Eski emniyet müdürüne ağırlaştırılmış müebbet cezası

İstanbul 22. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu sanıklar eski Emniyet Müdürü Zafer Kuloğlu, eski Başkomiser Halil İbrahim Alan ve tutuksuz sanık eski polis Erdoğan İkiz ile avukatları katıldı.

Sanıkların avukatları esas hakkında savunma yaparken, sanıklar son sözlerinde beraatlerini talep etti.

Mahkeme heyeti, tutuklu sanık eski Başakşehir İlçe Emniyet Müdür Yardımcısı Zafer Kuloğlu'nu "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı. Sanık Halil İbrahim Alan'ı da aynı suçtan ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptıran heyet, sanığın hal ve tavırlarını dikkate alarak cezasını müebbete çevirdi.

Heyet, sanıklar hakkında ''TBMM'yi ortadan kaldırmaya teşebbüs etme'' ve ''Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs etme'' suçlarından dava açılmış olsa da bu suçların ''anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs'' suçundaki hukuki değer ile aynı olduğunu belirterek, bu suçlardan ceza vermedi.

Sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar veren mahkeme heyeti, tutuksuz sanık Erdoğan İkiz'in suç işlediğinin sabit olmadığından beraatine hükmetti.

Davanın geçmişi

İstanbul'da FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin üçer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle 29 polisin yargılandığı İstanbul 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada sanıklar eski emniyet müdürü Zafer Kuloğlu, eski Başkomiser Halil İbrahim Alan ve tutuksuz sanık eski polis Erdoğan İkiz'in dava dosyası ayrılmıştı.

İddianamede, sanıklardan Kuloğlu'nun darbe girişimi sırasında emrindeki polislere darbeci askerlerle çatışmama emri verdiği ve üstlerinden gelen emirleri altlarına iletmediği belirtilmişti.

Sanık Kuloğlu'nun ayrıca darbe girişimi sırasında tankın içinden çıkan eski Emniyet Müdürü Mithat Aynacı ile birlikte hareket ettiği ve o gece 3 kez telefon ile görüştüğü belirtilerek, sanığın özel aracıyla Bahçeşehir'den Fatih'e kadar geldiği ancak Aynacı'nın yakalanmasından sonra geri döndüğü ileri sürülmüştü. İddianamede, diğer sanıkların da darbeciler karşı direnmediği ve görev yerlerine gitmediği kaydedilmişti.