A. Can Nizamoğlu

A. Can Nizamoğlu

can.nizamoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

Cengiz’in attığı gollere bu topraklarda sevinmeyen olmasa gerek. Çocuk denilebilecek yaşta kendini göstermeyi başarıp önce İstanbul’u şimdilerde de Roma’yı fetheden Balıkesirli Cengiz son dört maçta beş gol atmakla kalmayıp Şampiyonlar Ligi’nin en genç golcülerinden olarak adını önemli bir istatistiğe yazdırdı.

Ülkemiz maalesef iyi futbolcu yetiştirmekte çok zorlanıyor. 14, 16 hatta 21 yaş altı takımlarda çok yetenekli (tanımını tartışabiliriz) ve zihni açık futbolcular varken bir adım daha atıp profesyonelliğe imza attıklarında bu isimlerin çoğu kayboluyor.

Haberin Devamı

Bu kaybolmaların bazıları, kısaca “kaldıramama” sözü ile özetlenebilecek şekilde futbolcuların kendileri ile ilgiliyken çoğu da o meşhur sistemsizliğimiz nedeniyle kulüplerin ve futbol ortamımızın suçu.

İşte bu koşullar altında Cengiz Ünder tabiri caizse altın gibi parlıyor. Muhtemelen Cengiz Başakşehir’de kalsa veya Türkiye’de başka bir takıma gitse, kendi elinde olmayan nedenlerden dolayı bu kadar parlayamayacaktı; iyi ki gitmiş.

Cengiz'e örnek olabilecek futbolcu sayımız maalesef fazla değil; sayılı. Fakat bir de kötü örnekler var ki onlardan alınacak dersler de en az iyilerden alınacaklar kadar değerli. Cengiz’in onca macera ve paha biçilmez fırsata karşın dönüp dolaşıp onun ayrıldığı kulübe gelen Arda gibi mi, yoksa jübilesinde on binlerce İngiliz futbolseverin onun maskesini takarak uğurladığı Tugay gibi mi olmak istediğine iyi karar verip hedefinin gereğini yapması gerek. Umarım Cengiz, o daha birkaç yıl öncesine kadar tabildot sırasında yemek aldığı günleri hiç unutmadan, bugün gol attıktan sonra kendisine "Cengooo" diye koşan Ceko gibi yıldızlarla aynı formayı giymenin özgüveniyle ve her zaman hedefini daha yukarıya koyarak tüm hayallerini gerçekleştirir. Şans onun yanında olsun!

can.nizamoglu@gmail.com