'Atatürk önce bunları gömer'

Seçim kampanyasının son iki gününü İstanbul’da ilçe mitinglerine ayıran Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün Kartal’dan başladığı mitinglerini sırasıyla Maltepe, Ataşehir ve Üsküdar’da sürdürdü. Ardından Avrupa yakasına geçen Erdoğan Sarıyer ve Gaziosmanpaşa’dan sonra günün finalini doğup büyüdüğü kendi semti Kasımpaşa’da yaptı. Parti otobüsünden seslenen Erdoğan’ın hedefinde Muharrem İnce vardı.

‘Akülü olacak’

Yerli otomobil projesine değinen Erdoğan “Ben yerli ve milli otomobil diyorum. Bay Muharrem ne diyor? ‘Ne işiniz var, bunlar 20 yıl geriden geliyor’ diyor. Yahu ben mazotlu, akaryakıtlı otomobilden bahsetmiyorum. Elektrikli aküyle çalışacak otomobilden bahsediyorum. Ama bunun dünyadan haberi yok. İşte bu gelsin devletin memuruna küfür etsin. Dinlediniz mi? Nasıl küfür ettiğini dinlediniz mi? Ne diyor şimdi montaj diyor. Sevsinler senin montajını. Her şey ortada. Gerçekler ortada. Yahu senin cibiliyetin bu cibiliyetin. Senin genel başkanın da öyle değil mi? Akşam yalan sabah yalan... Nükleer enerjiye geçmenin adımlarını attık. İkinci üçüncü ve dördüncü nükleerin de adımlarını atacağız. Bizim yapacağımız çok iş var. Kimseye muhtaç olmayacağız. Kendi göbeğimizi kendimiz keseceğiz” dedi.

Mumları sönecek

Türkiye’yi ‘eğitim, sağlık, adalet ve emniyet’ temelleri üzerinde yükselteceklerini söyleyen Erdoğan şöyle devam etti: “Eğitimde 280 bin derslik yaptık. 580 bin öğretmen atadık. Kılıçdaroğlu, öğretmenliğe geçmek isteyenlerin hepsini alacağını söylüyor. İhtiyacın kadar alırsın ama ihtiyacın olmayanı alırım dersen, bu sadece palavradır. Bu sadece oy toplamanın yalanla istismarıdır. Yalancının mumu, bunların da pazara kadar yanacak. Ama sizlerle pazara değil, mezara kadar beraberiz. Dershanelerde, sınıflarda artık kitaplarımızı ücretsiz olarak bulabiliyor muyuz? Geçmişte biz bu kitapları bulabiliyor muyduk? Kırtasiye dükkanlarının önünde az mı çile çektik. Paramızla kitap bulamıyorduk. Ben zaten teksir kağıtlarıyla okudum. Biz bunu kaldırdık. Benim sınıfımda 75 öğrenci vardı. 100’ün üzerinde öğrenci olan okullar da vardı. Şimdi Türkiye’nin ortalaması istisnalar dışında 32 öğrenciye düştü.”

Muhalefeti Atatürk’ü istismar etmekle suçlayan Erdoğan “Bu hanımefendi bu beyler, hep söyler ya. ‘Biz şöyle Atatürkçüyüz, böyle Atatürkçüyüz.’ Yalan değil mi? Hiç bunlarla alakası yok. Herhalde Atatürk sağ olsa önce bunları mezara gömer. Çünkü bunlar yalancı. Dürüst değil. Ama Ak Parti ne aldatan olur ne aldanan olur” diye konuştu.

‘Bu belediyeleri geri alacağız’

“Mart 2019 Yerel Seçimleri’nde de Kartal Belediyesi’ni tekrar geri alacağız” diyen Erdoğan, Maltepe Belediyesi’nin bir başkan yardımcısının MLKP’den içeride olduğunu belirtti. Erdoğan, Ataşehir’de de Kartal ve Maltepe’de olduğu gibi yerel yönetimi alacaklarını kaydetti.

‘Pahalıdan geçme’

CHP adayı İnce’nin köprü fiyatlarına yönelik eleştirilerine yanıt veren Erdoğan, “Yavuz Sultan Selim Köprüsü’ne gerek olmadığının söylüyor. Ne diyor? ‘Onun şöyle ücreti var, bunun böyle ücreti var.’ Kardeşim öyle veya böyle, sen işine gelen köprüden geç. O pahalı olandan geçme, onu biz özel sektöre yaptırdık. Bu, kaynakların çeşitlendirilmesidir. Parası olan özel sektörün, Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nden geçer, diğerleri diğerlerinden geçer” dedi.

