Pazar günü Süper Lig’de Galatasaray-Fenerbahçe derbisi var. Dev maça ilgi fazla yok. Eskiden derbi maçları oynanmadan 15 gün önce basında olsun, taraftarda olsun heyecan başlardı. Türkiye’de tek gündem derbi olurdu...
Şimdi bakıyorum iki kulübün seyircisi Türkiye’nin yarısından fazla. Ne Fenerbahçe ne de Galatasaray statlarını dolduramıyorlar. Futbol adına ortaya hiçbir şey koyamıyorlar. Oyuncuların aldığı para, Avrupa’nın büyük yıldızları kadar neredeyse. Düşünün Galatasaray koca Sneijder’i getirmiş. Bunca senedir taraftarların aklında sadece oynadığı Fenerbahçe ve Juventus maçı kalmış. Fenerbahçe’de Robin van Persie ise daha büyük bir yıldız. Bu iki futbolcunun kulüplerine maliyeti 6’şar milyon euro. Ama maalesef futbol olarak ortaya koydukları hiçbir güzellik yok...
İki yıldız da sıradanlaşmış. Tribünlere taraftar bile çekemiyorlar. Tabii bu paraları onlara veren yöneticiler de suçlu. Elbet bir gün biz görürüz ya da görmeyiz bu düzen değişecek. Pazar günkü derbiye yirmi bin seyirci gelecekti. Galatasaray açısından yıkım olacaktı. Ama Fenerbahçe kaptanı Volkan Demirel’in gazetelerde çıkan bir açıklaması (kendisi bu haberi yalanladı) biletlerin bir anda kapış kapış satılmasına yol açtı. Bu durum Galatasaray Yönetimi’nin ekmeğine yağ sürdü.
İstemem ama belli ki bu maç Galatasaray-Fenerbahçe derbisi olmayacak. Bunun yerine Galatasaray-Volkan Demirel derbisi olacak. Ne diyeyim Allah akıl fikir versin.
Başkan söz verdi!
Galatasaray Başkanı Dursun Özbek’in taraftara ve camiaya verdiği bir söz var. Daha önce, “Tüzüğü değiştireceğim. Bundan sonra hangi başkan gelirse gelsin kulübü ne kadar borçlandırırsa onu cebinden ödeyecek” demişti.
Şimdi bakıyorum bu söz unutuldu. Bunun yerine bir denetleme kurulu kurulacakmış, başkanı da Mehmet Helvacı olacakmış. Hani kongrede ‘Doğum günün kutlu olsun’ diyen arkadaşımız. Ben bunu kabul etmiyorum. Net ve şeffaf olmalı herkes. Kongrede tüzük değişikliği yapılmalı. Bunu istemeyenler benim gözümde Galatasaray düşmanıdır. Ballı maaş alanlara göz yumanlardır. Transferde yapılan yolsuzluklara göz yumanlardır. Galatasaray’ın storelarının soyulmasını unutanlardır.
Cristiano Ronaldo neden büyük?
Dünyanın en büyük yıldızlarından biri olmak kolay bir iş değil. Fedakârlık ister, çalışma ister... Cristiano Ronaldo’nun filmini seyrettim. Belgesel gibi çekmişler. Kendisiyle röportaj yapan gazetecilere şöyle diyor:
“Ben Real Madrid’de yılda 40 gol attığım zaman taraftar beni yuhalıyor. Bu baskı beni daha çok çalışmaya sevk ediyor. Baskı benim futboldaki itici gücüm. Bu baskıyı hissetmesem başarılı olmam mümkün değil.”
Bizim Türkiyemiz’de futbolcular ne diyor:
“Üzerimizde çok baskı var. Bu baskılar yüzünden gerçek performansımızı sahaya koyamıyoruz. Daha çok desteğe ihtiyacımız var.”
Görüyor musunuz, bir tarafta dünyanın en büyük yıldızının görüşleri, diğer tarafta bizim Türk futbolcuların düşünceleri. Bunun için Türkiye’de düzen sıkıntısı çekiyoruz. Futbolculara çok veriyoruz, karşılığını alamıyoruz. Böyle giderse alamayacağız da.
