Ege Spora, virüs çelmesi

Spora, virüs çelmesi

20.03.2020 - 00:00 | Son Güncellenme:

Dokuz Eylül Üniversitesi, Spor Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Tuğbay İnan Milliyet Ege’nin konuğu oldu

Spora, virüs çelmesi

Koronavirüs Türk sporunu nasıl etkiledi? 

Salgından spor pazar payı ne kadar etkilenir?

Kulüpler bu dalgadan boğulmadan çıkar mı?

Futbol ekonomisi üzerine çalışmaları ile bilinen Dokuz Eylül Üniversitesi Öğretim üyesi Doç. Dr. Tuğbay İnan, Milliyet Ege Spor Müdürü Mehmet Demirtaş ve yazarımız Fatih Tanfer’in sorularını yanıtladı. Koronavirüs salgınının futbol ekonomisi üzerindeki etkilerinden bahseden İnan, “Salgın, birçok endüstriyi etkilediği gibi spor endüstrisini de derinden etkilemeye başladı. Yaraların kapanması ise biraz zaman alacak gibi duruyor” dedi.

Haberin Devamı

Salgının, futbol ekonomisine ne gibi somut etkileri olacaktır?

Yaklaşık iki haftadır Avrupa’daki çeşitli müsabakalar ya ertelendi ya da seyircisiz oynandı. Hükümetler, İtalya’dan Japonya’ya, oradan ABD’ye kadar spor organizasyonlarında, ölümcül koronavirüsün sporcular ve taraftarlar arasında yayılmasını kontrol etmek için sert önlemler alıyor. Benzer durum Türkiye’de de uygulanıyor. Özellikle TFF, aldığı karar ile maçları seyircisiz oynatmaya başladı. Bu durum, en çok spor kulüplerini etkileyecek gibi duruyor. Futbol özelinde konuşursak, kulüplerin üç temel gelir kalemi mevcut; yayın hakkı gelirleri, ticari gelirler ve maç günü gelirleri. On binlerce seyircinin bulunduğu stadyumlarda ya da spor alanlarında virüsün yayılması daha fazla olur. Bu kişilerin daha sonra evlerine gittiğinde veya toplu taşıma aracı kullandığında zincirleme olarak virüsün etki edebileceği kişi sayısı daha da artacaktır. Türkiye Futbol Federasyonu’nun aldığı seyircisiz oynama kararı çok yerindedir.

Tabi bu arada, kulüpler maç günü elde ettikleri gelirleri bir anlamda kaybettiler. Örneğin NBA, maç bilet fiyatları tarihinde görülmemiş bir düşüş yaşıyor. Takımlardan bazıları % 30 indirim yaptığı halde bilet satışları istenilen boyutta değil. Kulüplerin ticari gelirleri, çok çeşitli sponsorluk anlaşmaları, reklam anlaşmaları var. Lisanslı ürün satışları hızlı şekilde gerileyecektir. İzlenmeyen maçlara şirketler ne sponsor olur ne de reklam verir. İşin en kötüsü ise yayın gelirleri. İleride maçların oynanması ertelenir ya da tamamen durursa, işte o zaman kulüpler açısından sıkıntılar artabilir.

Sporda koronavirüs toplantısı başladı. Gençlik ve Spor Bakan Dr. Mehmet Muharrem Kasapoğlu ile TFF, TBF, TVF ve Kulüpler Birliği Vakfı Başkanı buluştu. Sizce, Türkiye’de liglerin askıya alınması ve maçların durması halinde durum ne olur?

Kulüpler, yayın hakkından ciddi gelir elde ediyor. Yayınlanmayan maçların ücretini yayıncı kuruluş kulüplere ödeyemez. O zaman kulüpler sporcusuna, teknik heyetine, idari kadroya nasıl ödeme yapacak, maaşlarını nasıl verecek? Tesis giderleri gibi genel giderler var. Kulüpler, tüm giderlerini bir şekilde finansa edebilmeli. Gelir yoksa giderleri nasıl karşılayacaklar? Aslında yıllardır, “Kasanıza girmeyen parayı önceden harcamayın” diye söylüyorduk. Bunu uygulamayan ve sıkı mali disipline uymayan birçok kulüp mevcut. Özellikle transfer döneminde ciddi paralar harcıyorlar. Aynı durum, yayıncı kuruluşlar için de geçerli. Maçları yayınlayamazlarsa reklam ve üyelik satışları duracaktır. Haliyle de geliri olmayan bir kuruluş, ödemelerini yapamayacaktır.

UEFA, tüm turnuvaları erteledi. Ertelemenin kulüplere mali zararı nedir?

1996-1997 sezonunda Avrupa’da en fazla gelir elde eden 20 futbol kulübünün geliri 1.2 milyar euro iken, 2019’da kulüplerin bu geliri 9.3 milyar euro’ya çıktı. Barcelona Futbol Para Ligi, tarihinde 800 milyon euro gelir barajını aşan ilk takım oldu. Maçlarını ortalama 74.000 kişi önünde oynuyordu.

Şimdi, tüm bu gelirden mahrum kalacak. Aynı durum, Türkiye Futbol Ligi için de geçerli. Türkiye Süper Ligi’nde ortalama seyirci sayısının 12.000 olduğu düşünüldüğünde, kulüplerimiz bu gelirlerini tamamen kaybetmiş olacaktır.

