Tunca Bengin

Tunca Bengin

tunca.bengin@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

DAEŞ’in üstlendiği Menbiç’teki intihar saldırısının emrini kim verdi? Hâlâ var olduğunu göstermek amacıyla DAEŞ’in üst kademeleri mi yoksa çıkarları için terör örgütünü kullanan gizli servisler mi? Her ikisi de mümkün ancak ilk şık böyle bir saldırı ABD’nin Suriye’de kalması için bahane oluşturabileceğinden DAEŞ’in pek işine gelmeyeceği için daha düşük bir olasılık. Dolayısıyla da ikinci şık, yani bölgede at koşturan ülke gizli servislerinin tezgahı olması ön planda. Bu bağlamda da CIA, CENTCOM (ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı) başta olmak üzere MOSSAD, MI6 ya da Fransa ve Suudi Arabistan gizli servisleri gibi fazlasıyla olağan şüpheli var. Hatta böyle bir olayı doğrudan terör örgütü YPG/PKK’nın yapma olasılığı da söz konusu. Çünkü bunların hepsi ABD’nin Suriye’den çekilmesine karşı. O nedenle de ABD’nin kalmasını sağlamak amacıyla Trump’a rağmen bir komplo tezgahlayabilirler. Peki bu mümkün mü? Özellikle de CIA ve CENTCOM açısından? Soruya eski MİT Müsteşar Yardımcısı Cevat Öneş, yanıt veriyor:
“Burada Trump bir fenomen oldu. Trump’ın beklentileri ve politikaları sistemle yani ABD kapitalizmiyle, ABD’nin sermayesiyle farklı değil. Bilakis ABD sermayesinin, kapitalist düzenin getirdiği bir adam, onun temsilcisi. Çıkarlar konusunda bir farklılık yok fakat Trump’ın yöntemlerinde farklılık var. Biraz ticaret kafasıyla, bireysel davranışlarla oportünist bir liderin arayışları, yani kamuoyunu etkileme gibi davranışları var. Bu davranışlar esasında CENTCOM’un CIA’nın, FBI’nın beklentilerinden hedeflerinden farklı değil. Yalnız yöntem farklılığı var.Bu yöntem farklılığı devlet güçleri tarafından kontrol altına alınmaya çalışılıyor. Zaman zaman CENTCOM engel olmaya çalışıyor, dışişleri engel olmaya çalışıyor. Ve o bakımdan yöneticiler de sürekli değişiyor Trump tarafından. Yani devlet güçlerinin ABD menfaatleri açısından Trump’ı kontrol etme arayışlarıyla, uygulamalarıyla karşı karşıyayız. Olabilir yani. Trump’a rağmen olabilir...”
Yani Trump’a rağmen CIA ya da CENTCOM da yapmış olabilir?
“Evet ABD güçlerinin bölgeden çekilmesini geciktirmek isteyen ve çıkarları bu doğrultuda olan güçler. Bunun içinde İsrail de var CENTCOM’un kendisi de var, CIA’nın kendisi de olabilir.”
Ortadoğu’daki muhtemel gelişmeler içerisinde DAEŞ’in özellikle ülkelerin servisleri tarafından kendi hesaplarına göre kullanılan, kullanılabilecek bir araç olduğunu belirten Öneş, devam ediyor:
“DAEŞ’le bağlantılı bu tür eylemleri maalesef daha sık görebiliriz çünkü Ortadoğu’daki gelişmeler çok önemli. Evet DAEŞ’in alan hakimiyeti kalmadı ama eylem yapabilme şartları bakımından uyuyan hücreler daha tehlikeli. Bir de siyasi,stratejik hedefler için bölgede Rus, ABD, İsrail, Fransız, İngiltere gibi çıkarları çatışan bir çok servis var. HTŞ, DAEŞ, YPG/PKK ya da diğer terör örgütleri bunlar tarafından da rahatlıkla kullanılabilir.”
Servis savaşları yani?
“Kesinlikle. Şimdi Suriye’de siyasi çözüm çalışmaları ağırlık kazanmış durumda, 23’ünde Cumhurbaşkanımız Putin’le görüşecek. Türk heyetleri Washington’da görüşmelerini sürdürüyor, ABD heyetleri Ankara’ya geliyor görüşmeler devam ediyor. Bu arada Astana, Soçi sürecinin Cenevre’ye evrilmesi ve masanın kurulması yeni anayasanın şekillendirilmesi meselesi var. Herkes masaya güçlü oturmak istiyor, güçlü oturabilmesi içinde sahadaki hakimiyetinin de güçlü olmasını bekleyenler var. O zaman da böylesine bir istihbarat savaşları bölgede, bu kaotik ortamda önem kazanmış durumda. Zaten sürekliliğe sahip şekilde faaliyetlerini sürdürüyorlar ama bu tip olaylarla karşılaşma ihtimali artmış vaziyette...”