Çocuğum oto koltuğuna oturmak istemiyor

Instagram’da haftada en az bir kez rastlıyorum. Aile arabada seyahat ediyor, anne önde, 2-3 yaşındaki çocuk arkada… Müzik sonuna kadar açılmış, keyifle radyodaki şarkıya eşlik ediliyor. Çocuk arka koltukta ayakta dikiliyor. Müziğin temposuna göre kah iki koltuğun ortasına gidiyor, kah sola, kah sağa geçiyor, bazen arka koltuktan anneye sarılıyor. Alttaki yorumlara bakıyorum. Genelde “Ayyy, harika!“, “Sesiniz ne kadar güzel“, “Kuzum ne kadar güzel eğleniyor maaşallah.” diyorlar. Sadece bir kadın, ezilip, büzülüp, biraz da çekinerek “Ama ufaklık keşke oto koltuğuna otursaymış.” diyor. Uvvvv! Ne yaptın sen bacım! Küfürden beter. Hemen cevaplar geliyor: “Annesinden iyi mi bileceksin.“, “Yine geldi keyif bozucular…“. Anne de rahat: “Trafik zaten ilerlemiyor, çocuk sıkıldı. Sonra bağlarız teyzesi…” diyor. Bu tabloda size ters gelen şey, keyifle seyahat eden aileye müdahale eden kadınsa bu yazıyı en çok siz okumalısınız…

Haberin Devamı

Gerçek Tablo

Çocuklarda oto koltuğu, yetişkinlerde emniyet kemeri takmanın önemi güzel ülkemde bir türlü anlaşılmadı, anlaşılamıyor. Rica etsen olmuyor, “Çok önemli!” desen “Biliyoruz” diyorlar, ama uygulayan yok. Israr edince “Aman sen de abartıyorsun, şuradan şuraya gideceğiz, bir tek senin çocuğun mu kıymetli!” diyorlar. Böyle diyenlere “Evet çocuğum kıymetli. Senin çocuğun da kıymetli, bütün çocuklar kıymetli. Bu nedenle oto koltuğu şart…” diyorum.

2011 senesinde Can’ı doğuracağım hastanede hamilelik/annelik/bebek bakımı eğitimi almıştım. Eğitimin bir parçası da bebek güvenliğiydi. “Bebeğinizi araba koltuğuna bağlamadan hastaneden çıkmanıza izin vermezler.” dediler. Hastanedeki eğitimden eve dönünce ilk işim internetten yeni doğanlara uygun araba koltuğu bakmak oldu. Uzun araştırmalardan sonra Chicco Keyfit 30 Infant Car Seat‘te karar kıldık. Yaklaşık 1-1,5 sene sonra Can mevcut koltuğuna artık sığmamaya başlayınca Britax Frontier 85 Combination Booster Car Seat‘ terfi ettik. Yeni koltuğumuzu şu anda 5 yaşında olan Can için kullanmaya devam ediyoruz ve Can yaklaşık 54 kilo olana kadar bize hizmet edecek.

Haberin Devamı

Çocuklarda oto koltuğu kesinlikle taviz verdiğimiz bir konu değil. Can hastaneden çıktığı gün oto koltuğuna oturdu. Bugüne kadar da bir gün bile oto koltuksuz seyahat etmedi. Türkiye’ye tatile giderken ya kendi koltuğumuzu götürdük ya da güvendiğimiz akrabalarımızdan onların artık kullanmadıkları oto koltuklarını ödünç aldık. Oto koltuğu bulamadığımız durumlarda yürüyerek dolaştık ya da evde kaldık. Çünkü hiçbir seyahat ya da gezme çocuğumun sağlığından ve yaşamından önemli değil.

