Galatasaray ne zaman düzlüğe çıkmaya kalksa muhakkak birileri bundan rahatsız olup, kargaşa yaratmak için çabalar. Önceki gün divan kurulu toplantısını izledim. Sarı-kırmızılı kulübün en önemli gündemi, tabii ki mali konular. Bir hafta sonra mali kongre var. Konuşulanlara bakıyorum, neymiş başkan neden birkaç kişiyi disiplin kuruluna vermiş!
Önce şunu söyleyeyim, Galatasaray Başkanı’na her kim olursa olsun hakaret ediyorsa disiplin kuruluna verilmeli. Bundan da kimse rahatsız olmamalı. Bu kulüp 114 yıldır dimdik ayakta duruyorsa sebebi başkanlara karşı olan saygıdır. Kulüp başkanını hiç kimse küçük düşüremez, divan kurulunda da olsa hakaret edemez. Hele böyle bir mali kongre öncesi, ekonomik konularda başarı varken başka yollara sapılmamalı.
Evet, çok iyi biliyorum. Başkan Mustafa Cengiz’in düzgün ve adaletli biri olması ve hiç kimseye taviz vermemesi bazı kesimleri rahatsız ediyor. Aynı şekilde Fatih Terim’den de çok rahatsız olanlar var. Bu kişilerin hedeflerinin ne olduğunu çok iyi bilmiyorum. Önce başkanı göndermek, ardından da Terim’i yemek istiyorlar. Ama bu kişiler bazı şeylerin farkında değiller. Galatasaray’da Adnan Polat’ın gönderiliş tarzıyla çok şeyler değişti. Bir daha öyle bir şey yaşanmayacak. Hiç kimse böyle bir şeye cüret edemeyecek.
Neden biliyor musunuz, artık bu kulübün yükünü çeken taraftar doğruyu, yanlışı çok iyi biliyor. Haksızlık yapanlara ağır tepki gösterecekler. Koca Galatasaray’ı artık hiç kimse cümle aleme rezil edemeyecek. Bugün Başkan Mustafa Cengiz başarılı mı? Evet bence başarılı. Batmakta olan bir kulübü aldı ve iyiye doğru götürüyor. Aynı şekilde Fatih Terim... Çok büyük maliyeti olan futbolculardan kurtulup, sportif başarıyı kaybetmeden ekonomik olarak kulübü rahatlatmaya uğraşıyor. Bu insanlara sormak lazım, derdiniz ne diye! Neden Galatasaray’a zarar vermeye çalışıyorsunuz...
Hakemlerin kader haftaları
Türkiye Futbol Federasyonu artık hiçbir hakemin gözünün yaşına bakmama kararı aldı. Başarılı hakemler ödüllendirilecek, başarısızlar ise dinlendirilecek ya da emekliye ayrılacak. İlk adımlar atıldı, bunu hepimiz görüyoruz. Süper Lig’in bitmesine 9 hafta var. Üst sıralarda fırtınalar, aşağıda da kıyametler kopuyor.
Bütün kulüplerin avaz avaz bağırdığı tek şey, adalet, adalet, adalet... Hangi takım şampiyon olacak, hangileri küme düşecek ya da hangi futbolcu bir sarı kart daha görürse cezalı duruma düşecek... Bu hiçbir hakemi ilgilendirmez. Mükemmel bir VAR sistemi getirildi. Bu teknoloji neden layıkıyla kullanılmıyor? Geçen 25 haftada ne olduysa oldu, bunu yargılamayacağım. Artık bütün hakemler VAR konusunda tecrübe sahibi oldu. Ama bu kalan 9 haftada adalet duygusu ön plana çıkmazsa, VAR ve orta hakemler bir standart sağlayamazsa inanın çok kargaşa yaşayacağız.
Bu konuda tek güvendiğim yer TFF... “Hatalı hakemler cezalandırılacak” girişimi bile bomba etkisi yarattı. Bundan sonraki maçlarda bütün hakemler kendi kaderini çizecekler.
Şenol Güneş’e haksızlık yapılıyor
Bugün Beşiktaş markası nasıl büyükse, Şenol Güneş de büyük bir hocadır. İnsanların atladığı bir şey var. Quaresma’yı, Talisca’yı, Mario Gomez’i, Aboubakar’ı ve daha nice futbolcuyu parlatıp, tekrar yıldız yapan, siyah-beyazlılara iki şampiyonluk kazandıran, Şampiyonlar Ligi’nde yenilmeden gruptan çıkaran hoca Güneş’tir.
Gerçekleri hepimiz biliyoruz, ama kulüp zarar görmesin diye fazla kaşımıyoruz. Şenol Güneş uzun zamandan beri istenmiyor. Bunu hoca da biliyor. Ama taraftar farklı düşündüğü için bugüne kadar Güneş gönderilmedi. Kulüp, çalışmak istiyorsa yıpratmadan hocasıyla devam etmeli. İstemiyorsa da hemen göndermeli. Güneş’in esas görevi şimdi milli takımda başlıyor. Herkes görecek bakın milli takım nerelere gelecek.
Milli takım bizim her şeyimiz. Ay-yıldızı gördüğümüz zaman duygulanırız. Ama maalesef hiç kimsenin gücüne gitmesin üst üste alınan başarısız sonuçlar, milli takıma olan ilgiyi, alakayı azalttı. Bu benim kendi görüşüm. Milli takımın başında yerli teknik direktör olmalı. Şu anda Şenol Güneş bu görevi yapacak bilgiye, tecrübeye sahip.
İkinci anlamadığım konu ise milli takım birden bire gençleşmez. Bugün Türkiye’nin en iyi golcüsü Burak Yılmaz ise ne şartlarda olursa olsun o formayı giymeli. Bu sözlerim Caner Erkin ve Gökhan Gönül için de geçerli. Gençlerde sorun yok. Tarla çok geniş. Türkiye stoper arıyor. Size iki tane isim vereyim, milli takıma 10 sene hizmet edecekler. Biri Ozan Kabak, diğeri de Merih Demiral... Aynı şekilde orta sahada, kanatlarda o kadar çok oyuncu var ki. Cengiz Ünder’i bile doğru dürüst kullanamadık. Sonuçta Şenol hoca bütün taşları yerine oturtacak. Hiç kimsenin şüphesi olmasın.
