Orhan Uluca

Orhan Uluca

devrimderki@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

13.HAFTA

Juventus evinde geçen haftanın Roma derbisinden zaferle ayrılan Lazio’yu misafir etti. Vladimir Petkovic’in Lazio’su bu sezona iyi bir başlangıç yaptı lakin saha içi sorunları bir hayli fazla. Hücum ile orta saha arasındaki bağlantıda kopukluk var. Maç içerisinde oluşan bir kareyi size aktarayım. İkinci yarının ortalarında top Lazio’nun sağ kenarında Hernanes’in ayaklarındaydı. Arkasında Konko önünde Candreva olmasına rağmen dört Juventuslu tarafından kıstırılmış bir şekilde bekletiliyorken Klose, Gonzalez ve Ederson ise hücum alanının solunda amaçsızca bekleşiyorlardı. İki Lazio’lu grup arasındaki mesafe 40 metreden de fazlaydı. Bu yüzden savunmayı daha da derinde kurdukları deplasman maçlarında 335 dakikadır gol atamıyor Lazio. Takım savunmasının gücü ve bireysel yeteneklerin özel performansıyla puanları kazandılar. Maç golsüz sona erdi belki ama bu içeriği anlatmada oldukça yetersiz kalıyor. Geriye çekilen ve savunmayı olabildiğince derinde kuran Lazio doksan dakika boyunca Juventus’un ataklarını savuşturmakla meşgul oldu. İlk defa Pirlo’suz çıktıkları bu maçın içerisinde yerine oynayan genç yetenek Paul Pogba’nın performansı da oldukça iyiydi. Juventus kaleye toplam 21 şut çekerken Lazio’nun doksan dakika boyunca kaleyi yokladığı şut sayısı sıfır.. Skor tabelası belki golsüz eşitliği işaret ediyor ama saha içi sonuç kabaca 21-0 dersek bu maçın içeriğine iyi bir özet geçmiş oluruz. Elbette bu durumda maçın adamı Lazio kalecisi Marchetti olması kimseyi şaşırtmıyor.

El-Shaarawy!

Cumartesi gecesi Serie A’da tek kişilik gösteriler oldu dersek yanılmış olmayız. Lazio’da Marchetti ve Milan’da ise uzun zamandır bu kötü gidişe tek başına isyan bayrağını açmış Mısırlı bir babanın ve İtalyan bir annenin çocuğu olan Stephan El Shaarawy tek kişilik gösterilerini sundular. 21 yaşındaki genç yetenek Napoli deplasmanından bir puanı attığı iki golle koparırken Milan’ın bu sezon ligde attığı 20 golün yarısını da tek başına yine o filelere gönderdi. Robinho, Pato ve Krkic gibi isimlerin arasından sıyrılıp Milan’ın bu kötü geçen sezondaki umudu olmayı başardı.

Fiorentina!

Son dönemin en formda takımı ise kuşkusuz Fiorentina. Aldığı sonuçları oyunun içeriğiyle de destekliyor. Özellikle evinde bir başka oynuyor ama son 7 resmi maçının 6’sını kazanıp 1’inde de berabere kalan Montella’nın mor menekşeleri artık gollü maçların da öznesi durumunda. Üstelik ligin başında takımı tek başına götürüyor görüntüsünü çizen Jovetic’in olmadığı zamanlarda dahi değişen bir şey yok. Son üç lig maçında toplam 11 gol attı ve Roma’dan farkı kalelerinde sadece maç başına 1 gol görmesiydi. Pasqual ve Cuadrado zaman zaman öne çıkan isimler oluyor ama Aquilani ve özellikle yönetmen rolündeki Valero fark yaratıyor. Lazio’da Hernanes ve Klose, Napoli’de Cavani olmadığında ortaya çıkan görüntü Fiorentina’da yok. Dolayısıyla uzun süren maratonda ben Fiorentina’nın daha şanslı olduğunu düşünüyorum diğer iki rakibinden daha “takım” olduğu için.

