25.05.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:
Ankara - Milliyet
Merkez Bankası, dövizdeki gelişmeler üzerine önceki akşam olağanüstü toplanarak faiz kararı almıştı. Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (PPK), Geç Likidite Penceresi (GLP) borç verme faiz oranını yüzde 13.50’den 16.50’ye yükseltirken, bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını (politika faizi) yüzde 8’de sabit tutmuştu.
Faizdeki 3 puanlık artış sonrası dolarda sert düşüş görülmüş, dolar 4.55’in altına kadar gerilemişti. Ancak dün dolarda yeniden artış başladı ve kur, 4.76 seviyelerini gördü. Bunun üzerine Merkez Bankası, ikinci çeyrekte gerçekleştirilecek Türk Lirası uzlaşmalı vadeli döviz satım ihalelerine ilişkin takvimi güncelledi. Bankadan yapılan açıklamaya göre, 2018’in 2. çeyreğinde gerçekleştirilecek Türk lirası uzlaşmalı vadeli döviz satım ihalelerine ilişkin takvim güncellendi.
Buna göre ihalelerle oluşacak pozisyon tutarı 6.15 milyar dolardan 8 milyar dolara ulaşabilecek. Piyasaya daha fazla dolar girmesini sağlayacak açıklamanın ardından, dolarda 2 puanlık düşüş piyasalara yansıdı.
Piyasalar pozitif
yandan Merkez Bankası’nın kararının ardından önceki akşam açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım’ın serbest piyasa ekonomisi kurallarının tüm kurum ve kurallarıyla uygulandığının altını çizmeleri yatırımcı algısını ve piyasaları pozitif etkiledi.
AA’ya konuşan analistler, kurların dünkü hızlı düşüşün ardından bugünkü yükselişinin piyasa dinamikleri içinde olduğunu belirterek, aşırı oynaklıkların bir günde sonlanmasının beklenemeyeceğini, azalarak ortadan kalmasının makul olduğunu ifade etti. Gerekirse iki hafta sonraki toplantısında yeni bir faiz artırımı ya da sadeleştirme gibi adımlar atılabileceğine ilişkin yatırımcıya güven verildiğini kaydeden analistler, kısa vadede Türk lirasının değerlenme sürecine girebileceği tahmininde bulundu.
Bankaların mali yapısı korunmalı
İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, Merkez Bankası’nın bağımsızlığı ve saygınlığının önemli olduğunu belirterek, “Merkez Bankası ve bankacılık kesiminin güçlü mali yapısının korunmasına gerekli özen gösterilmeli” dedi.
Bahçıvan, İSO Meclis toplantısında yaptığı konuşmada, küresel finansal kaynakların azaldığı bir dönemde Türkiye’nin, söylem ve uygulamalarında diğer ülkelerden daha dikkatli olması gerektiğini, 24 Haziran seçimlerinden sonra iktidara kim gelirse gelsin finansal istikrara verilen önemin temel belirleyici olacağını vurguladı.
Bahçıvan, “İSO olarak, Merkez Bankası’nın bağımsızlığının ve saygınlığının değerini, yeri ve zamanı geldiğinde birçok kez ifade ettik. Bugün de aynı anlayış ve tutumu koruyoruz” diye konuştu.