Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı:

RİZE (AA) - AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, "Bu ülke hepimizin. Ülkenin güvenliğinden elbette ki cumhuriyet hükümeti olarak, devlet olarak olarak sorumluyuz ama aynı zamanda vatandaşlar olarak da sorumluyuz." dedi.

Rize Valiliği ve Rize Belediyesince Sahil Park'ta organize edilen bayramlaşma programına katılan Yazıcı, il protokolü ve vatandaşlarla bayramlaştı.

Yazıcı, burada gazetecilere yaptığı açıklamada, Suruç'ta AK Parti'lilere yönelik saldırıyı kınadığını ve lanetlediğini belirterek, insan öldürmenin hiçbir sebebi olamayacağını vurguladı.

Terör örgütünün kampanya içerisinde olan bir milletvekili adayına ve ailesine yönelik eyleminin vahim olduğuna dikkati çeken Yazıcı, "Bir taraftan kınarken, teröre, terör odaklarına cesaret veren, destek veren eylem ve davranışları da bir gözden geçirmek, empati ve muhasebesini yapmak gerekir. Bu ülke hepimizin. Ülkenin güvenliğinden elbette ki cumhuriyet hükümeti olarak, devlet olarak olarak sorumluyuz ama aynı zamanda vatandaşlar olarak da sorumluyuz." diye konuştu.

Yazıcı, edinilen bilgilerin, güvenliği sağlanması için paylaşılması gerektiğinin altını çizerek, "Esas asli failleri, manevi failleri, azmettiricisi kimse bunları da güvenlik güçlerimiz, yetkili kurum ve kuruluş temsilcilerimiz derleyip toparlayıp bağımsız, tarafsız adalete teslim ettiler varsa diğerlerini de edecekler. Bağımsız ve tarafsız yargı, yargılamasını yapacak. İnanıyorum ki müstahak olduğu cezayı da verecektir." ifadelerini kullandı.

Terör örgütünün seçime yönelik baskı ve tehdidine ilişkin herhangi bir duyumu olup olmadığına yönelik soru üzerine Yazıcı, şu değerlendirmede bulundu:

"Muazzam bir güvenli ortam oluşturuldu. Çukur siyaseti dediğimiz terör örgütünün şehirler arasında, yerleşim merkezleri arasında çatışmaya, bir iç savaşa yönelik hazırlık yaptıklarının göstergesi bunlar ama gerçekten hükümetimizin dirayeti ve özellikle Cumhurbaşkanımızın bu konudaki hassasiyeti, tavizsiz duruşu ile hem askeri güvenlik güçlerimiz hem emniyet, tümü terörist unsurları, çukur siyaseti yerle bir etti, doğru iş yaptı. Cumhuriyet hükümeti terör olaylarının vuku bulmasını bekler durumda değil. Bunların odaklarına, nerede çöreklenmişse oraları belirlemek suretiyle bunları ya caydırma, caymayıp direnenleri de imha etmek suretiyle güvenlik mantığı içerisinde kararlı bir şekilde sürdürüyor. Kandil örneği de bunun en somut örneğidir. Kandil ile ilgili hiç kimsenin söz söyleme lüksü yok. Türk milleti topyekun Kandil'le ilgili operasyonun arkasındayız, arkasında olmalıyız. Bunun hiç 'aması, lakini' yok."

Yazıcı, Kandil operasyonunu bir anlamda Türkiye'nin gücünü, diğer anlamda da terörle kararlı bir şekilde mücadelenin zirveye taşındığı son uygulaması olduğunu sözlerine ekledi.