Gündem Yakınına ‘Kırık kalp sendromum var’ demis

Yakınına ‘Kırık kalp sendromum var’ demis

12.04.2012 - 02:30 | Son Güncellenme:

Savcılık, MİT görevlisi Kozinoğlu’nun cezevinde ziyaret eden bir yakınına, “kalbinin durduğunu, nabzının atmadığını kendisine ‘kırık kalp sendromu’ teşhisinin konulduğunu” söylediğini ses kayıtlarından belirlemiş

Yakınına ‘Kırık kalp sendromum var’ demis

Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı, Odatv davasının tutuklu sanığı iken cezaevinde rahatsızlanarak hayatını kaybeden MİT görevlisi Kaşif Kozinoğlu’nun ölümüne ilişkin yürütülen soruşturmada, “ölümün kalp damar rahatsızlığı nedeniyle olduğunun” belirlenmesi üzerine takipsizlik kararı verdi. Savcılığın, Kozinoğlu’nun cezevinde kendisini ziyaret eden bir yakınına, “kendisine ‘kırık kalp sendromu’ teşhisinin konulduğunu” söylediğini ses kayıtlarından belirlediği öğrenildi. Başsavcılık, Kozinoğlu’nun cezaevinde yazdığı “Hoca’ya” ve “Tarihe sorularımla not düşüyorum” başlıklı toplam 12 sayfalık iki mektubuna ilişkin yürütülen soruşturma hakkında ise gizlilik kararı verdi.
Odatv davası kapsamında Silivri L1 Cezaevi’nde tutuklu bulunan Kaşif Kozinoğlu, 12 Kasım 2011’de yaşamını yitirmişti. Kozinoğlu’nun ölümünün ardından soruşturma başlatan Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı, Kozinoğlu’nun koğuş arkadaşları ikinci Ergenekon davasının tutuklu sanıklarından emekli Albay Hasan Atilla Uğur ve Hasan Ataman Yıldırım’ın ifadelerine başvurmuştu.
Silivri Cumhuriyet Başsavcısı Ali İşgören tarafından, Kozinoğlu’nun ölümüne ilişkin 5 aydır yürütülen soruşturma tamamlandı. Kozinoğlu’nun, cezevinde kendisini ziyaret eden bir yakınına, “kalbinin durduğunu, nabzının atmadığını, kendisine ‘kırık kalp sendromu’ teşhisinin konulduğunu” söylediğini ses kayıtlarından belirleyen savcılık, MİT’ten, Kozinoğlu’nun sağlık dosyasını da istedi.
Savcılık, Kozinoğlu’nun 2005 yılından itibaren kalp rahatsızlığına ilişkin yaptırdığı tetkiklerin yer aldığı belgelerin bulunduğu sağlık dosyasını da Adli Tıp Kurumu’na gönderdi. Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı, Adli Tıp Kurumu’nun, Kozinoğlu’nun ölümünün kalp rahatsızlığına bağlı normal ölüm olduğuna ilişkin raporu üzerine, soruşturmayı tamamlayarak, kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verdi. Savcılığın kararında, “ölüme neden olabilecek kamu görevlilerinden kaynaklanan ihmal, kasıt veya gecikme olmadığı, başkalarına atfedilecek bir kusurun bulunmadığı” kaydedildi.

“İtiraz edeceğim”
Kozinoğlu’nun avukatı Tuğçe Köksal Duygu, savcılığın, Adli Tıp Kurumu’nun raporu doğrultusunda karar verdiğine dikkat çekerek, “Adli Tıp Kurumu üstünkörü bir inceleme yapıp rapor hazırlamıştır. Ölüm nedeniyle ilgili gerçek sonucu vermemektedir. Savcılık da bu rapor kapsamında takipsizlik kararı verdi. Dosyayı bugün aldık. Tümünü inceleyip 15 günlük yasal süre içinde ağır ceza mahkemesine itirazda bulunacağız” dedi. Kozinoğlu’nun, cezevinde kendisini ziyaret eden bir yakınına, “kalbinin durduğunu, nabzının atmadığını, kendisine ‘kırık kalp sendromu’ teşhisinin konulduğunu” söylediğinin ses kayıtlarından belirlenmesiyle ilgili olarak ise Duygu, “Kozinoğlu, cezaevinde bir yakınıyla görüştüğünde bunu söylemiş. Savcı da bu görüşmenin kayıtlarından bunu tespit etmiş. Buradan yola çıkarak soruşturmayı yürütmüş. Kozinoğlu’nun kiminle görüştüğü, görüşme tarihi savcılığın takipsizlik kararında yazıyor. Ancak ailenin isteği doğrultusunda hiçbir belgeyi paylaşmıyoruz” dedi.

Haberin Devamı

2 mektup için gizlilik kararı
Silivri Cumhuriyet Savcılığı’nca yürütülen bir başka soruşturma ise Kozinoğlu’nun cezaevinde yaşamını yitirmesinin ardından koğuşunda alındığı iddia edilen 2 mektubu ve aldığı notlara ilişkin. Kozinoğlu’nun ölümünün ardından bir gazetede yayınlanan “Hoca’ya” ve “Tarihe sorularımla not düşüyorum” başlıklı toplam 12 sayfalık iki mektubunun Kozinoğlu’nun mirasçılarının izni olmadan yayınlandığı iddiasıyla ilgili yapılan suç duyurusunun ardından İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde de dava açılmıştı. Aynı konuya ilişkin olarak Silivri Cumhuriyet Savcılığı’nda da soruşturma yürütülüyordu. Savcılık “Hoca’ya” ve “Tarihe sorularımla not düşüyorum” başlıklı mektupların dışında diğer yazılarını, yasal mirasçılarına teslim etme kararı aldı. Savcılık, soruşturma konusuyla ilgili olarak ise gizlilik kararı verdi. Edinilen bilgiye göre Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı’nca soruşturma kapsamında bazı kişilerin ifadelerine başvurulacak.

Haberin Devamı

Kırık kalp sendromu nedir?
“Kırık kalp teorisi” üzerinde çalışan araştırmacılar derin üzüntünün kalp kaslarında fiziki olarak hasara yol açtığını keşfedip, bunu da “kırık kalp sendromu” olarak adlandırmış ancak nasıl gerçekleştiğini bulamamıştı. İsveçli bilim adamı Yrsa Sverrisdottir ve ekibi 2 yıl boyunca kırık kalpleri incelemiş ve 2011 yılı sonunda kalbin nasıl kırıldığını bulmuştu: Stres altında salgılanan hormonlar kalpte yığılıyor, kalp de kendini savunmak için kendini kapatıyor. Fiziksel açıdan sapasağlam olan bir kalp duygusal çöküntüye maruz kaldığında şekil değiştiriyor ve kan pompalamakta zorlanıyor.