Diğer maçlar

Cagliari’de Astori kendi kalesine gol attı ve hemen ardından Genoa’dan Bovo aynı şekilde kendi kalesinin filelerini havalandırdı. Oysa bundan önceki 122 maçta kendi kalesine gol atan olmamıştı. Sezonun bu alanda açılışını yapan Astori’nin golü İnter’e ilk beraberliğini getirirken Cagliari’nin cesur oyununa da değinmek gerekir. Fiorentina’ya karşı belki farklı mağlup oldular ama saha içerisinde meydan okuyan bir görüntüsü olduğunun altını çizmiştik. Pek çok takım Serie A’da teknik adamını değiştirdi ama Cagliari bu takımlar arasında bu değişikliğin en fazla etki ettiği takım oldu. İvo Pulga çok net fark yarattı. Bologna’nın altı maçlık galibiyet özlemine son verdiği Palermo maçında toplam 4 kırmızı kart çıktı. Catania iç sahadaki üstünlüğünü, Chievo ise dış sahada beraberlik dahi almadan sürekli yenilen görüntüsünü devam ettirdi. Siena düşme potasındaki rakibi Pescara’yı tek golle geçerken maçın sonucunda Pescara teknik adamı Giovanni Stroppa ise istifa etti.

HAFTANIN KARMASI

(3-4-3)

Federico Marchetti (Lazio)
---
Paolo Cannavaro(Napoli)
Giorgio Chiellini (Juventus)
Stefan Radu(Lazio)
---
Alberto Aquilani(Fiorentina)
Sergio Almiron(Catania)
Paul Pogba (Juventus)
Arturo Vidal (Juventus)
---
Stephan El Shaarawy(Milan)
Marco Sau(Cagliari)
Marek Hamsik(Napoli)

HAFTANIN TAKIMI

Fİorentina


Evinde oynadıkları son iki lig maçını da 4-1 kazandılar. Cagliari’ye olduğu gibi Atalanta’ya da 4 gol atarak üç puanı aldılar. Bu iki maçın arasında kalan haftada ise Milan’a deplasmanda 3 gol atıp 3 puan aldılar. Önemli olan ayrıntı şudur ki bu takımların hepsi çıkışa geçtiği noktada Fiorentina’nın rakibi oldular. Bu üç karşılaşmada da Fiorentina güzel oyun ve bol gol izletti futbolseverlere. Sadece bu haftanın değil son haftaların takımı tartışmasız mor menekşeler.

HAFTANIN YILDIZI

Paul Pogba (Juventus)


Bu sezon ilk defa Juventus yıldızı Andrea Pirlo olmadan maça çıktı. Genç yetenek Paul Pogba ise bu büyük boşluğu doldurmak zorunda kaldı. Henüz 20 yaşında olan Fransız oyuncu güzel bir maç çıkardı. Maç boyunca ayakta kaldı ve bu sorumluluğun altında ezilmedi. Sahadaki duruşu, oyun zekâsı ve oyuna kattığı estetik golsüz geçen maçın Giovinco ile beraber izlenmeye değer iki önemli öğesinden birisiydi.

HAFTANIN GOLÜ

Alberto Aquilani (Fiorentina)


Atalanta oldukça formda bir takımdı. Geriye düşmesine rağmen beraberliği yakaladılar ve tam bu zamanda Aquilani ortaya çıkıp fişi çekti. Özellikle attığı frikik golü görülmeye değerdi. Kaleci kıpırdayamadı ve çaresiz bir şekilde topun doksana gidişini izledi.

HAFTANIN ŞİFRESİ

4


Bologna-Palermo maçında toplam 4 kırmızı kart çıktı. Bu sezon Avrupa’nın top 5 liginde bir maç içerisinde en fazla kırmızı kart çıkan karşılaşma bu maç oldu.