Asu Maro

Asu Maro

amaro@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

"Toplumsal hassasiyetler ve ortak değerlerimiz". Bu tanımı her duyduğumda düşünceler alıyor beni. Kulağa son derece hoş geliyorlar aslında. “Ortak değerlerimiz” dendiğinde ne kastediliyor olabilir, düşünelim mesela. Herhalde her canlının birbiriyle eşit haklara sahip olması, birbirinin yaşamına, seçimlerine saygı duyması, kendi tercihlerini diğerine dayatmaması, özgürlük, eşitlik, adalet, bunlar olabilir mesela, ortak değerlerimiz. Havanın, suyun, doğanın temiz olduğu, sağlıkla, huzurla nefes alabildiğimiz bir ülkede her konuda eşit koşullarda yaşama isteği herkes için geçerliyse, ortak değerlerimiz de bunlardır mesela, bunlar olmalıdır. Kendimiz için istediğimizi başkası için de istemeye kalıyor iş.

Haberin Devamı

“Toplumsal hassasiyetler” ne olabilir peki? Mesela fiziksel açıdan zayıf olanın, kendi hakkını savunamayanın korunması konusunda bir toplum hassas olabilir. Çocuk istismarı, kadına uygulanan şiddet, hayvanlara yapılan işkence, doğaya verilen zarar, bunlar hep toplumsal hassasiyetlerimiz deyince akla gelebilir. Çok da güzel olur gelirse, mis gibi bir toplum olma yolunda ilk adımı atmış oluruz.

Ama bizde ne kastediliyor bu iki kavramla? Toplumsal hassasiyet şöyle bir şey: “Benim gibi olmayanın yaşama hakkı olmasın, ille yaşayacaksa da gözüme görünmesin, ben hassasım bu konuda”.

“Ortak değerlerimiz” de tabii ki benim kendi değerlerim. Diğerleri de bunlara uymak zorunda. Saygı göstermeli demiyorum, onlar da benim inandığım değerleri benimsemeli, hayatını bunlara göre yaşamalı.

Bu inanışın örneklerini sık sık, en çok da konu dini inancı ya da cinsel yönelimi “bizim gibi” olmayanlar söz konusu olduğunda yaşıyoruz. Ucu İslam’a dayanan her meselede Müslüman olan olmayan herkes için akan sular dursun, biz Hıristiyanların Noel Baba’sını bıçaklayabilelim istiyoruz mesela. “Ben de onun dinine saygı göstermeliyim”, yok.

Ya da son TV5 örneğinde de görüldüğü gibi, LGBT hakları diye bir şey telaffuz bile edilemesin istiyoruz. Ne olduğunu hatırlayalım; CHP’nin Beyoğlu belediye başkan adayı Alper Taş’ın Çağlar Cilara’nın programında sarf ettiği sözler “toplumsal hassasiyet” yarattı, program yayından kaldırıldı. Kanaldan yapılan açıklamada, temel yayın ilkelerinden birinin “toplumsal hassasiyetler ve ortak değerlerimiz” olduğu belirtildi.

Haberin Devamı

Peki, Alper Taş ne dedi de hassasiyet ve değerler incindi? “LGBT sorunlarının takipçisi olacağız, onların insanca yaşamasını sağlayacağız” dedi. Kıyamet koparan cümle bu. Yani “Hayır efendim, insanca yaşamasınlar” diyen bir kesim var ve onların değerleri “ortak” değerlerimiz.

Toplumun önemli bir kesimi de bütün bu “ayrımlara” bakmadan herkes insanca yaşasın istiyor, bu konuda son derece hassas, neden ortak payda olarak bunu belirlemeyi denemiyoruz?