Hangisini dünya tanıyor?

Erdoğan, Gaziosmanpaşa’da gerçekleştirdiği mitingde şunları kaydetti: “Şimdi Gaziosmanpaşa’nın sokaklarında arabayı park edecek yer var mı? Niye yok? Önüne gelen araba alıyor da onun için yok. Bu bizim refah düzeyimizi gösteriyor. Allah nasip eder, inşallah Mart 2019 tekrar belediyeyi biz alacağız inşallah. Artık park sistemlerini yaygınlaştıracağız.” Erdoğan, “Şu anda 40 milyon turiste gidiyoruz. Ne kadar aleyhe çalışırsa çalışsınlar turistler geliyor. Niye? Türkiye bir başka ülke” dedi. Erdoğan, Beyoğlu’nda ise Kasımpaşalı olmaktan gurur duyduğunu dile getirerek “Burada doğdum, burada büyüdüm, burada Piyalepaşa İlkokulu’nda okudum, sonra da İstanbul İmam Hatip Okulu’na geçtim, oradan da üniversite. ‘Üniversite mezunu bile değil’ dediler, bu gerizekalılarla biz çok uğraştık. Bana kalmadı zaten, okulun rektörü gereken cevabı verdi. Fakat öyle de olsa böyle de olsa, şu anda ya bu adayların hangisini dünyayı tanır? Dünya liderlerinden hangisi bunların bir tanesi ile görüşmüş? Şu anda bu kardeşiniz Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda en uzun süre görev yapan liderlerden bir tanesi. Benimle beraber bir Sayın Putin var, bir de ben” dedi.

Bedelli masada

“24’ünden sonra bedelli askerlik masamın üzerinde. Genelkurmay Başkanımı çağıracağım. Milli Savunma Bakanımı çağıracağım. Onlarla birlikte oturacağım. Konuşacağım. Nihai kararımızı da vereceğiz.”

Sesini değiştirip evdekileri işletir

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bilinmeyen yönleri, onu en yakından tanıyanların anlatımıyla belgesel oluyor. Erdoğan’ın hayatının bilinmeyenlerini yansıtan “Tayyip” isimli belgeselde yol arkadaşlarından çocukluk arkadaşlarına, ailesinden eski komşularına onu en yakından tanıyanlar, Erdoğan’ı anlatıyor.

İlk fragmanı yayınlanan belgesel, Erdoğan’ın bilinmeyen yönlerine ışık tutuyor. Yapımcılığını Native Medya, uygulayıcı yapımcılığını Serdar Öztürk’ün yaptığı belgeselde, Erdoğan’ın, insanların hayatında nasıl iz bıraktığına da dikkat çekiliyor. Farklı bir kurgu ile hazırlanacak belgesel, Erdoğan’ın sadece Türkiye toprakları içinde değil yurt dışında da dokunduğu insanların hikayelerini ilk defa kayıt altına alıyor. Bu yönüyle projenin yurt dışında da ilgi görmesi bekleniyor. Belgeselde eski komşuları, aile dostları, yol arkadaşları ve akrabalarının, Erdoğan’ın farklı yönlerini anlattığı bölümlere yer verildi. Başbakan Binali Yıldırım da belgeselde Erdoğan’la anılarını paylaştı. Yıldırım, Erdoğan ile birlikte İstanbul’dan Ankara’ya kötü hava koşullarında yaptıkları bir uçak yolculuğu sırasında aralarında geçen diyaloğu, “İnsanlar tedirgin tabii. Ben de yemek istedim. Bana, ‘Sen ne yapıyorsun vicdansız, millet burada can korkusunda, sen oturmuş yemek yiyorsun, bu ne biçim iş’ dedi. Ben de telaşa lüzum yok, bugüne kadar hiçbir uçak havada kalmadı dedim” sözleriyle aktardı.

‘Sesini değiştirir’

Erdoğan’ın yeğeni Üsame Erdoğan ise “Organize şakalar yapar. Mesela telefonla evi arayıp sesini değiştirip evdekileri işletir. Hiç beklenmedik bir anda kapıya gelir. Gözetleme deliğinden baktığımızda da o deliği kapatır” sözleriyle Erdoğan’ın esprili yönünü aktardı. Erdoğan’ın komşusunun kızı Havva Kanbur ise Erdoğan’ın cezaevine gireceği zaman annesi Tenzile Erdoğan’ın elini öptüğünü ve annesine sarılarak ağladığını anlattı. AA