Yargıtay üyesi Hüsnü Çağlayan'ın yargılanmasına başlandı...

14:30

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi üyesi Hüsnü Çağlayan'ın, ''rüşvete aracılık ettiği'' iddiasıyla Yargıtay'da yargılanmasına başlandı. Sanık Çağlayan, hiçbir menfaat edinmediğini, vicdanen müsterih olduğunu söyledi.
Yargıtay 1. Başkan Vekili Mater Kaban'ın başkanlığını yaptığı Yargıtay Ceza Genel Kurulu'ndaki yargılamaya, sanık Hüsnü Çağlayan ve avukatları, şikayetçi ve daha sonra da davaya müdahilliği kabul edilen Kemal Koçak ve avukatları katıldılar.
Duruşmada savunmasını yapan sanık Çağlayan, Hasan Yılmaz adlı kişinin, Kayseri'den tanıdığı Kadir Bulut ile geçen yıl ziyaretine geldiğini söyledi. Hasan Yılmaz'ın, yeğeninin bir işi olduğunu aktardığını bildiren Çağlayan, kendisinin herhangi bir şey yapamayacağını, Yargıtay'ın gerekli incelemenin ardından, değerlendirmede bulunacağını, odayı terk etmesini istediğini ifade etti.
Hiç kimseden iş vaadi için menfaat edinmediğini kaydeden Çağlayan, ''Hayatımda ilk kez böyle bir şeyle karşılaşıyorum. Vicdanen rahatım, müsterihim.'' dedi.
Başkan Mater Kaban, ''Çağlayan'a Hasan Yılmaz'ı tanır mısınız'' sorusuna karşılık Çağlayan, Kadir Bulut'un yanında geldiğinde ilk orda gördüğünü daha önce tanımadığını söyledi. Çağlayan, mahkum olan oğlunun işinin halledilmesi için Hasan Yılmaz'a para verdiğini ileri süren Kemal Koçak'ın tek bir defa geçen yıl ziyaretine geldiğini anlattı.
Çağlayan, Kemal Koçak'a Yargıtay'da böyle şeylerin olmayacağını söyleyerek, odasını terk etmesini isteğini söyledi.
Sanık avukatı Sadık Erdoğan, Yargıtay 1. Başkanlık Divanı'nın kararında ''somut delil bulunmamakta ise de'' ibaresinin bulunduğunu belirterek, yargılamanın yapılmaması gerektiğini söyledi. ''Mahalle dedikoduları'' şeklindeki iddialarla bir Yargıtay üyesi hakkında dava açılmasının adaleti ve hakimleri yaralayacağını öne süren Erdoğan, bundan sonra hakimler hakkında gerçeğe dayanmayan iddialarla davalar açılabileceğini bildirdi.

ŞİKAYETÇİ KOÇAK'IN SÖZLERİ
Şikayetçi ve davada suçtan zarar gördüğü için müdahilliği kabul edilen Kemal Koçak ise gasp suçundan hükümlü oğlunun Yargıtay'da bulunan dosyasıyla ilgileneceğini ve Yargıtay'da tanıdığı olduğunu söyleyen Hasan Yılmaz ile Kayseri'de tanıştığını söyledi.
Hasan Yılmaz ile birlikte birkaç kez Ankara'ya geldiklerini anlatan Koçak, bu gelişlerinde pastırma, sucuk ve viskiden oluşan hediye paketi ile değişik zamanlarda olmak üzere toplam 10 bin dolar parayı sanık Çağlayan'a verdiğini ileri sürdü.
Bu ziyaretlerde Hasan Yılmaz'ın bu hediye paketlerini ve paraları sanık Çağlayan'a verirken kendisinin odaya girmediğini anlatan Koçak, ''Ancak ben kapı aralığından konuşmaları duyuyordum. Yarım dosya kağıdına sarılmış parayı da cebinden çıkararak masanın üzerine koyduğunu gördüm'' dedi.
Her aşamada Hasan Yılmaz'ın, oğlunun işinin ''halledileceği'' yönünde kendisine bilgi verdiğini anlatan Koçak, ancak oğlunun gasp suçundan mahkumiyet kararının Yargıtay tarafından onaylandığını söyledi. Koçak, bunun ardından Yılmaz'a ulaşamadığını ve kendisiyle hiç görüşemediğini söyledi.
Müdahil Kemal Koçak, bu aşamadan sonra geçen yıl haziran ayında Hüsnü Çağlayan ile ilk kez odasında yüz yüze görüşme imkanı olduğunu ve kendisine, ''Parayı siz mi aldınız, Hasan Yılmaz mı aldı'' sorusunu sorduğunu ifade etti.
İfadesinde verilen paralardan 3 bin 500 dolarının seri numaralarını aldığını söyleyen müşteki Koçak'a mahkeme başkanı Kaban, ''Bunların seri numaralarını neden aldın, yoksa Hasan Yılmaz'dan şüphelendin mi'' sorusunu yöneltti. Koçak, seri numaralarını dolarların sahte olma ihtimaline karşı aldığını söyledi.

