Kalust Şalcıoğlu

Kalust Şalcıoğlu

mail@kalustsalcioglu.com

Tüm Yazıları

Pazartesi iftarda, ‘Soho House Istanbul’ konsepti içinde bulunan ‘Cecconi’s Istanbul’a uğradım.

Girizgâh açarak üst satırdaki ‘İstanbul’ların neden ‘Istanbul’ olduğunu belirteyim. Efendim, www.sohohouseistanbul.com ve www.cecconisistanbul.com/tr adreslerine bakarsanız web sitelerinde İstanbul’un ‘İngılış!’ yazıldığını görürsünüz.

‘Cecconi’s’te iftar yaptığım gün, vale dahil tek başıma 230 TL hesap ödedim ve birkaç kelam edecektim mekânla ilgili ama yemeklerden çok detaylara değineyim. Özetle yemekler ve servis 10 üzerinden 7. Sevgili Cecconi’s ve Soho House İstanbul:

Haberin Devamı

Lütfen; baş başa yemek yemek ‘kavramı’nın iki kişilik olduğunu ve para kazanmak uğruna iki kişilik masaların, mekânın en ücra köşelerine atılmasının yanlış olduğunu; kapıda üç beş şoför patronunu bekleyecek diye yüz binlerce liralık araçların, lastiklerini kaldırıma sürte sürte getirilmesinin hoş olmadığını; Türkiye’nin en lüks konseptlerinden biri zannettiğin ‘Cecconi’s’te tuvaletleri temiz tutman gerektiğini; en önemlisi Türkiye’de para kazandığını ve menünün Türkçe olması gerektiğini unutma! Biz Türklerin ana dili Türkçe ve karnımızı doyurmak için İngilizce konuşmak zorunda olmamalıyız!

Bir gün ‘Soho House İstanbul’a yolunuz düşer de “Bir bakim içeride ne varmış?” derseniz, üye olmayanın içeri giremeyeceğini ve sadece ‘Cecconi’s’te yemek yiyebileceğinizi unutmayın.

TAŞ PEKKAN
Vodafone Smart 6 Harbiye Açıkhava Konserleri, 23 Haziran’da ‘En Süper Star’ Ajda Pekkan’la başladı. Dün MFÖ sahnedeydi; bugünse Bülent Ortaçgil ve Birsen Tezer... Konserler; 27 Haziran Şebnem Ferah, 28 Haziran Teoman ve son olarak da 30 Haziran Kenan Doğulu olarak devam edecek...
Ajda Pekkan’ın canlı performansını yaklaşık üç metreden izledim. Konser öncesi azınlıkta da olsa Pekkan’ı eleştiren birkaç yazı okudum.
Köşe yazılarımı yazmam ortalama 10 - 15 dakikamı alırken, iki saati aşan konser süresince ilk kez ne yazacağımı düşündüm uzun uzun... Özetle “Ne haddime ki bir şey yazmak!” dedim kendi kendime... Dans ediyor mu Pekkan? 30’lu yaşlardaki şarkıcılar kadar değil... Kusur bulmaya kalkanlar illa ki bulacaklardır ama alternatifi yok ki süper starın... Vallahi alkışlamaktan ve “Helâl olsun!” demekten başka yapacak hiçbir şey yok... Hâlâ taş gibi kadın maşallah...
UMUTLU ‘180’
“Tam 180 gün... Altı ay ömür biçmişlerdi bana... Şehrin üzerine kar yağmaya başlamış gibi üşüyordum. İliklerime kadar donuyordum. Bütün uzuvlarım hissizleşmişti. Benim o anda, o hastane odasında yaşadığım hisse en yakın duygu, bir idam mahkûmunun infaz gününü öğrendiğinde hissettiği şey olabilir belki...”
Yukarıdaki paragraf 26 yaşındayken hayatını değiştiren kanser hastalığıyla tanışan, dokuz buçuk yıllık bir mücadelenin sonunda sağlığına kavuşan, 2010 yılında kurduğu ve halen başkanlığını yürüttüğü Kansersiz Yaşam Derneği’yle Türkiye’deki binlerce kanser hastasına destek olan, ‘180’ kitabının yazarı Dida Kaymaz’dan...
‘Kanser’ kelimesini duyunca “Allah korusun!” demekten başka şeyler de yapılması gerektiğini size öğreten, umut dolu ve yol gösterici bir kitap ‘180’... Hayat dersi derler ya öyle işte! Mutlaka okuyun...