Dünya ABD basınından farklı senaryolar

ABD basınından farklı senaryolar

18.10.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:

Suudi muhalif gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın kayboluşuyla ilgili farklı iddialar Amerikan basınında büyük yer bulmaya devam ediyor. Medya, Amerika Başkanı Trump’ı Suudi Arabistan’a yönelik tavrı nedeniyle de sert biçimde eleştiriyor.

ABD basınından  farklı senaryolar

ABD’nin önde gelen gazetelerinden “Washington Post”, “Wall Street Journal” ve “New York Times”, Suudi Arabistan’ın İstanbul’daki başkonsolosluğuna girdikten sonra kaybolan yazar Cemal Kaşıkçı’yla ilgili haberlere geniş yer ayırdı. Wall Street Journal gazetesi, Kaşıkçı’nın 2 Ekim’de Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosu Muhammed el-Uteybi’nin gözleri önünde öldürüldüğünü iddia etti. Bununla birlikte gazetenin, adını açıklamadığı Türk yetkililere dayandırdığı haberine göre Suudi suikast timi Kaşıkçı’yı, el-Uteybi’nin önünde işkence etti ve daha sonra da öldürdü. Aynı kaynakların verdiği bilgiye göre, “suikast timi” Riyad’dan aynı gün yani 2 Ekim’de geldi. Haberde, Türk yetkililerin elde ettiği ses kayıtları da masaya yatırılıyor. Habere göre kayıtta Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosu Muhammed el-Uteybi’den odayı terk etmesi istenilen bir ses duyuluyor.

Haberin Devamı

Kimlikleri belli

Bununla birlikte Kaşıkçı’nın yazarı olduğu Washington Post gazetesi ise, muhalif ismi öldürdüğü öne sürülen ekipten 7 kişinin pasaportlarını yayımladı. Gazete, fotoğrafları ve isimleri gizlenerek verilen pasaport bilgilerinin üst düzey Türk yetkililerden alındığını belirtti. Bu ekibin toplamda 15 kişi olduğu iddia ediliyor. Bu isimler içerisinde en dikkat çeken kişiyse Suudi adli tıp uzmanı Salih el Tubaygi. El Tubaygi’nin, Kaşıkçı’nın cesedini parçalarken çevredekilerden müzik dinlemelerini istediği iddia ediliyor. Ekibin içerisinde Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’la yakın ilişkisi bulunan isimler bulunduğu da aktarılıyor. Bu isimler Selman’ın yurtdışı yolculuklarında kendisine eşlik eden kişiler. Ekipte yer alanların çoğunun Suudi Kraliyet koruması olduğu ifade ediliyor. New York Times gazetesi de Türkiye’nin, Kaşıkçı’nın öldürülmesinde rolü olduğundan şüphelenilen bazı kişilerin kimliğini tespit ettiğini öne sürdü ve bu kişilerin elde edilen görüntülerini yayımladı.

Haberin Devamı

Trump’a baskı artıyor

ABD Başkanı Donald Trump ise, Associated Press (AP) haber ajansına açıklamalarda bulundu. Kaşıkçı olayından dolayı Suudi yönetiminin eleştirilmesine tepki gösteren Trump, “Kayıp gazeteciden dolayı Suudi Arabistan’ın suçlanması, ‘masumluğu ispat edilinceye kadar suçlu gösterilmenin’ farklı bir örneği” diye konuştu.

Bununla birlikte konuyla ilgili ABD’de rahatsızlık git gide artarken, Trump’a baskı büyüyor. Washington Post, ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun, Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’a yaptığı temasları eleştirdi. “Trump yönetimi neden Suudi Arabistan’ın dağınıklığını topluyor?” başlıklı baş yazıda Pompeo’nun Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ile Riyad’da yaptığı görüşmeye değinilirken, ABD Dışişleri Bakanı’nın Kaşıkçı’nın kaybolmasıya ilgili gerçekleri ortaya çıkarmak yerine Suudi yönetimine krizden çıkış yolu göstermeye çalıştığı savunuldu.

‘Suudi Arabistan’dan uzaklaşmak istemeyiz’

ABD Başkanı Donald Trump, “Kaşıkçı meselesi yüzünden Suudi Arabistan’dan uzaklaşmak istemiyoruz” dedi. Fox Business Network’ün sorularını yanıtlayan Trump, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın Suudi Arabistan’ın İstanbul Konsolosluğu’nda kaybolmasına ilşikin soruşturma nedeniyle Riyad yönetiminden uzaklaşmak istemediklerini kaydetti.

