Aydın 97 Santimlik Boyuyla “Engelim, Anne Olmama Engel Değil” Dedi, 85'Lik Mutfağa Takıldı

97 Santimlik Boyuyla “Engelim, Anne Olmama Engel Değil” Dedi, 85'Lik Mutfağa Takıldı

06.10.2018 - 14:19 | Son Güncellenme:

.

97 Santimlik Boyuyla “Engelim, Anne Olmama Engel Değil” Dedi, 85Lik Mutfağa Takıldı

97 santimlik boyu, hamilelik süreci ve doğumda yaşayacağı sıkıntılara rağmen eşine “Ben anne olmak istiyorum” diyerek oğlunu kucağına alan Ayça Özeker, “Engelim, anne olmama engel değil” sloganıyla fenomen oldu. Kısa sürede binlerce kişi tarafından takip edilmeye başlanan Özeker’in şimdiki tek korkusu ise kendisi için özel olarak dizayn edilen mutfağını kaybetmek.
97 santim boyundaki Ayça Özeker (20) ile eşi 120 santim boyundaki Mesut Özeker’in (32) aşk hikayesi 2012 yılında internette başladı. Sosyal medyada tanışan çift, evlenmeye karar verdi. Ancak kızın ailesi, bu izdivaca karşı çıktı. İzmir’den atlayıp İstanbul’a gelen Mesut, sevdiği kızı kaçırdı. Daha sonra Ayça’nın ailesini evlenmeye ikna eden Mesut, 1 ay içinde düğün yaptı. Çift daha sonra Mesut’un çalıştığı Seferihisar’da kiralar pahalı ve iş imkanları az olduğu için Aydın’ın Efeler ilçesindeki bir apartmanın birinci katına taşındı.

Çocuk çalışma planlarını rafa kaldırdı
Evlendiği günden itibaren anne olmanın özlemini çeken Ayça Özeker, doktorların oturmasına müsaade etmeyen engeli, hamilelik süreci ve doğumda yaşayacağı sıkıntılarla ilgili tüm uyarılarına rağmen eşine “Ben anne olmak istiyorum” dedi. Hamile kalan Ayça, 2015 yılında oğlu Murat’ı kucağına aldı. Ailesine bakmak için iş arayan Mesut, eşinin doğum yapması üzerine çocuğunun bakımı ve ev işlerinde eşine yardımcı olabilmek için çalışma planlarını ertelemek zorunda kaldı. Yılarca sanal ortamdan uzak duran Ayça, 2016 yılında “Engelim, anne olmama engel değil” sloganıyla bir sosyal medya hesabı açtı. Buradan eşi ve oğluyla birlikte geçirdikleri anları paylaşan Ayça, kısa sürede binlerce takipçi sayısına ulaştı.
Sosyal medya fenomeni Ayça’nın 85 santimetre yüksekliğindeki mutfak tezgahında günlük işlerini yaparken sıkıntı yaşaması üzerine, yardım severler tarafından kendisine 40 santimetre yüksekliğinde özel bir mutfak dizayn edildi ve 2 yıllık ev kirası peşin olarak ödendi. Bu sayede sandalye üzerlerine çıkıp sağlığını tehlikeye atarak mutfak işleri yapmaktan kurtulan Özeker çiftçi, önümüzdeki Şubat ayında kira süreleri dolacak olması nedeniyle şimdiden kara kara düşünmeye başladı. Kira parası ödeme güçleri, taşınma ve yeni bir minyatür mutfak yaptırma şansları olmayan çift, sandalyeni üzerine mutfak işleri yaptıkları günlere dönmemek için hayırseverlere seslendi.
İzmir’de evlendikten sonra ev kiraları daha uygun olduğu için 4 yıl önce Aydın’a yerleştiklerini ifade eden Ayça Özeker, uzun süre farklı tepkiler alabileceğini düşünerek sosyal medyadan uzak durduğunu söyledi. 2016 yılında oğlu Murat 1 yaşındayken aldığı bir kararla bir sosyal medya hesabı açtığını ve bu sayfanın kısa sürede binlerce takipçi sayısına ulaştığını belirte Özeker, “Beni sosyal medyadan fark eden Esra Erol ve ekibi beni programa davet etti. Ben sandalye üzerine çıkıp yemeğimi ve mutfak işlerimi yapıyordum. Onlara durumumu anlattım. Sağ olsunlar benim için bu mutfağı dizayn ettiler ve 2 yıllık kiramı ödediler. Ama 2 senemiz Şubat ayında bitiyor. Şubat geldiğinde bir çözüm bulamazsak, benim tüm bu hayallerim yıkılacak. Ben tekrar sandalye tepelerine çıkmak zorunda kalabilirim. Bu durum biraz içimi burkuyor. Bir evimiz olsa, her şeyimiz bize göre olsa daha rahat bir hayatımız olur. Bu şekilde hayatımızı devam ettiriyoruz. Şubatta sonumuz ne olacak ben de bilmiyorum” diyerek yardım severlerden destek istedi.

