Bilal Meşe

Bilal Meşe

bmese@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Şansal Ağabey, Milliyet’te eski müdürümüz... Yıllarca omuz omuza çalıştık. Gazetecilik heyecanı bitmeyen bir fotoğraftır benim penceremden. Benzetme yerindeyse 7/24 haber kovalar, telefonu elinden düşmez.
Onun Milliyet’teki ‘Dobra-Dobra’ köşesini okumadan asla geçmem. Yorumları müthiş, artı içinde haberler de barındırır. Örneğin Abdullah Avcı hocamızın sezon sonunda Sevilla’ya gideceğini, Okan Buruk’un da Başakehir’de işbaşı yapacağını köşesine taşıdı. Şansal abi, ‘dedikodu’ diyor ama yazıyorsa, bir bildiği vardır, mutlaka duyum almıştır, telefon trafiği yapmıştır. Öyle laf olsun diye bunları yazmaz Şansal Ağabey...
Gelelim Abdullah Avcı’ya... Şampiyonluk için gün sayıyor, beş yıldır emek veriyor, dileriz bu emeğini şampiyonlukla taçlandırır. Biliyorsunuz şu sıralarda Beşiktaş’ı yeni sezonda kimin çalıştıracağı merak konusu. Akaretler’de kapalı kapılar ardında birçok isim geçiyor, örneğin Tayfun Korkut, Sergen Yalçın... Dönelim Avcı hocamıza, onun adı da geçmiyor değil, gönüllerde ilk sıraya oturduğunu biliyorum, bakmayın dillendirilmiyor. Niye olmasın ki?

Haberin Devamı

Cengiz rahatladı

Galatasaray Başkanı Mustafa Cengiz ile MİLLİYET’in geleneksel ödül töreninde karşılaştım, elini sıkarken ‘ibra’ işini sordum. Başkan kendinden emin, iki kelimeyle yanıt verdi, “Sıkıntı yok”... Görüyoruz ki mahkeme hem yönetim hem de denetim kurulu ile ilgili ibra olayında yürütmeyi durdurma kararı verdi. Mali yönden ibra olmak bu işin bir numarasıdır, yani yönetim sınıfı geçmiştir. Gelin görün ki, yönetim ve denetim kurulu, üyelerin olumsuz oylarına takıldı, bizim de kafamızı karıştırdı!
Neyse ki, Başkan Cengiz ve arkadaşları mahkemenin yürütmeyi durdurma kararıyla rahat bir nefes aldı, olası olağanüstü kongrede yeniden aday olabilecek. Bu tablo, kesinlikle zirveyi kovalayan Galatasaray takımını da olumlu etkiyecektir.

Taraftarlık bu işte

Fenerbahçe Başkanı Ali Koç ve yönetici arkadaşları ekonomik krize, çare bulma adına “FENER OL” kampanyasını başlattı. Valla, İstanbul’a uzağız, uzağız olmasına da gündemin peşini bırakmıyoruz. Gelibolu, şirin bir ilçemiz, başka bir deyişle emekliler cenneti... Biz de o kervana katıldık, üç aydır stresten uzak, sevgili eşimle birlikte bir yaşam sürüyoruz.
Efendim, günümüzün büyük bir bölümünü esnafla, buradaki üç büyük takımı tutan dostlarla futbol üzerine sohbetler yaparak geçiriyoruz.. Hani “Fenerli Mustafa” diye bir esnafımız vardı ya, şu anki tabloya kızıyor, kırılıyor, ama takımından asla vazgeçmiyor. Fenerli Mustafa Akbal’ı bankaya girerken gördüm, ‘hayırdır?’ dedim. “Ne olsun birader, ‘Fener Ol’ kampanyasına para yatıracağım’ dedi. Gazetecilikten kaynaklanan merak var ya, “Kaç para?” diye sordum, yanıtı 500 TL oldu. Lafını kestim, “Hem kızıyorsun hem de kampanyaya ya destek veriyorsun ağabey, anlayamadım” diye sataştım... Fenerli Mustafa Akbal, “Kızarım, elbette kızarım ama istesinler canımı bile veririm” yanıtını verdi. İçimden, “taraftarlık bu olsa gerek” diye geçirdim.

Haberin Devamı

Sıra bana geldi!

Gazetecilikte başarı takım oyunundan geçer, bunu bilir, bunu söyleriz. Biz Milliyet ailesi olarak, yıllardır hep takım oyunu oynuyoruz, habercilik konusundaki başarılarımız ortada...
Gelelim, bizim takım oyuncularından Serdar Sarıdağ’a... Bir dönemler yedek oyuncuydu, şimdi A Takımı’mızın bankolarından... Tecrübesi, habercilik refleksi ile MİLLİYET formasını hak ediyor. Şimdilerde ISLAK İMZA adlı bir kitap yazdı, valla gurur duydum. Biliyorsunuz Sarıdağ sosyal medya fenomeni... Kitabında spor gazeteciliğinin yanı sıra, mesleki anılara da, mizah katmış... Kitapta genç gazeteci adaylarına da ışık tutuyor, yol gösteriyor Sarıdağ... Sevgili müdürümüz yol arkadaşımız Tayfun Bayındır Cep Herkül’ü Naim Süleymanoğlu kitabını yazdı, bizim takıma örnek ve itici güç oldu, bu zincire Serdar Sarıdağ da eklendi. Galiba sıra bana da geldi. Belki geç kaldım ama Gelibolu’da bunu gerçekleştireceğim, yaşadıklarımı, yazamadıklarımı, gelecek kuşaklara aktarmak boyun borcum...

Haberin Devamı

Arıca bir kez daha anıldı

Sevgili Erdoğan Arıca ağabeyimizi kaybedeli tam tamına yedi yıl oldu. İyi bir futbolcu, teknik direktör olmanın yanı sıra, çevresine pozitif enerjiler veren güzel bir adamdı Erdoğan Ağabey... Çanakkale ve Gelibolu’da onun izleri, anıları, dostları var, zaman zaman yad ediyor, anıyor hocamızı.
Erdoğan Arıca ağabeyimizi dün bir kez daha kabri başında andık, dualar ettik. Anmaya, Kadir İnanır, kardeşi Levent İnanır (Arıca), Ömer Üründül ve yakınları katıldı. Işıklar içinde uyu Erdoğan Ağabey...