Ediz Sırapınar

Ediz Sırapınar

ediz.sirapinar@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Diego’nun 67. dakikada gördüğü en hafif tabirle saçma ve sorumsuz kırmızı karta kadar “bıkmadan oynayan” ile “usanmadan savunan” arasındaki bir mücadele izliyorduk.

Fenerbahçe güvenli bir şekilde Celtic yarı sahasına yerleşiyor, hem dengeli, hem de etkili bir şekilde hücum aksiyonları sergiliyordu. İlk yarının özetine bakarsak; baskılı ve istekli oynadılar, hep tehlike çizgisinde dolaştılar. Her zamanki gibi kanatları iyi kullanırken, Mehmet Topal ve Souza’yı da göbekten ceza sahasına sokarak, çoğalmayı başardılar. Hatta Markovic’in golüne kadar en ciddi pozisyonları iki ön libero ile bulmaları, işlerin tam da planlandığı gibi “tıkır tıkır” yürüdüğünü gösteriyordu. Rakibi karşılamada da ciddi bir sıkıntı yoktu. Tek bir açık verdiler, o da Ba-Alves uyumsuzluğundan kaynaklanan bir uyuyakalmaydı. Allah’tan Nadir Çiftçi ağır davrandı...

Haberin Devamı

Fenerbahçe adına ilk yarının en pasif, en etkisiz, en sırıtan ismi Diego’ydu. İstekli oyununa rağmen yine çok fazla top ezdi, yine birçok atağın olgunlaşmasının önündeki en büyük engelledi. Ve o Diego az kalsın bir çuval inciri berbat ediyordu. Rakibin yavaş yavaş havlu atmaya hazırlık yaptığı bir anda hakemin gözü önünde attığı tekme ile Celtic’i ayağa kaldırdı, herkesin huzurunu kaçırdı. Neyse ki arkadaşları maçın sonunu beraberlik de olsa kazasız-belasız getirdi de istemeyen adam olmaktan son anda sıyırdı...

Vitor Pereira’ya akıl-sır erdirmek imkansız... Ozan Tufan’a neden böyle sırtını döndüğünü hâlâ anlayamadık. İş Avrupa maçına geldiğinde tereddütsüz Volkan-Fabiano değişikliğine gitmekten çekinmezken, Diego’yu ya da Souza’yı dinlendirmeyi nedense hiç düşünmüyor... Adalet anlayışını sürekli sorgulatıyor... Ozan hem Souza’nın, hem de Diego’nun yerinde bal gibi oynar. Hatta eksiği yok, fazlası var... Diego’nun atılmasından sonra Ozan’ı almak için 82. dakikaya kadar beklemek bile önyargının ta kendisi...

Bakarsınız “bir musibet bin nasihatten evla gelir” Pereira da bir “otokritik” yapar... Üç kulvarda herkesten yararlanması gerektiğini, özellikle bazı isimleri kokmaya, çürümeye bırakmaması gerektiğini anlar...

Haberin Devamı

Özel bir paragraf ise Gökhan Gönül’e... Tek kelime ile Fenerbahçe’nin saha içindeki gerçek lideri... Hırsıyla, aklıyla, coşkusuyla alkışı fazlasıyla hak ediyor...