“Sadece anne olmak istiyordum”
2 yıl önce sayfayı ilk açtığında 2-3 kiş gibi bir takipçisi olduğunu anımsatan Özeker, sonrasında yaşanan ve hayatını değiştiren gelişmeleri şu şekilde anlattı: “Kendi hayatımızı anlatan fotoğraf ve videoları paylaştıkları sayfamız her gün daha da büyümeye başladı. Paylaşımlarımız dikkat çektikçe, biz de büyüdük. Bu şekilde devam etti ve ben bunu sürdürmek istiyorum. ‘Engelim anne olmama engel değil’ deyip yola çıktık. Ben birçok zorlu süreçten geçtim. Hamilelik süreci ve doğum zorlu geçti. Ben tüm bunları hiçe sayarak, engelimi hiçe sayarak eşime ‘Sadece anne olmak istiyorum’ dedim. Anne olmak her kadının hakkıdır. Engelli, engelsiz hiç fark etmez. Evlat sevgisi kadar güzel bir şey yoktur. Allah’ımdan evladı olmayan herkese evlat vermesini diliyorum. Çocuğumun tüm ihtiyaçlarını karşılayabiliyorum, onu biz büyüttük”

“Engelliler asla mücadeleden vazgeçmesin”
Eşiyle sosyal medya üzerinden tanıştıklarını ve evlenmeye karar verdiklerinde eşinin ailesinin buna karşı çıktığını hatırlatan Mesut Özeker ise, “Eşimle anlaştık, kaçırdım ve 1 ay içerisinde düğününü yaptım. Şuan eşim ve çoğumla ilgilenmek zorunda olduğum için çalışamıyorum. Çocuğumuz yürüyebilmesi için 1 yılı aşkın daha tedavi süreci olduğu için onları yalnız bırakamıyorum. Eşim yere eğilemediği için çocuğun bakımı ve ev işlerinde ona yardımcı oluyorum. Tek sıkıntımız ev kirası, başka bir sıkıntımız yok çok şükür. Devletten aldığımız maaşla geçinebiliyoruz. İzmir’de bir iş bulabilirsem çalışmak istiyorum. Çünkü annem ve iki kardeşim orada yaşıyor. Onlar çocukla ilgilenebilecekleri ve eşim yalnız kalmayacağı için ben de rahat rahat çalışabilirim. Çalışmak istiyorum, oturmaya alışkan bir insan değilim. Evlenince kadar evde hiç oturmadım ama eşim ve çocuğum için şimdilik böyle gerekiyor. Engel tamamen kafada olan engeldir. Engelliyim diye kendinizi hayattan soyutlarsanız, hayattan hiç zevk almazsınız. Biz hiçbir zaman kendimizi engelli olarak görmedik. Sürekli eşim bana, ben ona destek çıktım. Engelli arkadaşlarım hiçbir zaman mücadeleden vazgeçmesinler. Eşimin sloganında olduğu gibi hiçbir şey ne anne, ne de baba olmaya engel değil” diye konuştu.