Gündem Obeziteye karşı harekete geç

Obeziteye karşı harekete geç

24.09.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:

Türkiye’de yapılan obezite çalışmaları, çocuk ve gençlerin risk grubunda olduğunu gösteriyor. Prof. Dr. Temel Yılmaz ‘Obezite artışında dünya şampiyonu olduk. Çocuklar ve genç kesim, risk grubunda’ dedi.

Obeziteye karşı harekete geç

"Türkiye’nin kilo ile imtihanı" yazı dizimizin son günü. Uzmanlara göre, obezite genç ve çocukları tehdit eder boyuna ulaştı. İnsanların çoğunun obeziteyi bir estetik sorun olarak gördüğüne dikkat çeken Türkiye Diyabet Vakfı Başkanı Prof. Dr. Temel Yılmaz, obezitenin, genetik, hormonal ve metabolik bozuklukla ortaya çıkan ciddi bir sağlık sorunu olduğuna dikkat çekiyor. İleri teknolojiyle birlikte kronik hastalıklarda artış yaşandığını vurgulayan Yılmaz’a göre, teknolojiyle yeni yaşam biçimini benimseyen insanlar, daha az hareket ediyor, daha fazla fast food ile işlenmiş ve hazır yiyecekler tüketiyor. Yılmaz, “Bizim insanlarımızda sporu fazla sevmiyor ama herkes teknoloji tutkunu” derken, sayı olarak değilse bile Türkiye’nin obezite artışında dünya şampiyonu olduğunu ifade ediyor. Yılmaz, Türkiye’de obezite artışında çocuklar ve gençlerin en yüksek risk grubunda olduğuna dikkat çekiyor.

Haberin Devamı

Farkında değiller

Beyaz yakalı ofis çalışanları ve 30-40’lı yaşlardaki genç kuşağın yaklaşık yarısında hem kilo fazlası hem de yağlı karaciğer olduğunu vurgulayan Prof. Yılmaz, şu tespitlerde bulundu:

“İnsanların önemli bölümü bu tehlikenin farkında değil. Alkole bağlı olmayan karaciğer yağlanması genel olarak insülin direnci ile birlikte görülüyor. Karaciğer yağlanması olan hastaların yüzde 80’den fazlası insülin direnci nedeniyle ileriki yıllarda diyabet oluyor. Hastalık tedavi edilmediğinde karaciğer fibrozu ve siroza gidiyor. Aşırı yağlı ve şekerli gıdalarla beslenme, hareketsiz ve stresli yaşam karaciğer yağlanması artışına neden oluyor ancak karaciğer yağlanmasının en önemli nedeni işlenmiş gıdalar.”

Haberin Devamı

Depresyonlu çocuklar

Çocuk Beslenme Uzmanı Prof. Dr. Muazzez Garipağaoğlu ise son 3 yıllık dönemde 6-7 yaş gurubu çocuklardaki obezite oranında yüzde 3.1’lik artış olduğunu söylüyor. Obez çocukların sınıf arkadaşlarının eğlence konusu olduğunu ve oyun arkadaşı olarak tercih edilmedikleri için depresyona girebildiklerine dikkat çeken Garipağaoğlu, şunları dedi:

“2 yaş altı çocukların gelişimlerinin olumsuz etkilenmemesi için, diyet önerilmiyor. Obezite sorunu olan 2-5 yaş arası çocuklarda, 1 aylık sürede 500 gram ağırlık kaybına izin veriyoruz. Bunun için günlük beslenmede 100 kalorilik bir enerji kısıtlaması veya fiziksel aktivitenin artırılması gerekiyor. Bu sayede 1 ayda 0.5 santim uzama, 500 gr ağırlık kaybı ile toplamda 1 kilo incelme sağlanıyor. Okul çocukları ve ergenlerin tedavisinde obezitenin derecesi ve sağlık
sorunlarının varlığına göre 1 aylık sürede 1 kilogram ağırlık kaybına izin veriliyor.”

‘Binde biri tedavi ediliyor’

Şişli Florence Nightingale Hastanesi Obezite ve Metabolik Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Köksal Bilgen ise Türkiye’deki kadınların yüzde 41’i, erkeklerin de yüzde 20.5’i obez olduğuna işaret ediyor. Bilgen, şunları söyledi: “Buğday ununun asıl besleyici ögeleri rüşeym ve kepek. Ayrıca ekmekte sağlıya zararlı katkı maddeleri var. Türkiye’de obezitenin en önemli nedeni bu sağlıksız ekmeğin aşırı tüketimi. Türkiye’deki morbid obezlerin ancak binde biri tedavi ediliyor. Günümüzde en sık kullanılan en etkin obezite operasyonu tüp mide ameliyatı ve gastrik by pass operasyonu. Obezite cerrahisi sonrası ölüm oranı yüzde 0.25 ile yüzde 0.6 arasında değişirken, kaçak oranı yüzde 1.4, kanama yüzde 1.7 seviyesinde. Cerrahi müdahale 4’üncü yılından itibaren ekonomik kazanç sağlıyor. Obeziteye bağlı hastalıkların azalmasıyla beşinci yıl sonunda, hasta başına toplamda 1218 dolar ekonomik kazanç sağlıyor.”

Haberin Devamı

Ailelere öneriler

Prof.Dr. Muazzez Garipağaoğlu, bebeklik döneminde obezite riskine neden olan faktörlerin başında protein içeriği yüksek formüllerin geldiğini belirterek, “ABD’de yapılan Çocukluk Çağı Obezite Programı çalışmasında, ilk 1 yıl protein içeriği yüksek formüller ile beslenen bebeklerin, 2 yaşına geldiklerinde beden kitle indeksleri yüksek bulundu. Bebekler enerji alımını düzenleme konusunda doğal bir yeteneğe sahipler. Anne, babaların bebeğin açlık, tokluk konusundaki işaretlerine duyarlı olmaları, aşırı kısıtlayıcı, aşırı kontrolcü, ödüllendirici, baskılayıcı davranışlardan vazgeçmeleri gerekiyor. Örneğin 5 yaşında, orta derecede aktif bir çocuğun günlük enerji gereksinimi 1500 kalori. Bu enerjiyi karşılamak için günde 5 dilim ekmek ve benzeri tahıllar, 2 küçük boy meyve, 2 porsiyon veya daha bol sebze, 2 köfte ölçüsü et, tavuk veya balık, 2 su bardağı süt, yoğurt, 1-2 dilim peynir, yemeklerin üzerinde görünmeyecek şekilde yağ ve haftada birkaç kez şeker ile şekerli türden besin tüketmesi gerekir.”