‘Merkez’ proaktif duruşu sürdürecek

Dün İstanbul’da bir dizi etkinliğe katılan Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, hafta başından beri Türkiye piyasalarında yaşanan oynaklığın geçici olduğunu, yaşananların nedenini ve çözümlerini bildiklerini ifade etti. Özellikle döviz kurundaki hızlı tırmanışa karşı Merkez Bankası’nın elindeki silahlar sorulduğunda, Şimşek, “Merkez Bankası piyasadaki oynaklığa karşı gereken tüm tedbirleri proaktif olarak alıyor, almaya da devam edecek” yanıtını verdi.

Türkiye’nin güçlü bir ülke olduğunu, büyümesini de bu güçle sürdüreceğini belirten Şimşek, “Şu an yaşadığımız kısa vadeli kırılganlık bir süre sonra geçecek. Bardak yarıdan fazla doludur. Siyasi istikrara ve güçlü iktidara sahip bir ülkeyiz” dişe konuştu.

‘Resmi iyi okuyalım’

Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, piyasalardaki hareketlenmeyle ilgili olarak, “Türkiye piyasalarında son dönemde ciddi dalgalanma var, bunları iyi anlamak, sakin şekilde resmi iyi okumak önemli. ABD ve Batı ile yaşanan sorunlar geçici. Bugünkü piyasa iniş çıkışlarını da bir yere oturtmak lazım; Türkiye geçmişteki iç ve dış şokların hepsini geride bıraktı, bunlar geçici.”

“Devletin temel açığının milli gelire oranı bu sene biraz yükseldi ama iyi durumda, bu bize manevra alanı tanıdı” diyen Şimşek, bankacılık sektörünün makul düzeyde kârlı durumda olduğunu ifade ederken, “Devlet bilançosu da sağlam; bunlar Türkiye’nin şoklara karşı dayanıklılığını artırıyor. Bu Türkiye’nin önümüzdeki günlerde yaşayabileceği şoklara karşı tepki vermesini sağlıyor” şeklinde konuştu.

Şimşek, günlük piyasa iniş-çıkışlarını ona neden olan faktörler ortadan kalktıktan sonra normalleşeceğini anlattı . Şimşek, “Kurdan beslenen enflasyonist süreç var ama eninde sonunda tek haneye indireceğiz” dedi.

‘Şaşırtacağız...’

Türkiye’nin iddia edildiği gibi ciddi bir borç sorunu ile karşı karşıya olmadığının altını çizen Şimşek, şöyle devam etti: “Bir yıla kadar döviz şoklarına karşı reel sektör de hazırlıklı. Yatırım ortamını iyileştirmek için çok kapsamlı bir reformu gelecek yıl ilk çeyrekte hayata geçireceğiz.”

Türkiye’nin reform yaptıkça sınıf altadığını belirten Şimşek, “Önümüzdeki 12 ayda piyasaları şaşırtacağız. Bu reformlar bizim gelecek nesillere olan borcumuzudur” dedi.

‘Kur farkı borçluluğu etkiliyor’

TÜSİAD Başkanı Erol Bilecik, “Merkez Bankası’nın siyasi iklimden daha bağımsız, hatta bir miktar daha cesur olarak, bir miktar daha iletişimi bu anlamda yukarı alarak, daha politikalarını sıkı uygulaması gerekir. Eğer faizleri düşürmesi gerekiyorsa düşürmesi, artırması gerekiyorsa da artırması gerekir” dedi. Kurdaki dalgalanmayı değerlendiren Bilecik, “İş dünyasının çok önemli döviz cinsinden açık pozisyon diye tabir ettiğimiz dış borcu var, 210 milyar dolar civarında net... Bunların hepsi kur farkından etkilenen şeyler” ifadelerini kullandı.