Haberin Devamı

ABD basınından  farklı senaryolar

‘Silah yardımı yasaklansın’ teklifi

ABD’de Temsilciler Meclisi Massachussets eyaleti vekili Jim McGovern, Cemal Kaşıkçı olayı nedeniyle Suudi Arabistan’a tüm silah satışlarının ve yardımların durdurulması için meclise yasa tasarısı sunduğunu açıkladı. Demokrat vekil, Twitter’dan yaptığı açıklamada “Bakan Pompeo, Suudi Arabistan Hükümetinin ‘Cemal Kaşıkçı’nın ortadan kaybolması veya öldürülmesine ilişkin emir veya direktif vermediğini’ tescil edene kadar Suudi Arabistan’a tüm askeri yardım ve satışların yasaklanması için Temsilciler Meclisi’ne yasa tasarısını resmen sundum” ifadelerini kullandı.

Ziyaretini askıya aldı

Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, muhtemel Suudi Arabistan’ı ziyaret planını askıya aldığını açıkladı. Maas, Tunus Dışişleri Bakanı Hamis el-Cihinavi ile görüşmesi sonrası düzenlenen ortak basın toplantısında, Suudi Arabistan ziyaretine ilişkin, Cemal Kaşıkçı vakasında yetkililerin açıklama yapmasını beklediğini dile getirdi. Kaşıkçı vakasındaki iddiaların “çok rahatsız” edici olduğunu, bu vakanın derhal ve boşluk bırakmadan tam olarak açıklanması gerektiğini vurgulayan Alman Dışişleri Bakanı Maas, Almanya olarak bu konuda Suudi Arabistan’dan eksiksiz soruşturma beklentilerini ve suçluların hesap vermesi gerektiğini ifade ettiklerini hatırlattı.

Haberin Devamı

Maas, Suudi Arabistan’a planlama aşamasında olan ziyaretin ise Suudilerin yapacakları açıklama sonrası netleşeceğini ifade etti. Maas, “Suudi Arabistan bu konuda açıklama yapacağını bildirdi. Biz de bunu bekleyeceğiz. Bu açıklama sonrası ziyaret planlarının mantıklı olup olmadığına bakıp karar vereceğiz” diye konuştu.

ABD basınından  farklı senaryolar

100 milyon dolar hesapta

Kaşıkçı olayındaki tepkiler nedeniyle zor günler geçiren Suudi yönetimi, ABD’ye, Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun Riyad’a ulaştığı saatlerde YPG’nin başını çektiği DSG’nin kontrol ettiği bölgede kullanmak üzere 100 milyon dolar verdi. New York Times’ın haberine göre Riyad, Suriye’de DAEŞ’ten kurtarılan bölgeler için vermeyi taahhüt ettiği 100 milyon dolar yardımı, Pompeo’nun ziyareti sırasında ABD hükümetine ait hesaplara yatırdı. Trump yönetimi söz konusu mali desteği uzun süredir talep ediyordu. Trump’ın DAEŞ ile Mücadele Özel Temsilcisi Brett McGurk ise, ödemenin Pompeo’nun ziyaretiyle bağlantılı olduğu iddiasını reddetti.

Haberin Devamı

ABD basınından  farklı senaryolar

De MIstura bırakıyor

Birleşmiş Milletler (BM) Suriye Özel Temsilciliği görevini 4 yıldan uzun süredir yürüten Steffan de Mistura, kişisel sebeplerden dolayı görevi kasım ayı sonunda bırakacağına dair BM Güvenlik Konseyi’ni bilgilendirdi. Suriye’de 7 yıldır süren savaşta 3. BM Temsilcisi olan Steffan de Mistura kasım sonunda görevi bırakacağını açıkladı. De Mistura, görevi bırakana kadar Suriye’de yeni bir anayasa oluşturulması konusundaki çalışmalarına yoğun olarak devam edeceğini de belirtti. De Mistura’nın görevi bırakma yönündeki açıklaması, anayasa komitesi kurulması konusunda Suriye hükümetinin bazı itirazlarının devam ettiğini dile getirmesi sonrasında geldi. De Mistura önümüzdeki hafta komitenin kurulması için Şam’a gidecek.

ABD basınından  farklı senaryolar