Kızım Anjelik’le sabah okula gidiyorum. Onun okulu, onun hayatı... Her şeyimi ona göre yaşıyorum. Belki lisede, üniversitede çocuğu biraz yalnız bırakmak lazım. Ama kendi işimi bıraktım, onu bırakmadım. Kötü arkadaşlar edinebilirdi. Allah korusun, çok korkuyorum! O imzadan sonra adamlara bir şey oluyor. Ama 10 kez evlenmişsiniz! Hepsinde mi? Bilmiyorum şimdi 8 mi 10 mu ama hepsi hataydı. Çünkü evlenince seni ‘garanti’ olarak görüyorlar ve aldatmalar başlıyor. İster istemez kulağınıza da geliyor. Bir süre seyrediyorsunuz. Zaten babam bizi başka bir kadın yüzünden terk ettiği için büyük bir travmam var. Bu ızdırapla yaşamış bir kadın olarak başka bir erkeğin bana bunu yapmasını nasıl kabul edebilirim? Evet, hepsinde aldatıldım. Kızımın babası hariç hiçbirine dönüp selam vermem. Benim temizlikçimi, arkadaşımı hamile bırakan kocalarım oldu. Kadınlara da ‘arkadaşım’ demeye bin şahit ister. Çoğu da sanat camiasındandı... Karşılaştığımızda utanmadan gelip selam verenleri vardı biliyor musun? Utanmıyor musun bana selam vermeye, “Ahucuğum nasılsın?” demeye. Ben olsam utanırım. Hatta gelip, “N’aber kumam?” diyenler oldu. Ben senin nereden kuman oluyorum? Sen geldin benim üstüme, ikinci sensin.Ne diyeyim. Allah affetsin bunları. Kin tutan bir insan olmadım ama bunların yaptıkları çok çirkin. Niye yani? Erkek kıtlığı mı var? Yüzüme, “Sırf seninle birlikte olduğu için onunla oldum” diyen kadınlar bile oldu. Kadın kıskançlığı işte... Evet. Zaten o el bir kere kalktı mı arkası geliyor. Sonra ben buna çok bulaşmadan nasıl kurtulurum diye düşünmeye başlıyorum. Çünkü soğuyorsun, sizin isminizi kullanmalar başlıyor. Yattıkları kadınlara “Ahu Tuğba’yı evde bırakıp sana geldim” demeyi bir halt sanıyorlar. Defalarca hem de... Ama ben ne hiçbirinin arkadaşına baktım, ne ayrılırken nafaka, şu bu istedim. Benim için izzet-i nefsim önemliydi. Sacit Aslan şahidimdir. Sonra da diyorlar ki bana, “Tuğba ha bire evlenip ayrılıyor.” E, bu adamları boşamayıp ne yapsaydım? E, densiz bir laf. İlk evliliğimi çocuk yaşta yaptım. Orta birdeydim daha. O askerliğini yeni bitirmişti. Elini tuttum, aşık oldum sandım. Sonraki evliliğimi de sahneye çıkabilmek için yaptım. Babam sahneye çıkmama izin vermiyordu. Yaşın küçükse kocandan yazılı izin alarak sahneye çıkabiliyordun. Kimse yaşıma inanmazdı. Arnavut irisiydim resmen. İstemeye gelen çok oluyordu. Bir tek ilk eşimi sevdiğimi zannettim. Onun dışında hiçbir kocama aşık olmadım. Şimdiki aklım olsa hiçbiriyle evlenmezdim. Beraber olurdum ama evliliğe girmezdim. O zamanlar şimdiki gibi değildi yavrucuğum. Gazino alemi zordu. Garip garip insanlar, asılmalar... Kabadayılar, iş adamları her gün beni seyretmeye gelirdi. Korunma ihtiyacı olabilir.