Selva Demiralp

Selva Demiralp

sdemiralp@ku.edu.tr

Tüm Yazıları

Hafta içinde açıklanan yüzde 5.2’lik büyüme rakamından sonra “büyümenin yeniden dengelendiği” yorumunu sıkça duyar olduk. Ne anlama geliyor bu yorum? Öncelikle bozulmuş bir denge noktası olmalı ki o dengeye geri dönülsün. Büyüme bağlamında bu denge noktası potansiyel büyüme oranına tekabül ediyor. Potansiyeli aşan ya da potansiyelin altına düşen bir ekonomi zaman içerisinde tekrar potansiyeline geri dönme eğilimi gösteriyor ve bu sürece dengelenme deniyor.

Sağlıklı büyüme

Burada önemli olan iki noktanın altını çizmek istiyorum:

Haberin Devamı

1) 2017 ikinci yarısından itibaren yüzde 11.5, 7.3 ve 7.3 büyüyen Türkiye ekonomisinin potansiyeli aştığını ve bu seviyelerde büyüme rakamlarının sürdürülebilir olmadığını uzun süredir vurguluyoruz. Ekonomi hızlı büyürken, her şey güllük gülistanlık görülüyor ve neden eleştirdiğimiz anlaşılamıyor. Oysa o zaman eleştirdiğimiz ve öngördüğümüz gelişmeleri bugün hızlandırılmış bir şekilde yaşıyoruz. Büyüme, her ne pahasına olursa olsun büyüme, enflasyon pahasına büyüme sağlıklı değildir. Ekonomi er geç yavaşlar ve “dengelenir”.

2) Hızlı büyüyen bir ekonomi için “dengelenme” maalesef her zaman yumuşak bir yavaşlama anlamına gelmiyor. Eğer gerekli politika önlemleri zamanında alınmazsa, ekonomi hızlı büyüme sürecinden hızlı yavaşlama sürecine girebiliyor. Gergin bir lastik ip düşünün. Bu lastik ne kadar yukarı çekilirse bırakıldığında o hızla aşağı gelir. Ekonomi de potansiyel üzerinde ne kadar uzun süre geçirdiyse ve bu sürede makroekonomik dengeler ne kadar hasar gördüyse, o kadar uzun bir yavaşlama yaşayabilir.

EKONOMİK DENGELENME

HANE HALKI TÜKETİMİ CİDDİ ŞEKİLDE YAVAŞLADI

Şekilde büyüme rakamlarının harcama gruplarına göre ayrıştırılmış bir analizini görüyoruz. Hane halkı tüketimi doğal olarak büyümenin en büyük bileşeni. Son çeyrekte tüm diğer değişenlerle beraber hane halkı tüketimi de ciddi şekilde yavaşlamış. İlave olarak, inşaat sektöründeki yavaşlama yatırım kalemini geri çekmiş. Peki, ikinci çeyrekte ekonomiyi böylesine yavaşlatan ne oldu? Hatırayacak olursak, ikinci çeyrek, yüksek gelen birinci çeyrek büyümesini takiben seçim odaklı genişlemeci maliye politikası ve teşvik paketlerinin açıklandığı bir dönemdi. O noktada S&P ekonomideki büyüme odaklı politikaların dış borç üzerindeki olumsuz etkilerinden ve ani duruş riskinden bahsederek notumuzu indirmiş, bu da finansal dengelerdeki ilk ciddi bozulma dalgasını yaratmıştı.

Haberin Devamı

Sıkılaştırma gerekli

İkinci çeyrekte yaşananlara bakıp yolun bundan sonrasında neler olacağını kestirebilmek çok zor değil. Zira ikinci çeyrekte düşük dozda yaşadığımız çalkalanmayı çok daha derin bir şekilde üçüncü çeyrekte yaşadık. Yılın son iki çeyreğinde yavaşlama daha belirgin telaffuz edilecektir. Bu noktada sıkı para ve maliye politikalarının derhal uygulanmaya konulması, belirsizlikleri azaltmak suretiyle daralmayı kontrol altına alıp süresini kısaltacaktır.