Ekmek severim. Canan Karatay dahil kim ne derse desin yerim! Sadece ekmeği de değil, iyi bir kruvasanı balığın en çıtırına, bonfilenin en lokumuna tercih ederim. Geçenlerde arkadaşım aradı, “Neslihancığım bizim Ecem fırın açtı, şahane ekmekler yapıyor. Tadım yapıyoruz, gelir misin?” dedi. “Trüf soslu karides” deseydi oralı olmayabilirdim. Ama işin içine değişik ekmekler, tatlılar girince koştum hemen...
Ankara Divan Oteli’nin altında hizmete açılan ‘Ekşi Maya’ özellikle Fransa ve Belçika’da sık sık karşımıza çıkan ‘boulangerie’lerden. Ruhumuzun ekşi olduğu şu günlere çok iyi uyan bir ismi var ama adının tam zıttı çok tatlı bir yer… Mottoları: “Artizan ekmek & artizan kahve”
‘Artizan’ dedikleri elle, emekle üretim… Her şey kendilerine özel. Kahveleri bile
Sam Çeliköz tarafından onlara özel kavruluyormuş.
Beni de soktular fırına… Zaten açık mutfak… Her şey şeffaf… İşlerine bayılıyor buradakiler. Ekmeği yoğururken, yiyen herkese bereket getirmesini diliyorlar.
Pişmiş ekmeklerin her biri bir kilogramdan fazla. Taş değirmeden öğütülmüş tam buğday ya da çavdar unu, su, az miktarda kaya tuzu ve yıllanmış ekşi maya koyuyorlar. Yapım süresi 40 saatmiş… Yanlış okumadınız! Ekşi mayayı un ve su takviyesiyle düzenli olarak besliyorlarmış. Ekşi mayadaki bakteriler de vücudumuzun zorlanarak sindirdiği tahılı önceden
sindirip, bize yardımcı oluyormuş.
Bakterilere bak sen!
Sayın hocam, Ayşegül Çoruhlu “Probiyotik yutun” diye tutturuyorsunuz!
İşte probiyotik ekmek bunlar…
Katkı maddesi yok.
Önlüğü giydim ama elimi hiçbir şeye sürmedim. Soru sormak daha kolay…
Ecem Uyar, 1989 doğumlu, güzeller güzeli bir genç kadın. Tevfik Fikret Lisesi’nden sonra Bilkent’te İşletme okumuş. Bir denetleme şirketinde çalışırken de Mutfak Sanatları Akademisi’ni bitirmiş.
“Neden salatacı ya da İtalyan mutfağı değil, fırın?” dedim. “Ekmek en temel besin kaynağımız ama günümüzde ekşi mayadan endüstriyel mayaya geçiş iyi ekmeğe ulaşmamızı zorlaştırdı. Bunun için yola çıktık. Ayrıca fırından yeni çıkmış bir ekmeğin mutlulukla direkt bağı var” diye cevap verdi.
Ekşi Maya’da sadece ekmek yok tabii. Burası aynı zamanda bir kafe. Tartine olarak bildiğimiz ekmek üstü sıcak ve soğuk atıştırmalıklar, sandviçler, salatalar, kahvaltı seçenekleri, harika kruvasanlar ve tatlı çeşitleri de var.
Zincir dükkanlardan bazen sıkılıyoruz. Kendine ait dokusu olan mekan arıyoruz. Özellikle İstanbul dışındaki şehirlerde bu tür keyifli, kaliteli ve lezzetli yerlere çok ihtiyaç var. İçinde bulunduğumuz günlerde kaliteli karbonhidrata bağlanmak pek çoğumuza
iyi gelebilir...
‘KENDİNE DEĞER VER’ DEDİLER
Eskiden insan kendisini biraz övünce ayıplanırdı, şimdi durum değişti. Kendini ne kadar yukarda görürsen o noktaya ulaşıyorsun gibi bir düşünce var… Sözlerinle olmak istediğin kişiyi tanımlarsan, beyin gerçekle hayali ayıramayıp bir süre sonra seni o kişi haline getirmeye çalışıyormuş.
Valla kişisel gelişimcilerin yalancısıyım… Sürekli ‘kendini sev’, ‘kendini öp’, ‘kendini kokla’, ‘kendini kutsa’ halindeler…
Öğrendik biz de bir şeyler! Yani şimdi ayıptır söylemesi bu yazıyı yazarken de kek, kruvasan neler yedim neler…
Şimdi “Ben 34 bedene düştüm” diye sayıklasam saatlerce… Arkadaşlarımı arayıp haber versem, içten inansam… Yiyip içmeye devam ederek bir beden küçülür müyüm dersiniz?
