Cumartesi “Bizim evde sürekli bir yarış sesi olur”

“Bizim evde sürekli bir yarış sesi olur”

20.04.2013 - 02:30 | Son Güncellenme:

Formula 1 yarışlarını heyecan ve coşkuyla anlatarak yüksek hızlı araçların dünyasına renk katan Serhan Acar “Eşim de yarış hakemi, o da yarış izliyor. O yüzden bizim evde sürekli bir araba sesi var. Yarıştan anlayan birisi hayatımı çok kolaylaştırıyor”

“Bizim evde sürekli bir yarış sesi olur”

Formula 1 izleyenler Serhan Acar’ın sesini 9 yıldır yarışlarda duyuyor. Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu’nda genel sekreterliğinin yanı sıra Smart Spor kanalında Formula 1 yarışlarında spikerlik yapan Acar “Formula 1’i yerinde anlattığım için
9 yılda dünyanın etrafını dört kez dönecek kadar yol kat ettik” diyor.

Bu işe nasıl başladınız?

Otomobil sporları benim çocukluk yaşlarımdan bu yana hobim, tutkum. İTÜ Elektrik Mühendisliği’ni bitirdim. 99’da gönüllü yarış hakemi oldum. Eurosport’un Türkçe yayını açılınca orada yarış spikerliği yapmaya başladım. Bir sene sonra da CNN Türk’te Moto GP’yi anlattım. 2005’te Türkiye’ye Formula 1 gelince CNN Türk’ten bana Formula 1 anlatmak isteyip istemeyeceğimi sordular. Açıkçası bu iş en büyük hayallerimden biriydi. 2.5 yıl Cem Yılmaz’la yarışları anlattık. Daha sonra TRT ve Smart Spor olmak üzere 9 yıldır dilim döndüğünce Formula 1 anlatıyorum.

Haberin Devamı

“Hangi ülkedeyim?”

Formula 1 anlatımı için bütün yarışlara da gittiniz...

9 sene içerisinde dünyanın etrafını dört kez dönecek kadar yol kat etmişiz. 2009’da hesaplamıştık; Bir yılda 110 gün yurt dışındaydık, 140 bin kilometre uçtuk ve rötarlar hariç 235 saat havada kaldık. Neredeyse kanatlarımız çıktı.

Bu kadar çok seyahat etmenin zorluğu oluyor mu?

Formula 1’i yerinde takip etmek ve anlatmak çok zor.
Bir ülkeye gidip 4-5 gün kalıyorsunuz, tam adapte
olurken ayrılıyorsunuz. 3-4 gün Türkiye’de kaldıktan sonra geri dönüyorsunuz. İklim olarak büyük değişiklikler yaşıyorsunuz, 6 saate varan farklı saat dilimleri sizi yoruyor. Bütün sezonu takip ettiğiniz zaman uyandığınızda “hangi ülkedeyim ben şu an” diye sorduğunuz oluyor. Ama şimdi 6 aylık bir bebeğim var ve bütün yarışlara gitmiyorum.

Haberin Devamı

Formula 1’de kahramanınız kim?

Ayrton Senna. Bu işleri yapmamı sağlayan belki de onun sevgisi ve etkisidir. Bana hangi pilotu tuttuğum çok soruluyor. Benim için hepsi eşit ama Senna’nın yeri ayrı. O öldüğünde ağlamıştım.

Formula 1 anlatırken nelere dikkat ediyorsunuz?

Yayın araç üstü görüntüdeyse konuşmamaya çalışıyorum çünkü o motor sesi hem bana hem de seyirciye keyif veriyor. Hafta sonu toplam 4.5 saat yayınım var ama bunun için 20 saat çalışıp 150-200 sayfa döküman okuyorum. Takımlar telsiz konuşmalarında İngilizce konuşuyor, onları tercüme ediyorum. Ferrari takımı zaman zaman İtalyanca konuşuyor, o zaman da “İtalyanca’yı seneye öğreneceğim” diyerek espri yapıyorum.

Eşiniz işiniz hakkında ne düşünüyor?

4 buçuk senedir evliyim. Eşim Meryem yarış hakemi. Yarışta tanıştık. Eşim yarış hakemi olduğu için o da Formula 1 ve diğer otomobil yarışlarını çok takip ediyor. Hayata beraber aynı pencereden bakabiliyoruz.

Kadınlar genelde evde spor müsabakası izlenmesini sevmez. Sizde durum nasıl?

Bizim evde pek futbol izlenmiyor. Ben yokken de eşim yarış izliyor. O yüzden bizim evde sürekli bir araba sesi var. Ben de akşam
Nascar yakaladığım zaman beraber izliyoruz. Yarıştan anlayan birisi hayatımı çok kolaylaştırıyor.

Haberin Devamı

“Bir arabanın tur sesinden hangi pistte gittiğini çıkarabiliyordum”

“Ferrari takımı yüzünden İtalyanca öğreneceğim” diyorsunuz. Ciddi misiniz?

O kadar zamanım yok maalesef. Ferrari’de mühendis Andrea Stella’ya “Senin yüzünden İtalyanca öğreneceğim” demiştim. O da “Fena mı? Benim sayemde bir dil öğreneceksin” demişti.

İngilizce’yi nereden öğrendiniz?

Yarışlarda 15 yıldır çalıştığım için jargonu biliyorum. Obama’nın insan haklarıyla ilgili bir konuşmasını simultane çeviremem. Ama Obama Formula 1’le ilgili konuşsa çeviririm.

MP3 çalarınıza arabaların seslerini yüklemişsiniz...

Bu işe başlamadan önce yaptığım oldu. Bir arabanın tur sesinden hangi pistte gittiğini çıkarabiliyordum. Şu an yapmama gerek yok. Hafta sonu zaten HD yayınla dinliyorum.

“Bizim evde sürekli bir yarış sesi olur”

Acar’ın koleksiyonunda 1/18 ölçeğinde 200 modeli var.


"Kabuslarımdan biri çocuğumun iki model arabamı çarpıştırması”

Sizin bir de model otomobil koleksiyonunuz varmış...

97’den bu yana devam ettirdiğim bir hobi. 200’e yakın 1/18 ölçeğinde otomobilim var. Modellerimin çoğunluğu Formula 1 arabaları. 2004’te yarışan bütün otomobil serilerim var, 88’den bu yana bütün McLaren otomobillerim ve 94’ten
bu yana bütün Ferrari otomobillerim var. Yan yana koyduğunuzda arabanın nereden nereye geldiğini görebiliyorsunuz. Niki Lauda’nın 1975 yılında şampiyon olduğu Ferrari’yi 2.5-3 sene kovaladım ve bir yılbaşı gecesi elime geçtiğinde evde çocuklar gibi koşturmuştum.

Haberin Devamı

İleride çocuğunuz bu modellerle oynamak isterse?

Çocuğum kız olduğu için bu konuda bir miktar daha şanslıyım. Oynamak isterse ona verebileceğim birkaç modelim var. Bir arkadaşım 9 yaşında çocuğuna birkaç model verdi ve “Bak bunlar senin modellerin, bunlar da benim modellerim. Sen bunlarla oynayacaksın, ben de bunlarla oynayacağım” diyerek eğitti.
Tabii benim için kabus sahnelerinden birisi elinde iki model otomobili birbirine çarpıştıran bir çocuk. Melis 5 sene sonra “Ver bunu ben oynayacağım” derse ne yaparım bilmiyorum.