Şimdi bazı arkadaşlar diyor ki…

  • Bebeğim yeni doğdu. Bebeğim çok küçük olduğu için oto koltuğu zarar verir mi? (Oto koltuğu çocuğunun güvenliği için var. Yenidoğan dahil, her yaş için uygun bir oto koltuğu bulunabilir.)
  • Trafik zaten ilerlemiyordu, kemeri çıkardık. (Birazdan açılacak o trafik… Açılınca ilk işin trafik ortasında arabadan dışarı çıkıp çocuğu bağlamak mı olacak, yoksa gaza mı basacaksın? Kendini kandırma! )
  • Gideceğimiz yer kısaydı. Bağlamadık. (2011’de Amerikan sigorta şirketi Progressive’in 11,000 kişi üzerinde yaptığı ankete1 göre kazaların %33ü evden 1,5km ve daha yakında, %52’si evden 8km ve daha yakında, %77si evden 25km ve daha yakında olmuş. Arabaya bindikten sonra gideceğin yerin mesafesi fark etmiyor yani. Hatta kaynının iki sokak alttaki evine giderken kaza olma ihtimali daha yüksek.)
  • Arabada yer yoktu, çocuğu kucağıma aldım. (Kaza esnasında çarpmanın şiddetiyle refleks olarak kollarının açılacağının, çocuğu tutamayacağının farkında mısın? Çocukla kendini aynı kemere bağlarsan çocuğun iç organlarının zarar göreceğini ve çocuğu ezebileceğini biliyor musun?)
  • Uzun yola gideceğiz, çocuk koltukta sıkışıyor, terliyor. Çocuğum oto koltuğuna oturmaktan nefret ediyor. Çocuğumu oto koltuğuna oturtup kemerini bağlayınca, krize girmiş gibi ağlıyor. (Sıkışmak, terlemek, ağlamak bir tarafta, sakatlık ve ölüm diğer tarafta… Değerlendirmeni sen yap.)

Dost acı söylermiş derler, mazur görün. Laf aramızda çocuklarda güvenli seyahate azami dikkat gösterirken, kendi yaşamımı da seviyorum. Kemer takmasını hatırlatmayı hakaretle eşdeğer sayan yurdum insanı bir yana, ben arka koltukta seyahat ederken bile kemer kullanırım. Sıkılsam da, oflasam da, 10 saatlik yola gitsem de, sadece köşedeki bakkala gitsem de kemerimi takarım. Direksiyonuma çok güvensem de, eşim çok dikkatli araba kullansa da takarım. Çünkü siz ne kadar iyi bir sürücü olursanız olun, trafikte kontrol edemediğimiz bir de karşı taraf var. Bununla beraber güzel yurdumun bazı güzel insanları, hani o eğitimli, kültürlü diye bildiğimiz kişilerin bir kısmı emniyet kemeri takmak istemiyor. Bir de, arabanın emniyet kemeri alarmı ötmesin diye kemeri önce kilitleyip, sonra üzerinden çıkaranlar var, onu da ne siz sorun, ne ben söyleyeyim.

Haberin Devamı

Bizde çocuklarda oto koltuğu zorunluluğu rivayate göre 2010 senesinde geldi. Şaka gibi 55 liralık da cezası varmış. Verelim 55 lirayı çocuk rahat rahat seyahat etsin değil mi? Zaten oto koltuğu cezasını uygulayan bir trafik polisi olduğunu bugüne kadar duymadım.

Neden Çocukta Oto Koltuğunda Israrcıyım?

Çocuklarda oto koltuğu kullanmanın ve doğru şekilde bağlanmanın önemini bir de rakamlarla anlatayım…

  • Ülkemizde 0-14 yaş arası çocukların ölüm nedenleri arasında trafik kazaları 6. sırada… (2)
  • Oto koltuğu doğru şekilde kullanıldığında trafik kazalarında çocuk ölümlerinin %71 azalıyor. (3)
  • Saatte 45 km. hızla giden bir araç aniden durduğunda, arabada bulunan 25 kiloluk bir çocuğun bir yavru fil ağırlığına ulaştığı ve çarpma etkisinin 3 katlı bir binadan düşmekle eşdeğer olduğu söyleniyor.

Hatta sadece rakam vermeyeyim, görsel seven arkadaşlar için de videosunu da ekleyeyim. Bakın çarpma anında oto koltuğuna bağlı olan ve olmayan çocuklar ne şekilde etkileniyor?

Hangi Oto Koltuğu?

Ülkemizde 2007 senesinde Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin 150. maddesinde çocukların oto güvenliği şu şekilde düzenlenmiş:

  • 150 cm’den kısa ve 36 kg’ın altındaki çocukların taşınması sırasında çocukların ağırlığına uygun çocuk bağlama sistemlerinin kullanılması zorunludur.
  • 135 cm’den uzun çocuklar çocuk bağlama sistemleri yerine ön koltukta oturmamak şartıyla diğer koltuklardaki emniyet kemerlerini kullanabilirler.
  • Çocuk bağlama sistemleri olmayan araçlarda üç yaşın altındaki çocuklar taşınamazlar.
  • Çocukların ticari taksilerde seyahatleri sırasında, çocuk bağlama sistemleri kullanmaları, yok ise arka koltukta oturmaları zorunludur.
  • Çocuklar, araçta hava yastığını otomatik kapatma sistemi olsa bile, bu fonksiyon mekanik olarak kapatılmadan, ön hava yastığı ile korunan bir yolcu koltuğunda yüzü arkaya dönük çocuk bağlama sistemi kullanılarak taşınamazlar.

