Ercan Güven

Ercan Güven

eguven@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Al Fenerbahçe’yi vur Galatasaray’a!.. İkiz gibiler. Borç onlarda, başarısızlık onlarda, hoca sorunu, futbolcu problemi, yönetim hatası, taraftar küskünlüğü, hep aynı.
UEFA’da bile yan yana sorguya çekilip, beraber ceza alıyorlar.
Ama bir farkları var:
Yöneticileri...
Biri iyi diğeri kötü demek istemiyorum. Sportif yönden yok birbirlerinden farkı. Sadece konu “hatadan ders çıkarmaya” gelince Galatasaray şanslı.
En azından kucaklaşmaya hazır bir başkanı var.
Kucaklaşmak gerektiğini bilen bir başkan...
Bakın 17 yıl önce kazandığı UEFA Kupası tarihi 17 Mayıs’ı “Galatasaray Bayramı” icat edip Galatasaray’ın insan gücünü hoş ve nostaljik bahane etrafında toplayarak kenetlenme adımı atabiliyor Sayın Dursun Özbek. Her açıklamasında yapıcı ve birleştirici olmaya özen gösteriyor. Özür diliyor, itiraf ediyor, ders aldığını ifade ediyor.
Neden?..
Çünkü bir kulübün sportif grafiği iner çıkar. Çıktığında sorun yok; zaten herkes sarılır kulübüne. Ama indiğinde küsmek daha kolay hale gelir. İşte bu sırada herkesi biraz hoş tutmak ve kulüple bağlarını sağlamlaştırmaktır Başkan’ın görevi.
Başkan dediğin diktatör, kulüp dediğin pasaportuna el konulmuş muz cumhuriyeti değil ki, hot zot ile gitsin iş. Herkes gönüllü.
Peki, grafiğin dibe vurduğu şu süreçte Fenerbahçe başkanı ve arkadaşları ne yapıyor ?..
“Hiçbir şey” diyebilsek keşke.
Taraftar ve camiadaki aleni kopuşlar için “hiçbir şeye” Fenerbahçe’nin kronik derdi “gerilim” ekleyip, korku kaynaklı saygı ile atlatmaya çalışıyor badireyi.
Başkan’dan tokat... Yardımcısından küfür.
Burada Sayın Aziz Yıldırım ve çevresindekilerin vahim ötesi “yanlış değerlendirmesinden” söz etmek lazım:
Sanılıyor ki, 3 Temmuz sürecindeki “büyük Fenerbahçeli dayanışması”Fetö denilen bir düşmana karşı ortaya çıkmış ve tarihimizdeki en önemli sportif kenetlenme haline gelmişti...
Sadece bir kısmı doğru...
Yanlış olan, o düşmanın kendisi düşman olmaya niyet etmişti. Saldırı ondan gelmişti... Ve daha önemlisi hem başkan hem de yanındakiler “haklıydı”.
Kendiniz gerilim ve düşman yaratarak aynı arka çıkmayı ve kenetlenmeyi bekleyemezsiniz Fenerbahçeliden.
Futbolun parametreleri sayısız.
Başarı için onlarcasının denk gelmesi gerekir.
Ama bir camiada sevgi, huzur, empati olmadan gelen başarı görülmemiştir.
“İkizlerin” davranış şekilleri aynen devam ettiğinde, göreceksiniz Galatasaray Fenerbahçe’den çok daha çabuk toparlanacaktır.
Umalım ki, Fenerbahçe’yi yönetenler bu kez Galatasaray’ı yönetenlerden örnek alırlar.
O kadar zor olmasa gerek!.. Aynı hocalarla çalışabiliyorlar, birbirlerinden futbolcu alabiliyorlar, statta, tesiste kopya çekebiliyorlar, arsada vergi indiriminde “ben de isterim ben de” diye sıraya girebiliyorlar.
Yapıcı bir davranışı kopyalamak neden sorun olsun?