Duble yol üstü doğa köprüsü

Çevre kirliliğini önlemeye yönelik çarpıcı düzenlemeler içeren AK Parti teklifine, yaban hayvanları ile ilgili de düzenleme koyuldu. Buna göre bugüne kadar ağırlıklı olarak insan ihtiyaçları ve araçlar için köprü yapan Karayolları Genel Müdürlüğü, bundan sonra otoyolların doğal yaşamı böldüğü yerlerde, yaban hayvanlarının geçişine izin verecek doğal yapıda “ekolojik köprü”ler yapacak. Düzenleme, denhiz ve göl gibi sulak alanlara yenilenebilir enerji üretim santralleri inşa edilmesine de olanak sağlıyor.

Kanun teklifinde, Karayolları Genel Müdürlüğü’nün görev ve yetkilerine ilave yapıldı. Buna göre Karaayolları, otoyolların habitatları böldüğü yerlerde yaban hayvanlarının geçişine izin verecek menfez, ekolojik köprü ve benzeri tesisleri yapacak. Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nün de görüşünü alarak yaban hayvanlarını koruyacak olar Karayolları, otoyollarda yaban hayvanlarından kaynaklanacak trafik kazalarını önlemek için tel kafes de inşa edecek. Karayollarında yaban hayvanlarının muhtemel yaşam alanlarının bulunduğu yerlere uyarıcı levhalar koymak da genel müdürlüğün görevleri arasında yer alacak.

Hayvanlar bir-iki yılda alışıyor

İstanbul 3. Köprü ve Kuzey Marmara Otoyolu kapsamında gerçekleştirilen ekolojik köprü ve çelik menfez imalatlarını yapan şirket yetkilileri bu tip köprülerin yapım aşamasının yolun genişliğine ve köprünün boyuna göre değişiklik gösterdiğini anlatıyor.

Türkiye’nin ilk ekolojik köprüsü olarak bilinen İstanbul 3. Çevreyolu üzerinde Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nün Avrupa yakası çıkışından 2 kilometre ileride bulunuyor. 4+4 şeritli otoyol üzerine inşa edilen köprünün en dar noktası 40 metre genişliğinde.

Yolun iki tarafını birbirine bağlayan ve doğaya uygun bitki örtüsü ile kaplı olan ekolojik köprüler, canlılar için güvenli bir geçiş imkanı sağlıyor. Dünyanın birçok ülkesinde uzun yıllardan bu yanan kullanılan ekolojik köprülerin vahşi yaşamın devamında oldukça olumlu etkisi olduğununa inanılıyor. Hayvanların ekolojik köprüye alışmasının ise birkaç yıllık bir zaman aldığı ifade ediliyor.

Denize, göle santral izni

Düzenleme, Kıyı Kanunu’nda da önemli bir değişiklik yapıyor. Buna göre, kıyı ve su alanlarında enerji iletim hatları yapılabilecek. Aynı maddedeki bir diğer düzenlemeyle de deniz, tabii ve suni göller gibi su alanlarında yenilenebilir enerji üretim santralleri inşa edilebilecek. Yenilenebilir enerji santralleri, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nca yenilenebilir enerji kaynak alanı (YEKA) olarak ilan edilecek bölgelerde kurulabilecek. Teklifin gerekçesinde, yenilenebilir enerji kaynaklarından daha etkin yararlanmak amacıyla kıyı ve dolgu alanlarının yanı sularda da YEKA oluşturulmasının öngörüldüğü keydedildi.

ÇED’de düzenleme

Kanun teklifi ile Çevre Kanunu’ndaki “çevresel etki değerlendirmesi (ÇED) olumlu kararı” veya “ÇED gerekli değildir” ifadelerinde değişikliğe gidilecek. Buna göre ÇED olumlu kararı için “A sınıfı ÇED olumlu kararı”, ÇED gerekli değildir için ise “B sınıfı ÇED olumlu raporu” ifadesi kullanılacak. Teklifin gerekçesine göre bu düzenleme de “ÇED gerekli değildir” ifadesinin kamuoyunda yarattığı “hiçbir önlem alınmadan faaliyete izin verildiği” algısı yarattığı için yapıldı.