Dinçer Karaca

Dinçer Karaca

dincerkaraca@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Öncelikle ben başlamadan özetimi geçeyim…

1. Türkiye Hükümeti, Twitter’ı yasaklamak istemedi sadece kendince cezalandırdı ve aslında yasaklamak da işine gelmiyor.

2. Hiçbir site veya web bazlı uygulama, teknik olarak yasaklanamaz.

Şimdi biraz eskilere dönelim, Gezi olaylarının olduğu zamanlara gidelim. Türkiye asıl olarak Twitter ve sosyal medyanın gücünü “Gezi Olayları” sırasında görmüş, binlerce insan paylaşılan fotoğraflarla kendini dışarıda bir kavganın içinde bulmuştu. Tabi ki doğru olanlar da vardı ama gerçek şuydu ki, doğrulanamayan bir kaynaktan binlerce bilgi halkın cebine akıyordu. Her iki taraf da birbirini tabiri caizse “gazlamak” için yalan yanlış Twitter’dan bilgi pompalıyordu.

Haberin Devamı

Tabi ki önce izlenme yoluna gidildi. Twitter hesaplarından dolayı birkaç kişi gözaltına alındı. Bu durumda savunma avukatlarının en büyük dayanağı, atılan içeriklerin kaynağının kanıtlanmasının mümkün olmaması oldu. Bu sebeple gözaltına alınan herkes, tek bir ağızdan “bunu ben yazmadım, hesabın kime ait olduğunu bilmiyorum” dedi. Haklı olabilirlerdi. Onların yazmamış olma olasılığı da vardı. Bunun doğru veya yanlış olduğunu kanıtlayacak tek bir kurum vardı ki o da Twitter’ın ta kendisi idi. Çünkü her bir hesabın kime ait olduğunu gösteren log’lar hatta kullanıcı IP kayıtları Twitter’da mevcuttu.

Twitter bu bilgileri paylaştı mı? Hayır… Bu zamana kadar Türk Hükümeti konu ile ilgili aldığı mahkeme kararları dâhil birçok belgeyi Twitter’a ulaştırdı ama bırakın olumsuz olmasını, cevap bile alamadılar, muhatap bulamadılar. Bulamadılar çünkü Twitter baştan beri “Gezi’cileri” destekliyor ve kimseyi “ele vermek” istemiyordu. Çok açıklamasalar da duyulan ve bilinen, Twitter’ın kendilerine göre antidemokratik yönetilen bir ülke yönetimine bu bilgileri vermenin iktidarın eline koz vermek olacağı ve demokrasinin daha da yok olacağı düşüncesiydi. Türkiye’ye dış basından bakıldığında böyle düşünmeleri çok da yanlış sayılmazdı. Ancak Twitter’ın bu stratejisinin altında gerçekte (!) ne yatıyor(du) şimdi bu konuya girmek yanlış olur ama öncelikle bu stratejisinden de vazgeçeceğini zannetmiyorum. Bu konuyu ayrıca başka bir yazıda işlemek daha doğru…

Haberin Devamı

Paylaşmayan sadece Twitter!

Çünkü aynı dönemde, yani Gezi olayları sırasında Türk Hükümeti sadece Twitter’a gitmedi. Diğer bildiğimiz sosyal paylaşım ağlarıyla da görüştü ve onlardan cevap aldı. Sadece Twitter Türk Hükümeti’ni tanımaktan daha doğrusu konuşmaktan kaçındı.

Peki Türk Hükümeti isteklerinde haklı mıydı? Yoksa kendince “özgürlük mücadelesi”ni savunan Twitter mıydı haklı olan?

Olaya 2 açıdan bakalım. İlki şu; siz televizyon, gazete, dergi veya hatta halka açık herhangi bir yerde bir başkasını aşağılayıcı, küçük düşürücü, rencide edici bir şey söylediğinizde, küfür ettiğinizde, bu Türk Kanunları’na göre suç mu? Suç… Cezası var mı? Var. Peki şu anda küfürün bini bin para nerede Twitter’da… Niye? Çünkü orada kanun yok, dolayısıyla suç ve ceza da… İsteyen istediğini yazar (bu kısmı güzel) ama bununla da kalmaz istediği kadar aşağılar, küfür eder, çamur atar, küçük düşürür. Bu bir…

Haberin Devamı

İkinci açı, peki Twitter, bu log ve kullanıcı IP’si paylaşımını veya paylaşmamayı bütün devletlere karşı mı yapıyor?

Yani bu şirket stratejisi mi?

Hayır.

Amerika hatta Amerika dışında İngiltere ve AB ülkeleri, herhangi bir mahkeme kararında Twitter’dan istediği bütün bilgileri alıyor.

Yani Türkiye’ye bir tavır söz konusu…

Bu durumda Twitter, ya şirket politikasını herkese eşit şartlarda uygulamalı veya Türkiye ve dünya basınına dönüp “biz Türkiye’ye çifte standart uyguluyoruz sebebi de budur” diyebilmeli…

Şimdi işin diğer başka bir noktası, Twitter’ın kapalı olması en çok hükümeti öyle göstermeseler de, aslında Twitter hatta Facebook ve diğer sosyal paylaşım siteleri, kimin kim ve ne tarafta olduğunu görmenin, bazılarına göre “fişleme”nin en kolay yolu… Yani aslında Twitter’ı kapatarak hükümet kanadı kendi bilgi akışını kesmiş oluyor ki, merak etmeyin tahminim çok yakında bundan vazgeçecek ve açma yoluna bakacaktır diye düşünüyorum.

Son olarak en başta söylediğim, Twitter kapatılabilinir mi? Teknik olarak interneti ve/veya elektriği tüm ülkede kesmediğiniz sürece HAYIR. Ama burada da VPN (Virtual Private Network – Sanal Özel Ağ) gibi insana iştahlı gelen öyle konular var ki, bunlar aslında daha büyük tuzak olabilirler. (Bunun hakkında hazırladığımız videoyu bugün Milliyet.TV/teknoloji sayfasından takip edebilirsiniz).

Yani sonuç, kulağıma da gelenler doğruysa (ki onları da ayrıca paylaşırım), seçimden sonra internet camiasında acayip hareketli günler bizi bekliyor, şimdiden hazır olun.

Dinçer KARACA / San Francisco