Serkan Ünsal

Serkan Ünsal

serkan@serkanunsal.com

Tüm Yazıları

Geçtiğimiz hafta Yeni Ekonomi Programı açıklandı. Girişimci olarak beni en ilgilendiren kısmı programda ICO ve Kitlesel Fonlama konularının konuşulmasıydı. Geçtiğimiz yıl Ağustos ayında ICO ile ilgili bir yazı kaleme almıştım ve aşağıdaki cümleleri yazdım.

“ICO! Initial Coin Offering. Henüz Türkçesi yok sanırım fakat Kripto Arz gibi bir terim kullanılabilir. En basit tabiriyle girişiminiz için kripto para toplayıp girişiminizi finanse ediyorsunuz. Girişiminize kripto para gönderenlerin dijital cüzdanlarına ise bu işlemle ilgili bir dijital jeton (Kripto-Kıymet/Token/İşaretli Para) ekleniyor. Daha sonrasında bu dijital jetonu ikinci el piyasalarda hisse satar gibi satabiliyorsunuz veya girişim bir gün komple satılırsa paraya çevirebiliyorsunuz.

Haberin Devamı

ICO'nun mevcut yukarıda bahsettiğim finansman kaynaklarından en büyük farkı bir otoritenin olmayışı. Yani bir girişimden bir hisse aldığınızda bununla ilgili dökümanlar imzalayıp merkezi, yasal bir otoriteden onay almak zorundasınız. ICO'da ise merkezi bir otorite yok.”

2017 Ağustos’tan beri çok şey değişti aslında. 2017 dördüncü çeyrekteki kripto piyasalarındaki hızlı yükseliş kripto para konularına hakim olmayan milyonlarca kişiyi al-sat’a yönlendirdi, sonrasındaki hızlı düşüş de yine bu fırsatçı kitleyi kripto piyasalardan uzaklaştırdı. ICO dünyası da aslında bu hızlı düşüş ve yükselişten nasibini aldı. Statis Group’un yaptığı araştırmaya göre ICO’ların %80’si dolandırıcıymış ve sadece %8’i gerçek anlamda ICO yapmış. ICO konusu doğası gereği merkezi olmadığı için istatistik konusunda farklı verilere ulaşabilirsiniz. Benim bulduğum istatistiklere göre tüm dünyada 2016 yılında 29 ICO ile 90 milyon dolar para toplanmış, 2017 yılında 873 ICO ile 6.1 milyar dolar para toplanmış, 2018 yılında ise ilk 8 ayda 1101 ICO ile 7 milyar dolara yakın para toplanmış. Yani ICO girişimlerin para toplaması anlamında mevcut enstrümanlara göre ciddi bir alternatif. ICORating’in yaptığı bir başka araştırmaya göre ise ICO yapanların %47’si fikir aşamasında ICO yapmış, %26’sı MVP (Ürünün test edilebilir yaşayan en basit hali) aşamasında ICO yapmış. Yani 2018 yılını baz alırsak ICO yapanların %73’ü daha fikir veya MVP aşamasındayken ortalama 6.4 milyon dolar ICO ile para topluyor. Bu yatırım dünyası için tohum yatırım anlamında geliyor ki tohum aşamasında bu kadar yatırım almanın tehlikeli olduğunu başka yazılarımda aktarmıştım.

Haberin Devamı

Yeni Ekonomi Programına ve Türkiye’nin nasıl bir ICO planı yapması gerektiği konusuna gelirsek; Yukarıda bahsettiğim gibi ICO ciddi bir araç fakat problemleri var. Türkiye’nin hibrit bir model uygulaması en doğru model olacaktır. Tamamen merkezi, çok regüle edilen, yurt dışından canı isteyen herkesin katılamadığı yapılar ICO’nun doğasına aykırı. Kitlesel fonlama için de benzer konular geçerli. Türkiye’nin içine dönük kitlesel fonlama platformlarının uzun vadede başarılı olma ihtimali yok. Mutlaka global olmalılar. Brezilya’dan, Çin’den birinin de katılabildiği uluslararası platformlarımız olmalı. Yoksa yine insanlar Kickstarter’da kampanya yapmayı, Malta, Zug, Zingapur üzerinden ICO yapmayı tercih edeceklerdir.

Haberin Devamı

Özetleyecek olursam; Türkiye’nin ICO’nun en avantajlı yanlarının aynı şekilde bırakılarak daha merkezi bir yapı üzerinden regüle edilmesi taraftarıyım. Bunun da iki yöntemi var. Birincisi Borsa İstanbul ICO’ları regüle eden ama dünyanın her yerinden kripto para kabul eden bir yapıya dönüşebilir. İkincisi SPK 6493’te olduğu gibi kripto para alım/satım işlemi yapan firmaları akredite eder, bu firmalar ICO’ları regüle eder.

Tabi burada ICO’ların yapmadığı bir kısım var. ICO ile bir girişimden jeton (token) alıyorsunuz fakat bu aslında hisse değil. Şirketin %100’ü halen kurucularda. Bu nedenle ICO ile hisse kavramlarını birleştirmek ilginç bir fırsatlar dünyası yaratabilir. Estonya’da Funderbeam adlı girişim benzer bir yapı kullanıyor. Dünyanın her yerinden yatırım yapabiliyorsunuz. Funderbeam sizin adınıza o firmadan hisse alıyor. Bu sayede aslında dolaylı olarak hissedar oluyorsunuz.