anlamdaki çelişkiyi ortadan kaldırmak yürütmede tek başlı irade, halkın tayin ettiği değişiklik ihtiyacı ortaya çıkmıştır” dedi.
ANKARA Milliyet

GÜL: Uzlaşma metnidir

Gül, anayasa değişikliğinin yasama ve yürütmenin güçlendirildiği, yargının bağımsız ve tarafsız olduğu, hükümet sistemini merkeze alan bir düzenlemeyi içerdiğini belirterek şunları söyledi: “Bu metin bir uzlaşma metnidir. Türkiye’nin 15 Temmuz darbe kalkışması sonrasında milletin siyaseten beklediği ödevi yerine getirme misyonunun gereğidir. Daha önce MHP, CHP ile birlikte mini anayasa çalışmasında üzerinde uzlaştığımız 7 madde de teklif içine dercedildi. Özellikle mutabık kaldığımız yargıya ilişkin maddeleri de koyduk. Anayasa değişikliği hukuk devleti bakımından tarihi değişikliği ifade ediyor. 9. maddeye yargıya tarafısızlık ibaresinin eklenmesi önemli bir vurgudur. ”

Parsak: Türk anayasası

MHP’li Parsak, 2011’deki alışmalar sırasında anayasanın Türk anayasası olmasının tartışmaya açıldığını, neresinde Türk ibaresi varsa çıkarılmasının istendiğini anımsatarak şunları söyledi: “Geldiğimiz nokta itibariyle anayasamız Türk anayasasıdır. Hiçbir yerinden Türk ibaresinin çıkarılması önerilmemiştir. Tartışma alanı değildir. Anayasamızın değiştirilmesi teklif dahi edilemeyeceği ilk 4 maddesi tartışma konusu değildir. Bunlara hakim olan milli, üniter devlet tartışma konusu değildir. Milli, üniter devletin eğitim dili, Türk vatandaşı, yerel yönetimler gibi muhtelif maddelerdeki yansımaları tartışma konusu değildir. Sadece hükümet sistemi odaklı bir anayasa yenilenmesi süreci yürütülmüştür. ”