Gündem Deklanşörlerde ‘Oksijen’ izi

Deklanşörlerde ‘Oksijen’ izi

19.01.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:

56 yerli ve yabancı, usta ve genç fotoğrafçının çalışmalarının yer aldığı festivalde ayrıca sanatçı konuşmaları, portfolyo değerlendirmeleri, paneller, seminerler, slayt gösterileri, rehberli sergi turları, belgesel film gösterimleri ve atölyeler olacak

Deklanşörlerde ‘Oksijen’ izi

Zeytinburnu’nun uluslararası fotoğraf etkinliği Zeytinburnu Fotoğraf Festivali (ZFotoFest) bugün başlıyor. Türkiye Fotoğraf Vakfı ve Zeytinburnu Belediyesi’nin katkılarıyla birincisi yapılan festivalin teması ‘Oksijen’.

Haberin Devamı

Festivalin Onur Konuğu Fotomuhabiri Ara Güler, Onur Konuğu Ülke ise Çin Halk Cumhuriyeti. Fotoğrafa olan ilgisiyle de bilinen iş adamı Mustafa Koç’un çektiği fotoğraflar da festival kapsamında görülebilecek. Festivalin sanat koordinatörlüğünü Mesude Bülbül, küratörlüğünü Prof. Ozan Bilgiseren, sanat yönetmenliğini ise Murat Gür yapıyor. Fotoğrafseverler tüm etkinlikleri Zeytinburnu Kültür Merkezi’nde takip edebilir.

Fotoğraf dünyasının sayılı festivallerinden olmayı hedefleyen ZFotoFest in en büyük destekçisi kuşkusuz kendisi de fotoğrafçı olan Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın. Aydın ile İstanbul’un kara surlarında fotoğraf çekip festivale ve fotoğrafa dair konuştuk...

- Fotoğraf festivali yapma fikri nasıl ortaya çıktı?

Haberin Devamı

Zeytinburnu’nda böyle bir festival yapama fikrimiz çok öncede vardı, ancak koşullarımız uygun değildi. Günümüzde dijital teknolojiyle birlikte fotoğrafın önemi çok arttı. Artık herkes fotoğraf çekiyor, üretilen fotoğraflarda kalite sorunu var. Biz bu işi daha nitelikli yapılması için zemin oluşturmak istiyoruz.

- ZFotofest’te fotoğrafseverleri ne bekliyor?

Fotoğrafın anlatım gücünden yararlanarak, hava kirliliği ve küresel ısınmaya dikkat çekmek, bir farkındalık yaratmak istiyoruz. Temamızı ‘Oksijen’ olarak belirledik, herkesi ilgilendiren bir konu.

- İstanbul’un 40 Belediye başkanına sorsak, fotoğraf arşiviniz var mı diye, cevap ne olur?

Belediyenin arşivi başkanlarının portrelerinden ve açılış fotoğraflarından ibaret değil ki. O şehrin sokakları var, binaları var, hikâyeleri var ve maalesef bu konuda hiçbir belediyede ciddi bir çalışmanın olduğunu düşünmüyorum. Fotoğrafla ilgili bir başkan olarak biz bile başarmış değiliz, bu bir zihniyet meselesi, ilgili ve doğru kişileri bulamak lazım.

- Siz Zeytinburnu Belediyesi olarak ne yapıyorsunuz?

Deklanşörlerde ‘Oksijen’ izi

Zeytinburnu özelinde fotoğrafa ve fotoğrafçılara destek vermeye çalışıyoruz. Her yıl fotoğraf yarışması yapıyoruz, son yarışmamıza 50 şehirden 1000 fotoğrafçı yaklaşık 3 binin üzerinde fotoğrafla yarışmamıza katıldı.

Haberin Devamı

- Ödül için olabilir mi?

Olabilir, önümüzdeki yıl fotoğrafçılara yarışmaların dışında, Zeytinburnu konulu projeler yaptırmayı düşünüyoruz.

- Türkiye’de fotoğraf adına neler yapmak lazım?

Türkiye çok hızlı değişiyor, sistematik bir şekilde fotoğraflanması ve arşivlenmesi lazım. Fotoğrafla ilgili insanlar, tarihçiler, sosyologlar, mimarlar bir araya gelmeli. Bunun için fotoğrafla ilgili kurum ve kuruluşlara ihtiyaç var.

- Siz fotoğrafa nasıl başladınız?

Üniversite yıllarında başladım. İlk kişisel sergimi 2011 yılında Beyoğlu’nda açtım. İkinci kişisel sergimi ‘Ana Tanıklık’ı 3-27 Şubat tarihlerinde Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde açıyoruz.

- Fotoğrafın başkanlığınıza katkısı var mı?

Bana çok şeyler kattı. Fotoğraf sayesinde gezdiğiniz şehirde insanları, sokakları farklı gözle izliyorsunuz. Onlarla çok rahat iletişim kurup çok güzel bağlar oluşturuyorsunuz. Fotoğraf makinem arabamın arksında her daim hazır. Ben fotoğrafı aktif dinlenme aracı olarak kullanıyorum.

- Başkanlıktan sonrada deklanşör sesi ile yaşamaya devam edecek misiniz?

Haberin Devamı

Fotoğraftan kopmak, hayattan kopmak, insanlardan kopmak, mekânlarla olan ilişkiyi kesmek anlamına gelir; bu bana göre değil. Sağlığım olduğu sürece devam edeceğim.

- Fotoğraflarınız sizi yansıtıyor mu?

İlgi alanım, duygularım fotoğraflarımda belli olur. İnsan mekân ilişkisini yansıtmak hoşuma gidiyor, insanların duygularını, çevreyle olan iletişimini, yaşanmışlığın kendi üzerindeki izlerini, fotoğraflamayı seviyorum.