Cumartesi Lezzeti sanatla buluşturdu

Lezzeti sanatla buluşturdu

19.11.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:

Oyuncu Altan Gördüm, Etiler’de Sepya isimli modern bir meyhane açtı. Lezzetle sanatı bu mekanda buluşturmayı hedeflediğini söyleyen Gördüm, müşterilerin kapıdan içeri girdiklerinde 1950-1960’lara dönmelerini amaçlıyor

Lezzeti sanatla buluşturdu

Oyuncu Altan Gördüm, Etiler’de modern meyhane konseptinde bir mekan açtı: Sepya. Mekanda buluştuğumuz Gördüm’den öğreniyorum ki işletmecilik aile işleriymiş. Öyle ki İzmir’de ilk kez canlı Latin müziği yapan restoranı da 1995’te Gördüm açmış.

Haberin Devamı

“Damağım çok iyidir. Mekan sahibi arkadaşlarım ‘Sen gelince ter basıyor’ diyor. Yiyip, peyniri değiştirmişsiniz diyorum. ‘Nereden anladın?’ diye şaşırıyorlar. Kızım da öyledir” diyerek mutfakla ilişkisini açıklıyor ve burada özel bir şey yaratmak istediğini söylüyor: “1950-1960’ların meyhanesi gibi olsun dedik. İçeri giren eski, sararmış bir fotoğraftan içeri girmiş gibi olsun istedik. O yüzden ismini Sepya koyduk.”

Mekanın dekorasyonu da o dönemleri yansıtıyor ve duvarlarını da Gördüm’ün babasına ait 1960’lardan kalma sararmış fotoğraflar süslüyor.

Lezzeti sanatla buluşturdu

“İyi yemek yaparım”

Ege ve Antakya mutfağına özgü meze ve yemekler, mekanın biri İzmirli, diğeri Antakyalı olan iki aşçısının elinden çıkıyor. Sundukları 12 çeşit meze arasında vişneli zeytinyağlı yaprak sarması, enginarlı fava, humus, muhammara, Antakya yeşil zeytin salatası, kırmızı pancarlı bir meze olan pembe sultan, nar ekşili Antakya kısırı, yoğurtlu ve kerevizli bir meze olan sepya, tahinli köpoğlu gibi lezzetler var. İçli köfte, kavrulmuş Ege otları, fellah köftesi gibi en az iki çeşit ara sıcağın üzerine güveçte et veya tavuk kavurma ana yemek olarak geliyor. Izgara köfte, Antakya kağıt kebabı, karışık ızgara ya da vejetaryen köfte gibi seçenekleri de bulabiliyorsunuz. Tatlı olarak ise irmik tatlısı, helvası ve vişneli tahinli baklava veriliyor.
Sınırsız yerli içkiyi kapsayan fiks menünün fiyatı 150 lira. Gördüm “Enginarlı fava ve vişneli yaprak sarması çok beğeniliyor. Ben de fava ve tahinli köpoğlunu seviyorum. Bence içkili mekanlarda ölçüt iyi bir peynirdir. Ona dikkat ediyorum. Burada ağzıma içki koymuyorum, neredeyse yemek bile yemiyorum çalışıyorum diye, tiyatrodan kalma disiplin. Akademi 35.5 devam ediyor, bazen dersten çıkıp koştura koştura buraya geliyorum” diye anlatıyor. İyi yemek yaptığını ve denemeyi sevdiğini söyleyen oyuncu “Şu anda daha çok denetçiyim. Ama Adanalı olduğum için bazen mutfağa girdiğimde içli köfteye el atıyorum” diye ekliyor.

Haberin Devamı

Hedef kitlesini “Yeme-içmeyi, o kültürü bilen, tarz olarak da kulağımızdaki taş plak seslerini, Türk sanat müziğini seven kitle” diye tanımlayan Gördüm, “Her zaman geldiğinizde o yemekte aynı lezzeti alın, aynı kaliteyi görün istiyorum. Gelen insanın bir daha geliyor olması önemli bir ölçüt. Sadece cuma-cumartesi değil, hafta içinde de beklediğimiz müşteriye ulaşıyoruz.

Haberin Devamı

Açıldığımızdan bu yana 4-5 defa gelenler oldu” diyor. Mekanda masalara giderek sohbet ettiğini anlatan oyuncu şimdilik Akademi 35.5 ve Sepya’ya yoğunlaştığını söylüyor.

“Şarkıların hikayesini anlatıyorum”

Sepya’da her akşam 20.45 itibarıyla canlı müzik eşlik ediyor yemeklere. Konservatuarlı dört genç kanun ve kemanın aralarında olduğu enstrümanlarıyla sahneye çıkıyor. Repertuvarı Gördüm’le birlikte oluşturmuşlar. Zeki Müren, Müzeyyen Senar şarkılarından başlıyor, Rumeli türküleri ve sonlara doğru biraz daha güncelleşerek, istekleri de dikkate alarak ama belli bir tarz içerisinde devam ediyorlar. Gördüm “Çoğu zaman ben de sahne de alıyorum burada. Enstrümantal olarak çalmaya başlıyor arkadaşlar, şarkı ve şiirlerin hikayelerini anlatıyorum” diyor.