Bir de 1 Haziran 2010 tarihinden itibaren “Otomobillerde çocuk koltuğu zorunlu oluyor. AB’ye uyum süreci kapsamında Karayolları Trafik Yönetmeliği’nde yapılan değişiklikle 1 Haziran 2010’dan itibaren 36 kilograma kadar çocukların bindiği tüm taşıtlarda çocuk oto koltuğu bulundurulması zorunlu hale geliyor.” gibi gazete haberleri var. Ama resmi gazetede arama yapmama rağmen oto koltuğuyla ilgili böyle bir düzenlemeye rastlayamadım. Bulduğum linkler de çalışmadı. Çalışan bir resmi gazete linkinin yerini bilen, gören, işiten varsa haber verirse memnuniyetle kaynaklarıma eklerim.

Özetle Türkiye’deki düzenlemede çocukların çocuk bağlanma sistemlerinin kullanılması zorunlu gözükmekle beraber, bağlama sistemlerinin standartları hakkında bir düzenleme göremedim.

Bizim yaşadığımız Texas eyaletinde geçerli olan “2016 Senesi İçin Çocuk Yolcularda Oto Seyahati Güvenlik Önerileri”(4) ise şöyle:

  • 1. Aşama – Arkaya Bakan Oto Koltuğu: Doğumdan 15 kg. a kadar ve 2 yaşına kadar.
  • 2. Aşama – Öne Bakan Oto Koltuğu: Oto koltuğunun boy ve kilo limitleri gözetilerek 2-4 yaş aralığında.
  • 3. Aşama – Yükseltici koltuk (booster) ve emniyet kemeri: 5 yaşından, 18 kg ağırlıktan ve davranışlarda olgunluk gözlenmeye başladıktan sonra.
  • 4. Aşama – Emniyet kemeri: Yükseltici koltuğun kullanım limitleri gözetilerek, çoğunlukla 10-12 yaştan sonra.

Oto Koltuğunun Alternatifi Yok Kardeşim!

Uzun lafın kısası, bizler 20-30-40 yaşlarında birer yetişkin, birer anne, babayız. Çocuk, yaşı ne olursa olsun, 18 yaşına gelene kadar adı üstünde çocuk. Onun sağlığından ve güvenliğinden biz sorumluyuz. Onun adına sağlık ve güvenlik kararlarını biz vereceğiz. Çocuk isterse oto koltuğuna oturmak istemesin, kemer takmak istemesin, ağlasın, kriz geçirsin. Bu konuda esneme yok. Oto koltuğunu çocuğumuz doğmadan önce alacak, arabayla seyahat etmeye başladığı ilk günden itibaren kullanacağız. Oto koltuğunu çocuğa sevdirmek için binbir türlü öneri, yöntem var. Gerekirse hepsini tek tek uygulayacak ve çocuğumuzun rahat ettiği, severek oturduğu koltuğu bulacağız. Çocuğumuz illa alışacak. Hoşlanmasa bile kabul edecek. Oto koltuğunda, emniyet kemerinde tutarlı davranacağız. Bazı günler öyle, bazı günler böyle yok. Çocuk hasta diye, yol kısa diye, annemiz kucağında tutmak istediği için, kuzenimizin arabasına sığışmak için, çocuğumuz kemerden sıkılıp ağladı diye, tatili zehir ediyor diye güvenlik tercihlerimizi değiştirmeyeğiz. Çocuk ağlar ve susar. Ağlamaktan hiçbirşey olmaz. Ama oto koltuğu kullanmamaktan, emniyet kemeri takmamaktan olur. En önemlisi biz de kemerimizi takmadan seyahat etmeyeceğiz. Çocuğumuza örnek olacağız. Kendimizi düşünmüyorsak, kaza esnasında kontrolsüzce sağa sola savrulan bedenimizle çocuğunuzu ezmemek için o kemeri takacağız.

Çocuğumuzu seviyorsak, sağlığına ve güvenliğine özen gösteriyorsak, o oto koltuğuna oturulacak, o kemer takılacak arkadaş! Bunun alternatifi yok!

Sevgiler,

Tanla
Instagram--@bebekveben
Facebook-- Bebek ve Ben
Twitter-- @Bebek_ve_Ben
Pinterest-- bebekveben
Google+-- bebekveben