Fidan’ın açıklamasındaki ayrıntı

19 Nisan 2024

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın, Katar temaslarının en dikkat çekici bölümlerinden biri Hamas Siyasi Büro Şefi Haniye ve Siyasi Büro’nun diğer üyeleri ile yaptığı üç saatlik görüşmeydi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın grup toplantısında Haniye’yi ismini vermemesine rağmen, “Filistin davasının lideri” olarak tanımlaması ayrıca altı çizilmesi gereken bir nokta. Haniye Türkiye’ye gelmeden yapılan görüşmenin kapsamının son derece geniş ve detaylı olduğu, Fidan’ın yaptığı açıklamadaki üç saat vurgusundan anlaşılıyor.

İkinci olarak Fidan, Batıda iki devletli çözüm fikrine sempati ile bakan, bunu desteklemek isteyen bir çok aktör olduğunu söylüyor. Bu noktada Fidan’ın daha önce ABD’nin kendisine iki devletli çözüm istiyoruz dediğini aktardığını hatırlamakta fayda var. Ancak Dışişleri Bakanı sözlerini, iki devletli çözüm fikrini desteklemek isteyen aktörlerin Hamas ile ilgili endişeleri olduğuna getirerek, “Özellikle Hamas’la

Yazının Devamı

Petrolde hedefe giden yol haritası

17 Nisan 2024

Türkiye’nin en kaliteli petrolünün çıkarıldığı Gabar’da üretimin yazın 50 bin varile ulaşması öngörülüyor. Diğer petrol sahaları ile birlikte, Türkiye’nin toplam petrol üretimini günlük 200 bin varile çıkarmak temel amaç. Bu durumda yıllık 6.5 milyar dolarlık petrolü Türkiye yerli kaynaklardan karşılayabilecek.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Türkiye’nin en kaliteli petrolünün üretildiği Gabar’dan Ramazan Bayramı’nda önemli bir haber verdi.

İlk kez 33 kuyuda 40 bin varil üretimin üzerine çıkılarak Cumhuriyet tarihinin rekoru kırıldı. Daha önce yıl sonuna kadar 100 bin varile ulaşma hedefi olduğu açıklanmıştı. Sadece rakamlar üzerinden anlatılınca belki bunun aynı zamanda ne kadar zorlu ve emek yoğun bir hedef olduğu gözden kaçabilir. O yüzden biraz daha ayrıntıya girmekte fayda var.

Türkiye Petrolleri’nin Şehit Aybüke Yalçın ve Şehit Esma Çevik petrol sahalarında kuyu başı ortalama üretim 1200 varili geçmiş durumda.

Yazının Devamı

AK Parti için fırsat nerede?

8 Nisan 2024

Her seçimin bir hikâyesi, sonunda almaya niyetiniz varsa, verdiği birçok ders oluyor. Dersin büyüğü siyasi partilere, kalanı da seçimler üzerine öngörülerde bulunan gazeteci, akademisyen, araştırmacılara. Kişisel olarak benim de seçim sürecinde yazdıklarımda, söylediklerimde, yanıldıklarım ve haklı çıktıklarım var. Haklılıkları geçelim, nerede yanıldığımı yazmak boynumun borcu.

Seçime katılımın az olacağını öngördüm. Hatta bunu “Siyasetçinin şevki seçmene geçer mi?” başlıklı yazımda belirttim. CHP’nin Ankara’daki aday tanıtım toplantısındaki tablo da izlenimimi güçlendirmişti. Sandığa gitmeme protestosu bu nedenle muhalefet seçmeninden beklediğim bir tavırdı. Tam tersi oldu. AK Parti ya da Cumhur İttifakı seçmeni gitmedi.

Benzer şekilde CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in aday belirleme ve kampanyada yapay zekâdan yararlandıkları açıklamasını, tam olarak da aday tanıtım toplantısı salonunu gördükten sonra sorgulamıştım. Hatta iddialı bir cümlem vardı,

Yazının Devamı

Şimdi iş, güç vakti

3 Nisan 2024

31 Mart 2024 yerel seçimleri tıpkı daha öncekiler gibi ortaya çıkardığı sonuçlarla partilere birçok ders vererek sona erdi. İktidar ve muhalefet liderlerinin seçim akşamından bu yana yaptığı açıklamalar da, mesajın büyük bir olgunlukla alındığını ve kabul edildiğini gösteriyor.

61 milyon 430 bin 934 kayıtlı seçmene karşın, 31 Mart’ta, 48 milyon 256 bin 541 seçmen oy kullandı. 13 milyon 174 bin 817 seçmen sandığa gitmemeyi tercih ederek mesajını verdi. Katılım oranı son 20 yılın en düşüğü oldu. Genel seçimdeki hayal kırıklığını yerel seçime yansıtması beklenen muhalefet seçmeni, deyim yerindeyse sağ gösterip sol vurdu. Muhalefet seçmeni sandığa gitmekle kalmadı, sandıkta birleşerek sonuç üretti. İktidar seçmeninin ise bir kısmı sandığa gitmeyerek, bir kısmı da oyunun rengi ile mesajını vermeyi tercih etti.