UEFA, EURO 2020’yi erteleyerek bilet ücretlerini iade edeceğini duyurdu. Bu konu hakkındaki düşünceleriniz nelerdir?

UEFA, almış olduğu bir kararla COVİD-19’dan dolayı EURO 2020’yi 11 Haziran-11 Temmuz 2021 yılına ertelediğini tüm dünyaya ilan etti. Bunun da ekonomik açıdan bazı sıkıntılar oluşturacağı belli oldu. Resmî internet sitesinden yapmış olduğu bir duyuru ile daha önce EURO 2020 için satmış olduğu biletlerin iadesini gerçekleştirebileceğini, bir ay içericisinde bununla ilgili yeni bir duyuru yapacağını açıkladı.

Buna benzer birçok kupa ertelenme aşamasında ya da ertelendi. 2018 Dünya Kupası’na yaptığı ev sahipliğinin ardından futbolseverin ve turistlerin de ilgisini çekmeye başlayan Rusya Premier Ligi, 2017-2018 sezonunda 13.956 olan seyirci ortalamasını, 2018-2019 sezonunda %20’lik artışla 16.801’e yükselterek Avrupa ligleri arasında seyirci ortalamasını en fazla artıran futbol ligi olmuştu.

Haberin Devamı

Ancak günümüzde meydana gelen salgın yüzünden futbolseverler, maçları daha az takip etmeye başlayacaktır. Salgın önlenene kadar dünya genelinde futbol liglerine olan ilginin azalacağı kanaatindeyim.

Spor dünyasında salgının zararlarını hafifletmek adına ne gibi önlemler almak gerekiyor?

Haberin Devamı

Şu an için salgını yavaşlatmak, yayılmasını engellemek adına taraftarların birbirine olan temasını ve yakınlaşmasını en aza indirmek, ilk etapta etkili bir çözüm gibi duruyor. Türkiye Cumhuriyeti olarak, birçok ülkeden daha hızlı davrandık. Spor müsabakalarının seyircisiz oynanmasına karar verdik. Bu da yerinde bir karar oldu. Bunun spor ekonomisi açısından bir yansıması elbette olacaktır. Ancak insan sağlığı her şeyden çok daha önemli.

Durum çok iyi analiz edilmeli. Avrupa’da yavaş yavaş sigorta şirketleri devreye girmeye başladı. Kulüplerin zararlarını en aza indirmek için şimdiden önlem almaya başladılar. Kulüplerin borçlarını yeniden yapılandırmak için görüşmeler yaptıklarını duyuyoruz. Bu açıdan düşünüldüğünde, hükümetlerin, devletlerin ve karar vericilerin yükümlülüğü çok büyük.

Diğer yandan, üniversitelere ve akademisyenlere de çok iş düşüyor. Biz, Dokuz Eylül Üniversitesi olarak köklü bir geçmişe ve bilgi birikimine sahibiz. İhtiyaçları halinde ilgili kurumlara futbol ekonomisi konusunda detaylı analizleri barındıran bir rapor hazırlayıp sunmaya hazırız.

Küresel spor pazarı krizden küçülerek çıkacaktır

Haberin Devamı


İlk olarak aralık ayında Çin’in Vuhan kentinde görülen ve 3-4 ay gibi kısa bir sürede 130’dan fazla ülkeye yayılan Covid-19 salgını, mart ayında Türkiye’de de tespit edildi. Şu an itibariyle dünyada Covid-19 salgını bulaşan insan sayısı 215 bin civarındadır. Dünyadaki uluslararası, ulusal ve yerel tüm lig ve müsabakalar erteleniyor ya da iptal ediliyor. Bu hususta kuşkusuz ki spor pazarı da ekonomik olarak olumsuz etkilenecek. Küresel salgının yol açacağı zararları henüz ölçemiyoruz. Nasıl bir tablo ortaya çıkacak, bu krizden ülkelerin sporları nasıl etkilenecek bilemiyoruz. Zaten ekonomik açıdan zor durumda olan Türk spor kulüpleri bu dalgadan boğulmadan çıkabilecek mi, tahminde bulunamıyoruz. Ama şunu söyleyebiliyoruz; 2022’de 1.3 trilyon dolara kadar çıkabileceği öngörülen küresel spor pazarı bu rakamlara artık bu süre zarfında ulaşamayacaktır. Küresel spor pazarı bu krizden küçülerek çıkacaktır. E-Spor ise daha ön plana çıkacaktır.

‘E-Spor ciddi anlamda büyür’

Ancak böyle krizler her zaman beraberinde farklı fırsatları da getirecektir. Örneğin son yıllarda ciddi bir atılım içerisinde olan E-Spor pazarı sınırlarını genişletecek ve pazar payını ciddi anlamda büyütecektir. Elektronik Sporlar’ın ilk turnuvası 1994 yılında 40 kişi ile yapıldı. Şu anda turnuvalara yıllık olarak yüz binlerce kişi katılıyor. 2019 yılında 1 milyar euro olan gelirler, 2020 yılı sonu itibari ile 4 milyar euroyu aşacaktır.