Baskın, akıllı ve kontrollü bir kırkbeş dakikanın ardından dağınık, temposuz, durağan başka bir kırkbeş dakikaya tanık olduk Kadıköy’de... Fenerbahçe, kendi doğruları ile Alanyaspor’u önce sahadan sildi... Sonra da kendi (kadro) yanlışlarıyla rakibini oyuna ortak etti.
Ön libero sıkıntısını Isla ile çözmeyi deneyen, sakatlıktan yeni çıkan Mehmet Topal’ı riske etmeyen Erwin Koeman’ın tercihi Şilili oyuncunun ilk yarıdaki performansına baktığımızda kesinlikle doğruydu... Isla’nın çok da yabancısı olmadığı bu bölgedeki futbolu kusursuzdu... Fenerbahçe ilk düdükle birlikte kendinden emin, sağlam, etkili ve egemen bir oyun anlayışı ile adeta gösteri yaptı. Her bakımdan alkışı hak edecek bir gösteriydi bu...
Son günlerin flaş ismi Valbuena sazı yine eline almıştı... Her topu olumlu kullandı... Pasları, çalımları, hırsı birinci sınıftı... Sahada fark yaratan tek adamdı... Ayew’in attığı ilk golün mimarlarından biri olurken, ikinci gol öncesi yaptığı ortada Frey’e sadece dokunmak kalmıştı...
Frey demişken... Isla ve Valbuena’dan sonra Fenerbahçe’de en olumlu işlere imza atan diğer adamdı... Rakip kovaladı, pres yaptı, arkadaşlarının açıklarını kapadı, ne kadar enerjisi varsa hepsini harcadı... Kalitesi Fenerbahçe ayarında olmasa da giydiği formaya gösterdiği saygı, ortaya koyduğu emek kesinlikle takdirle karşılanmalı...
İkinci yarıda işler bir anda tersine döndü... Nedeni basitti... Şener’in sakatlanmasıyla Isla sağ beke, oyuna giren İsmail Köybaşı ön liberoya geldi... Koeman yorgunluk belirtileri gösteren Valbeuna’yı ortaya çekip, Frey’i Hasan Ali’ye yardıma gönderince Fenerbahçe’nin saha içi şablonu tamamen arazıya uğradı... İlk yarıda topu çıkarmakta zorluk çeken Alanyaspor stoperleri ellerini kollarını sallaya sallaya rakip yarı alana çıkarken, orta saha tamamen konuk takımın eline geçmişti... İki pas yapmakta zorlanan, topun kontrolünü Alanyaspor’a kaptıran Fenerbahçe’nin imdadına tam da bu sırada kaleci Harun yetişti... İki kritik kurtarışla muhtemel bir krizi başlamadan bitirdi... Koeman baktı ki işler karışıyor, önce Valbuena- Benzia, ardından Slimani-Mehmet Topal değişikleri ile kendi hatalarını tamir etmeye çalıştı... Bunda da başarı sağladı...
Fenerbahçe dün gece bir yandan kendi büyüklüğünü gösterirken bir yandan da zaaflarıyla, yanlışlarıyla bir kez daha yüzleşti. Örneğin hala etkili, güçlü, agresif, devamlılığı olan bir orta sahaya sahip değiller... Benzia, Slimani gibi isimlerden hala beklenen verimi alamıyorlar... Ayew bir var, bir yok...
Teknik adam meselesine gelirsek... Seyircinin üst üste alınan iyi sonuçların ardından bağrına bastığı Erwin Koeman için yorumda bulunmak için henüz erken... Şu ana kadar doğruları, yanlışlarından daha ağır basan Hollandalı hoca için asıl test niteliği taşıyan maçlar Trabzonspor ile Kasımpaşa sınavları olacaktır... Bekleyip, göreceğiz...
