Vahşi sırtlanlarını besleyen 'sırtlan adamlar', dünyanın başka hiçbir yerinde görülmeyen bir geleneğin son temsilcileri. Etiyopyalıların 'Türk' dediği Hararlılar, geleneksel şehirlerini günümüze kadar korumayı başardı. Yerel halkın 'gey' dediği camilerin bazıları Osmanlı yapımı ve Harar'da hala Osmanlı döneminden kalan Türkler var.. Harar'ın en nefes kesici hayvanı, kent duvarlarının dışında her gece kendini gösteren vahşi sırtlanlar... Söylendiğine göre eski bir kıtlıkta sırtlanlar kente inip insanlara saldırmaya başlayınca, halk onları uzak tutmak için kent duvarının dışına yulaf lapası bırakmaya başlıyor. Bu gelenek zamanla her gece sırtlanları kasap artıklarıyla beslemeye dönüşmüş; şimdi Harar'da 'gece hayatına' başka bir anlam katıyor. Sırtlan adam Abbas Yusuf,, etrafını çevirmiş bir düzine sırtlanı eliyle doyuruyor. Yusuf, Sırtlanlar babam onları beslemeye başladıktan sonra yavrularına zarar verilmediği müddetçe hiçbir zaman Harar'da insanlara saldırmadı sözleriyle yaşananları anlatıyor.