Gaziantepspor’un küme düşmesi kesinleşti gibi. Belli, futbolcuların çoğu dükkanı kapamışlar. Şayet puana ihtiyaçları olup biraz tempoyu artırsalardı, puan da alabilirlerdi. Düşünün böyle bir maçta bile Muslera kalesinde devleşip takımına üç puan kazandırıyor.
Tudor ilk geldiği zaman heyecanlı, yerinde duramıyor, agresif, disiplinliydi... O Tudor ne olmuş biliyor musunuz? Kuzu gibi. Onun da futbolcular gibi heyecanı kalmamış. Belki de bu çaresizliğin göstergesi. Ama ne olursa olsun. Bir teknik direktör hata yapmamalı. Seneye Podolski yok. Zaten şu an antrenman maçları yapıyor. Peki böyle bir ortamda Eren’i kulübede oturtup bitireceğine, Alman futbolcunun yerine sahaya sürse daha mantıklı olmaz mı? Sinan Gümüş altı aydır yok. Temposu, gücü hiçbir şeyi kalmamış. Sezon sonu gideceğini biliyor. Galatasaray’a ne verebilir? Hiçbir şey. Rodrigues yedek, Sinan oynuyor ve takımına en ufak bir katkısı yok.
Josue kiralık. Anlayın artık, dün gece takımın en iyisi Muslera’dan sonra Portekizli futbolcuydu. Selçuk iyi ki iki yıl önce mukavelesini uzatmış, yoksa bu Selçuk’a bırakın yılda 3 milyon euro vermeyi, 500 bin euro bile kimse vermez. Sabri’yi insan olarak severim. Koşmasına, mücadelesine de saygılıyım. Ama bu devirde böyle bir sağ bek yok. Ne pas verir, ne şut çekebilir ne de orta yapabilir. Tek vasfı koşmakmış! Artık böyle oyuncuların büyük takımlarda yer bulması kolay olmamalı.
En gücüme giden de Semih Kaya nasıl forma şansı buluyor. Rakip futbolcu kafayla gol atıyor. Semih seyrediyor. O hataları her maçta yapıyor. Linnes de sarı-kırmızılıların elinde patladı. Ahmet Çalık’ın yanında iyi bir stoper olsa belki biraz daha iyi oynayabilir. Ama ekstra bir futbolcu değil. Bruma’yı en sona bıraktım. Halı saha futbolcusu. Avrupa’da hiçbir kulüp 15 ya da 10 milyon euro bu futbolcuya vermez. Takımı için oynamıyor ki, kendi gönlünü eğlendiriyor. Evet sürati iyi, taraftarın da bu çok hoşuna gidiyor. Ama hepsi o kadar. Pas vereceği yerde şut çekiyor, şut çekeceği yerde pas veriyor. İşin özeti bu takımın yarınları yok. Bunun içine Sneijder de dahil.
Gelelim hakem Hüseyin Göçek’e... Futbolda kurallar vardır. Bu kuralları uygulayamıyorsan hakemlik yapmayacaksın. Sneijder topa vuruyor. Fatau kale çizgisinin önünde top gol olurken eliyle karnıyla topu çeliyor. Bu dünyanın her tarafında penaltı. Göremedim diyorsan demek ki iyi hakem değilsin. Görüp de vermiyorsan ona zaten söyleyecek lafım yok. Sonuçta Gaziantepspor küme düşmüş olmanın verdiği moral bozukluğuyla da olsa bilhassa ikinci yarı iyi mücadele etti. Maçta galip bile gelebilirlerdi.
