Gündem ‘Er Ahmet’in sesi ateşi kesiyordu’

‘Er Ahmet’in sesi ateşi kesiyordu’

24.04.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:

Atatürk’ün yaveri Cevat Abbas’ın tüm anılarını torunu Turgut Güler derleyerek kitaplaştırdı. Kitapta, bomba yağdıran 11 uçak karşısında Mustafa Kemal’in tutumu, er Ahmet’in gazelleriyle esir değişimi ve Atatürk’ün cephe gerisinde banyo yapan Alman komutana verdiği ceza yer alıyor

‘Er Ahmet’in sesi ateşi kesiyordu’

Avustralya ve Yeni Zelanda’yı ulus bilincine eriştiren Çanakkale Kara Savaşları’nın 103. yılında binlerce Anzak genci yine Gelibolu Yarımadası’na geldi. Anzaklarla Türk askerlerin savaştan dostluğa uzanan öyküsünü en iyi anlatan kaynaklardan biri de Atatürk’ün yaveri Cevat Abbas anıları. Torunu Turgut Güler’in derlediği anılar İş Bankası Kültür Yayınları’ndan çıktı. İşte Atatürk’ün yaverinin gözünden Anafartalar cephesinde yaşananlar:

Haberin Devamı

“Kumandanımın (Atatürk) oturmamı emrettiği yerde oturuyordum. Tepemizde dönüp dolaşan 11 tayyarenin ara sıra üzerimize bıraktığı bombaların gadrine uğramayışımızın sebeplerini zihnen araştırmakla meşguldüm. Ölüm yağdıran bu hava kartallarının zulmünden kurtulmak için kumandanım hiçbir tedbir almaya lüzum görmüyordu. Esasen mesele, gülleden, bombadan, mitralyözden sakınmak değil. Düşman üzerine atılan bir avuç Türk ordusunun başarısını temin etmek ve memleketi büyük bir badireden kurtarmaktı. Bereket versin o zaman bugünkü kadar hava tabiye ve atışları olgunlaşmamış olduğundan bu hava silahı bizi vazifemizden hariç bırakmıyordu. Ecelimizin henüz gelmediği anlaşılıyordu. Cephenin faaliyetinden gözünü çeviremeyen Atatürk, bir el işaretiyle göklerden başımı uzaklaştırdı. Gözlerimi cepheye çevirdim.

Haberin Devamı

Er Ahmet’ten türkü

Kasımpaşalı Küçük Kara Ahmet namında erimiz, taburunun ağırlığında hizmet veriyordu. Doğuştan güzel sesi, tınılı olduğu kadar büyüleyiciydi. Yanlış kelimelerle bellediği şarkı ve gazelleri bile düşman kıtalarının ateşlerini kesmeye kâfi geliyordu. İşte bu sesle, iki taraf muhasımlarının beyaz bayraklı, gözleri bağlanmış delegelerine gerek gösterilmeden külfetsizce her gün bir defa yapılıyordu. Ahmet’in sesi ile iki taraf muharebelerine ara veriyor, mütarekenin devamı Ahmet’in gırtlağının kuvvetine kalıyordu.

Alman subaya ceza

Kavak ve Kabanca tepelerinin yamaçlarını takip eden yol civarında 11. Fırka karargâhının ikinci kademesinden geçilirken fırka kumandamı kaymakam (binbaşı) Bay Vilmer’in banyo yapmakta olduğunu haber alan kumandanım bir an durakladı. Anafartalar Grubu’nun dolayısıyla 3. ordunun vaziyetini büyük tehlikeye düşürecek şekilde, 5-6 km geride banyo yapması kumandanımı kızdırmış ve yasal yetkilerini kullanma fırsatı vermişti. Bay Vilmer’in kendisini takip etmesi emrini verdikten sonra yoluna devam etti. Bay Vilmer’i, vazife ve vaziyetle ilgisizliğini derin anlamlarını yüzüne her adımda çarparak beraberinde getirmişti. Kumandanımın Vilmer’e verdiği son emre şahit oldum. ‘Karargâhınızı buraya kuracaksınız… Vilmer’e cesaretsizlikle itham eden acı uyarının gösterdiği yer düşman ateşlerinin en yoğun olduğu alay karargâhının yeriydi.

Haberin Devamı

Mustafa Kemal’in doğru kararı

Çıkarmayı Milliyet’e değerlendiren Üsküdar Üniversitesi Tarih Bölümü öğretim üyesi Dr. Hadiye Yılmaz Odabaşı şöyle dedi: “Anzakları 9. Fırka komutanı Halil Sami ile 19. Fırka komutanı Mustafa Kemal karşıladı. Mustafa Kemal, Bigalı’da yedek kuvvet olmasına rağmen hareket emri beklemeden 57. Alayla birlikte Arıburnu’na gelmişti. Yarbay rütbesindeki Mustafa Kemal Bey’in aldığı bu karar çıkarmanın ilk günü Anzakları durdurdu. Bu başarısı üzerine Mustafa Kemal, Arıburnu Kuvvetler Kumandanlığı’na getirilirken 1 Haziran’da albay oldu. Askeri başarısıyla 8 Ağustos’ta Anafartalar Grup Kumandanlığı’na getirilen Mustafa Kemal, 9 Ağustos’ta Anafartalar’da İtilaf kuvvetlerini püskürttü, 10 Ağustos taarruzunda Conkbayırı’nı geri aldı.”

Yazarlar