2 milyon 210 bin 16 oy da geçersiz sayıldı. Yani yaklaşık Gaziantep, Konya ya da Kocaeli’nin nüfusu kadar oy kullanılmamış. Bu kadar geçersiz oy bir protestonun mu göstergesi yoksa başka nedenleri

Yazının Devamı

Yavaş’ın stratejisi işe yaradı

1 Nisan 2024

Ankara’daki durum şöyle somutlaştırılabilir. AK Parti 2014’de Ankara’yı kıl payı kazanmıştı. 2017 referandumunda kent onu uyarmıştı. AK Parti girdiği 6. yerel seçim olan 2019’da 4 puanla kaybetmişti. Şimdi ise Ankaralı mesajını anlamamasına tepkisini gösterdi. Böylece başkentte CHP’nin adayı Mansur Yavaş, 2019 başarısını ikiye katlamış oldu. Üstelik bunu ittifaksız başarması deyim yerindeyse başarısının yanına yıldız eklemesine neden oldu.

Cumhur İttifakı’nın adayı Turgut Altınok ise aslında sadece bir zamanlar il başkanı olduğu isme, eski bir ülküdaşına yenilmiş olmadı. 2019’da Cumhur İttifakı adayı olan Mehmet Özhaseki’nin aldığı oyun 10 puandan fazla altında yarışı kapatmasıyla hezimeti katladı. Yarışa geriden başladığını bilen Cumhur İttifakı’nın aradaki farkı kapama çabası işe yaramadı.

Yavaş’ın Ankara’da kurduğu stratejinin de ötesine geçildi. Ne miydi bu strateji? İl genel meclisinde çoğunluğu ele geçirmek için milliyetçi hassasiyetleri yüksek ilçelerde, eski MHP’li ve İYİ Partilileri aday

Yazının Devamı

‘Vaow’ dedirten gençleri kazanır!

25 Mart 2024

31 Mart’ta 1 milyon 32 bin 610 genç ilk kez oy kullanacak. Partiler, adaylar onları saflarına katmak için yarışa dursun, CORE Araştırma Enstitüsü’nün “Gençler ve Yerel Seçimler: Genç seçmenler neden rahatsız?” araştırması gençlerin siyasete mesafesinin derinliğini gösteriyor. Üstelik, siyasetçilere adeta ‘bildiğiniz her şeyi acilen bir tarafa bırakın’ diyor. Friedrich-Ebert-Stiftung (FES) Derneği Türkiye Temsilciliği’nin katkısı ile Ankara, İstanbul ve Diyarbakır’da gerçekleştirilen araştırma sonuçlarını özetleyerek, yerim ölçüsünde aktarmaya çalışacağım:

İlgisizler: Siyasetle aralarına mesafe koyuyorlar. “Siyasetle ilgiliyim ama politika ile değil” diyorlar.

Etkisiz hissediyorlar: Karar alıcılara etki edebileceklerine inançları azalmış.

Güvensizler: İlgisizlikte temel sorun siyasileri/partileri beğenmemeleri, güvenilmez bulmaları. Seçim kazanma odaklılık kirlenme olarak görülüyor. Siyasetçilerin önceliğinin kendi çıkarları olduğu

Yazının Devamı

Erdoğan’ın hatırlattığı eşsiz pusula

21 Mart 2024

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın önceki akşam Külliye’de ev sahipliği yaptığı iftar, yerel seçim nedeniyle ertelemek zorunda kaldığım bir yazı için vesile oldu. Çünkü hem Erdoğan’ın konuşmasındaki vurgu hem de iftar masasında yaptığım sohbetler, seçimlerin en nihayetinde geçici ancak yaş alma konusunun ise ertelenemez olduğunu hatırlattı.

6 Şubat’ta açıklanan nüfus istatistikleri başta gençler olmak üzere, toplumun tüm kesimlerinin, bu konuda daha fazla kafa yorması gerektiğini ortaya koydu. Yakın zamana kadar genç nüfusuyla övünen, bunun en büyük avantajı olduğunu düşünen Türkiye artık çok yaşlı ülkelerin arasına katılmış durumda.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TUİK) 2023 Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi sonuçlarına göre nüfus artış hızımız binde 1.1’e geriledi. 1960’lı yıllarda binde 28.5 olan nüfus artış hızı 2021 yılında binde 12,7’ye, 2022’de ise binde 7,1’e geriledi. 2023’te de aniden binde 1.1’e

Yazının Devamı

Seçmenin neye ihtiyacı yok?

18 Mart 2024

Önce CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in bir televizyon röportajında duydum. 31 Mart’ta partisinin iyi bir başarı göstermesi halinde erken seçimin kapısının aralanabileceğini söyledi. “Erken seçimin kapısı şu kadar aralansa onu ittirmek benim görevimdir” cümlesini hatırlıyorum. Hemen ertesi gün, CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır’ın seçim çalışmasında, “Anadolu’nun tüm ilçeleri bizim için Çankaya kadar kıymetli, o yüzden buradayız. Söz, bir dahaki sefere erken seçim için Anadolu’yu gezeceğiz” dediğini okudum.

Her iki açıklamayı da gerçeklikten uzak bulduğumu söylemeliyim. Göreve geleli dört ay olmuş, tartışmalı bir adaylaştırma sürecinden çıkmış, parti içine ve Meclis grubuna ne kadar hakim olduğunu henüz tam olarak ispatlayamamış bir yönetimin açıklaması olduğu için. Pek çok gözlemci rahatlıkla “bu partide daha yerine oturması gereken çok taş var” derken, alelacele ve siyaseten edilmiş sözler.

Yazının Devamı