BUGÜNE DAİR...

Hafta arasına denk gelmiş çalıntı bir tatil günü var önünüzde... Bebek Parkı’nda piknikle geçirmeye ne dersiniz?

Bu satırlarda Nişantaşı’ndaki Kantin adlı lokantadan bahsetmeye dair hiçbir fırsatı kaçırmadım. Sahibi ve şefi Şemsa Denizsel’in Yeni İstanbul Mutfağı diye tanımladığı; çoğunu iyi bildiğimiz ama hiç böylesini yemediğimiz yemekleriyle Nişantaşı’nın yıldız iki mekanından biridir, Kantin. Öğle yemeklerinde yer bulmak zor, yalnız müdavimler değdiği için seslerini çıkarmadan sıralarını bekler. Alt katında Kantin Dükkan diye mağazası var ki sıcak yemekleri ve salatalarından kapıp misafir dahi ağırlayabilir, elmalı poğaçasınıysa -benim yaptığım gibi- ofiste akşam çayına saklayabilirsiniz. Şimdi Kantin Dükkan, bence lokasyona dair doğru seçimi de yaparak yeni şubesiyle Bebek’te. Tam Bebek Parkı’nın karşısında. Bence bugün mırın kırın eden havaya aldırmaksızın parkta; çimde olmasa da bankta oturup Kantin Dükkan’ı keşfedebilmek için mükemmel bir gün... Rozbifler, somon fümeler, usulüyle yapılmış ekşi mayalı ekmeklerden nefis sandviçler, ızgara sebzeler ve mükemmel tatlılar... Yanına Şemsa Denizsel’in tavsiyesi, el yapımı taze sıkılmış zencefilli soda... Biraz soluklanmak da isterseniz dükkanın önünde de bir minik bank ve de birkaç masa mevcut...

PEMBE ALLIKLA BARIŞMANIN ZAMANIDIR!

Yakında gösterime girecek F. Scott Fitzgerald’ın ünlü romanı ‘Muhteşem Gatsby’ uyarlamasıyla ilgili bombardıman çoktan başladı. Baz Luhrmann filmlerinden sıkılan bir fani ve Robert Redford ve Mia Farrow’lu ilk versiyonuna bayılan bir sinefil olarak; yeni Gatsby’yi hiç de merak etmediğimi söyleyebilirim. Zira ne Leonardo DiCaprio’nun, ne de Carey Mulligan’ın çekici insanlar olduğunu düşünüyorum. ‘Muhteşem Gatsby’ gibi olağanüstü bir hikayede sadece iyi oyunculuğa değil, ekranda aşık olacağımız yüzlere de ihtiyaç olduğuna inanıyorum. Yalnız filmin bende merak uyandıran bir detayı varsa o da makyaj ve kostümleri...
Döne döne izleyebileceğim ilk versiyonunda kostümlerde Ralph Lauren’in imzası vardı. Şimdiyse Prada ve Miu Miu markalarının ve dolayısıyla tasarımcı Miucicia Prada’nın gözünden, hikayenin geçtiği 30’lu yılların başlarının o mükemmel kostümleri yorumlanmış. Basın bültenindeki 2-3 fotoğraftan dahi muhteşem olduklarını seçmek mümkün. Yaklaşmakta olan ‘Muhteşem Gatsby’ fırtınasının makyaj alışkanlıklarımızı da etkileyeceğini düşünüyorum. Filmin makyajlarından ünlü kozmetik markası M.A.C sorumluymuş ve görünen o ki dönemin ‘taze, canlı yüz’ modasını allık üzerine kurulu bir makyajla ekrana taşımışlar.
Türk kadını her nedense şeftali, pembe tonları yerine hep bronz allıklardan medet umar. Bence baharda arkanıza Gatsby’nin rüzgarını da alarak makyajla ilgili bir değişiklik yapmanın zamanı gelmiştir. Yüzünüze verev bir kahve çizgi gibi ‘çizdiğiniz’ bronz allığı bir kenara bırakın, sanki henüz spordan çıkmışsınız gibi gösteren pembe, şeftali tonlarındaki allıklara, Gatsby’nin aşkına, bir şans verin...