TANIKLAR
Daha sonra dinlenen tanık Erdoğan Susamaz, müşteki Kemal Koçak'a ''Hasan Yılmaz'a para vermesen iyi olur'' dediğini söyledi.
Tanık Habib Kaplan, Başkan Mater Kaban'ın, ''Hasan Yılmaz ne iş yapar sorusuna, ''gezer'' yanıtını verdi. Kaban'ın, ''Nasıl yani'' demesi üzerini tanık Kaplan, ''Boşta gezer efendim. Kayseri adliyesinde iş takip eder'' dedi.
Tanık Ömer Kusmaz da babasının Kemal Koçak'a, Hasan Yılmaz'a güvenmemesi gerektiğini duyduğunu aktardı. Daha sonra huzura alınan Hasan Yılmaz'a, dinlenmeden önce başkan Mater Kaban tarafından, söyleyeceklerinin hakkında caza takibinde neden olabileceğini, isterse tanıklık yapmayabileceği yönünde uyarıldı.
Okuma yazması olmadığını bildiren Hasan Yılmaz, tanıklık yapacağını söyledi. Kemal Koçak'ın oğluyla yeğeni Hüseyin Çetin'in aynı cezaevinde olması nedeniyle tanıştığını söyleyen Yılmaz, oğlunun 1.5 yıl önceki düğününe davet ettiği Koçak'ın orada uygunsuz davranışta bulunduğunu, ondan sonra Koçak ile hiç görüşmediğini savundu.
Kemal Koçak'tan hiç para almadığını sanık Hüsnü Çağlayan'a da para vermediğini savunan Hasan Yılmaz, sanık Çağlayan ile Kadir Bulut aracılığıyla bir kez görüştüğünü yeğeninin işini söylediğini, ancak Çağlayan'ın, ''Yargıtay'da iş takibi olmaz, böyle şeyler olmaz'' yanıtını aldığını söyledi.
Yılmaz, Çağlayan'ı, oğlu Veli Yılmaz'ın cep telefonundan da birkaç kez aradığını, ancak Çağlayan'dan her seferinde ret yanıtı aldığını bildirdi.
İddia makamında bulunan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcı Vekili Erol Öcal, müşteki Kemal Koçak'ın gasp suçundan tutuklu oğlunun sicilinin silinmesi vaadinde bulunan Hasan Yılmaz hakkında suç duyurusunda bulunmasını istedi.
Sanık avukatları da bazı tanıkların tekrar dinlenmesini talep etti. Bu isteklerin ardından bütün tanıkları tekrar çağıran başkan Mater Kaban, Hasan Yılmaz'a tanıkları tanıyıp tanımadığını sordu. Yılmaz, 2 tanığı hiç tanımadığını biriyle de Kayseri Adliyesi'nde bir kez gördüğünü söyledi.

ARA KARAR
Mahkeme Başkanı Mater Kaban daha sonra verilen ara kararı açıkladı.
Kaban, bazı tanıkların tekrar dinlenmesine karar verildiğini bildirdi. Kaban, Hasan Yılmaz hakkında ceza soruşturması yapılması için Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurulmasının kararlaştırıldığını belirtti.
Mater Kaban, Yılmaz hakkında yapılacak soruşturma sonunda dava açılırsa, bu davayla birleştirip birleştirilmeyeceğinin daha sonra değerlendirileceğini söyledi.
Sanık avukatı Sadık Erdoğan'ın, Sanık Çağlayan'a rüşvet verdiği ileri sürülen odada keşif yapılması isteminin daha sonra değerlendirileceğini bildiren Mater Kaban, duruşmanın bu nedenlerle 6 Haziran 2003 gününe ertelendiğini kaydetti.
Yargıtay 1. Başkanlık Divanı, yapılan soruşturma sonucunda sanık Çağlayan'ın ''rüşvete aracılık yapığı'' iddiasıyla yargılanmasına kara vermiş ve dosyayı yargılamanın yapılacağı Yargıtay Ceza Genel Kurulu'na göndermişti.