Cadde ANTAKYA: HER ŞEYiN YEMEK ETRAFINDA DÖNDÜĞÜ KENT

ANTAKYA: HER ŞEYiN YEMEK ETRAFINDA DÖNDÜĞÜ KENT

06.10.2011 - 01:00 | Son Güncellenme:

Geçen hafta Antakya’ya düştü yolum. Bunca yıldır neden gezip görmediğime hayıflandım açıkçası. Ne başka hayatlar, ne başka tatlar varmış meğer güzide ülkemin bu sıcak topraklarında

ANTAKYA: HER ŞEYiN YEMEK ETRAFINDA DÖNDÜĞÜ KENT

Antakya’ya iner inmez yeni havalimanı karşılıyor sizi. İnşaat hâlâ sürüyor bazı bölgelerde. Boyut olarak değil belki ama hizmet ve kalite bakımından İstanbul’la Ankara’yla yarışacak kapasitede, baştan bunu söyleyelim ve devam edelim. Jale Balcı ismini duymuş olmalısınız; Antakya yemekleri gönüllüsü, yazar, restoran işletmecisi. Zaten bu gezinin çıkış noktası da bu, Antakya’nın yerel tatları.
Önce İstanbul’da açmışlar ağabeyi Süleyman’la lokantalarını, Asmalımescit’te. Biraz kulağı tersten gösterme mi ne? Sonra şubelerini Antakya’da kurmuşlar. Adı İstanbul’dakiyle aynı:
Antiochia. Burada küçük kardeş Doğan Gülüm işin başında. İstanbul‘da ne lezzet varsa orada da aynısı var.

Haberin Devamı

Samandağ’da ziyafet
Hemen bodoslamadan girdik konuya ama bunun bir başlangıcı vardı, önce oradan başlatmalı anlatmaya. Uçaktan iner inmez eski kentin göbeğindeki Affan Kahvesi’nde soluklandık önce. Tarihi bir yer burası, arkada küçük-şirin bir avlusu var. Haytalı yedik, soğuk sularından içtik. Ver elini Türkiye’nin tek Ermeni köyü Vakıflar dedik sonra. Garbis Bey’in rehberliğinde Samandağ’a indik devamında. Deniz kenarında bakımsız ama şirin bir apart oteli var Garbis Kuş’un, lezzetli mezeleri ve deniz ürünlerini sunduğu bir de restoranı. Jumbo karidesini tatma fırsatı bulduk. Biraz daha az pişirilseydi daha iyi olurdu ama balıklara kimse laf söyleyemez. Normalde irileştikce lezzetinden kaybeden barbunlar- yörede keserbaş deniyormuş- tam kıvamında tava edilmişti. “Boşan da semerini ye” dediğinizi duyar gibiyim ama bir de deniz levreği ızgara yedik ki, anlatılmaz yaşanır.

Haberin Devamı

Yerel lezzetler, uluslararası çapta
Antakya’ya dönüşte bir de künefe tattık. Kalıp gibi, az şerbetli. Bu kadar yemeğin üzerine güzel gitti hani. Bunlar sadece başlangıç desem ve
Antiochia’ya dönsem kızar mısınız bana. Kızmayın. Humustan zahter salatasına, ezmelerden içli köfteye her bir tabak sanat eseri kıvamında. Acıyla arası pek hoş olmayanlar bir parça zorlanabilir notunu düşelim ama bu lezzetler için biraz acıya katlanılır. Ana yemeklerden özel soslu dürümleri, çok lezzetli. Kebap çok iyi pişirilmiş, suyunu kaybetmemiş. Bir de sadece yerel bir peynirden yapılan dürümleri var ki, o da ayrı bir lezzet. Dana etinden şiş de yumuşacık. Fiyatlar makul, hizmet kusursuz, şimdilik tek eksikleri içki ruhsatı, o da geldi miydi mekanın Antakyalıların vazgeçilmez lezzet duraklarından biri olması an meselesi.

Kahvaltıya anne eli değince
İlk günümüzü böylece çatlamadan! bitirdik sonunda. Her fırsatta “Şunu da tadın, bunu da” yoklamalarına kulak tıkayıp huzursuz bir uykunun -o kadar yemekten sonra gayet normal- kollarına bıraktım kendimi. Sabah Gülüm Ailesi’nin sahibi olduğu sabun fabrikasının bahçesinde kahvaltı var. Anne ve kızları muhteşem bir sofra kurmuş bizim için. Ev yapımı çeşit çeşit reçel, yine ev yapımı peynir, özel kırma zeytin, köy yumurtası, simitler, kütür kütür domatesler, hıyarlar... Daha neler neler. Güzelce, tadına vara vara doyurduk karnımızı. Tamamen doğal sabunlar üretiyorlar bu fabrikada. History markası altında zeytinyağları ve nar ekşileri de var.
Uçağımız akşam, artık bir şey yemeyiz diyoruz ama ne mümkün. Macera burada bitti sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Artık yemekten yorulduk ama Jale Hanım ve zarif ailesi peşimizi bırakmıyor, imdat! Şaka tabii. Her şey o kadar güzeldi ki rüya gibi geçti 25-30 saat Antakya’da. Yine ziyaret etmek boynumuzun borcu ama daha az yemek kaydıyla...

Adresler
Club Almina Apart Otel
Tel: 0 326 594 91 71
Antiochia/Antakya: Hürriyet Cad. H. Kaşif Sk. No: 4 Tel: 0 326 214 55 00
Antiochia/İstanbul: Asmalımescit Mah. Minare Sokak No: 21 Beyoğlu Tel: 0 212 292 11 00
www.antiochiaconcept.com



YOK BÖYLE BiR TAT

Son durakta çok özel bir lezzetle daha tanıştık Doğan sayesinde, eksik olmasın. Yeni sanayii sitesinin içinde bir kasaba götürdü bizi. Bildiğiniz kasaplardan değil ha, içinde taş fırını var. Kebap ve lahmacun yapıyorlar. Adı, Narlıca Kral Kasabı. İsmiyle müsemma; krallara layık. Bir tepsi kebabı yedik ki, kelimeler kifayetsiz kalır. Bir acar girişimci bu sistemi İstanbul’da kursa paraya para demez, benden söylemesi. Antakya ya da çevresine giderseniz mutlaka yolunuzu düşürün, sonra bana teşekkür edersiniz.
Adres: Yeni sanayii sitesi,
4. iniş, 2. cadde No: 13 Antakya