Ak Parti’nin yeni hedefi MHP’nin kararsızları

Yaptırılan kamuoyu anketleri ve saha gözlemlerinden, MHP seçmenin ‘evet’ de çıksa ‘hayır’ da çıksa referandum sonucundan en çok kendi partisinin etkileneceğini düşündüğü belirlendi. Ak Partili bir kurmay, MHP tabanının ‘evet’e mesafeli durmasının gerekçesini, “MHP seçmeni ‘Evet çıkarsa partim, hayır çıkarsa Bahçeli bitecek. Bu sistem sonuçta iki partili bir yapıyı getirecek. Ak Parti ve CHP dışındaki partilerin yaşam hakkı kalmayacak’ endişesi taşıyor” sözleriyle aktardı.
Parti yönetiminde yapılan değerlendirmeler ışığında Ak Parti, referanduma son virajda, propaganda çalışmalarında MHP’nin kararsız ve ‘hayır’cı kesimini ‘evet’ safına geçirmeye yönelik bir strateji izleyecek. Bu çerçevede bakanlar ve parti yöneticileri illerde, MHP seçmenlerinin de katılabileceği toplumun çeşitli kesimlerine yönelik salon toplantıları ve ziyaretlere ağırlık verecek. MHP tabanına bu çalışmalarda, yeni sistemin partinin geleceğini etkilemeyeceği aksine Cumhurbaşkanlığı ve Meclis seçimleri için MHP’ye daha çok ihtiyaç duyulacağı anlatılacak.
‘Dikkatli olun’
Bu arada saha çalışmalarına katılan Ak Parti yöneticileri aracılığıyla teşkilatlara, propaganda çalışmalarındaki söylem ve tutumlarında referanduma sayılı gün kala daha dikkatli olmaları talimatı verildiği öğrenildi. Ak Parti kurmaylarının verdiği bilgiye göre, ziyaret edilen illerde, kampanyanın başında yüksek olan ‘kararsız’ oranının, ilerleyen süreçte Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım’ın sahaya inmesi, anayasa teklifinin içeriğinin mitingler, televizyon programları aracılığıyla anlatılmasıyla düşmeye başladığı, kararsız kesimden ‘evet’e geçişlerin daha yüksek oranda olduğu bilgisi verilerek teşkilatlar motive ediliyor.

‘Yelkenlerde delik açmayın’
Kamuoyu anketlerine göre ‘evet’in önde gittiği her fırsatta vurgulanırken, bu tablonun ‘rehavet’e yol açmaması gerektiğinin altı çiziliyor. Teşkilatlardan “Şu anda yelkenlerimiz rüzgârı almış vaziyette şişmiş durumda. Tam yol gidiyoruz. Yeter ki biz bu yelkenlerde delik açıp rüzgârımızı kesmeyelim” ifadesiyle, söylem ve tutumlarında daha özenli davranması isteniyor.