Özünde ‘zıpırlık’ var

Örnek mi istiyorsunuz? İşte, alın size yeni nesil Ford Fiesta. Bir önceki nesline göre “ana hatları”yla benzer çizgileri üzerinde barındıran, ancak bunu bir adım öteye taşıyan yeni Fiesta, kompakt boyutlarına karşın hiç de öyle “minnat” filan deyip geçiştirilecek, “bebek” yerine konulacak bir otomobil değil. Nitekim bir kere eskisine göre önde ve arkada daha sportif çizgilere sahip olmuş biiir. İkincisi tavanı bir miktar daha yükselmiş ve daha geniş bir otomobil havası veriyor ikiii... Üçüncüsü de boyutları zaten bir miktar büyüdü, gelişti.

‘Maviş’ bir mekan

İç mekandaysa sadelik, eskisi gibi devam ediyor. Ancak eskisinden daha modern bir tasarım ve daha büyük gösterge paneli gelmiş. “Maviş” aydınlatmayı hep severdim, bu sevgime karşılıksız kalmamış Fiesta... Bunun yanında orta konsolda bulunan tablet bilgisayar benzeri ekran, hayli gösterişli. Kullanımının çok da zor olmadığını söyleyebilirim.

Sekleme alanları ve koltukların ergonomisi ise, bu sınıf bir araç için oldukça başarılı. En başarılı olansa, elbette isteğe test aracımızda bulunan “Bang&Olufsen” müzik sistemiydi. 10 hoparlörlü, 675 watt filan derken, “dibim düştü” sıfatını kullanmadan edemeyeceğim elbette... Bununla birlikte yine aracımızda bulunan açılabilir cam tavan, otomobile muhteşem bir ferahlık katmayı ihmal etmiyor. Sağolsun...

1.0 lt’lik 100 beygirlik benzinli motor ve Powershift otomatik şanzıman, bilesiniz ki bu araca en yakışan seçeneklerden. 6 ileri tam otomatik şanzıman, sarsıntısız vites geçişleriyle dikkat çekiyor ama iyi de “gidiyor” diyebilirim. Ayrıca tüketimi de, yaklaşık 100 km’de 6 litre civarında tutabildim. Bununla birlikte isterse “zıpır”lık da yapabiliyor kerata!

Yeni nesliyle bir hayli yüklü donanıma sahip Fiesta, özellikle onu sevenleri, sonra da kompakt boyutlu bir hatchback isteyenleri mutlu edebilecek seçeneklerden...

Pek havalı durdu

Neyin nesidir?

Ford Fiesta’yı duymadın mı hiç, sevgili iç sesim? Kendisi, yanlış hatırlamıyorsam artık 8. nesliyle aramızda. Ford’un en uzun ömürlü modellerinden bir tanesi. Üstelik de Avrupa’da bir hayli de seviliyor. Bilmem anlatabildim mi?

Neleri var? Çok abarttın ya!

Vaaayyyy, İç sesim, bana laf çarptırdı. Neyse bakalım! Evet, doğru, çok dodanımı var. Bir kere, donanım paketlerine göre değişim gösteren ve aralarında diz hava yastığının da bulunduğu hava yastıkları, MyKey denilen ve farklı bilgileri tutabilen anahtar, acil fren anında yanan dörtlü flaşör, ABS, EBD, ESP, TCS (Çekiş Kontrol Sistemi), EBA (Acil Durum Fren Desteği), HLA (Yokuş Kalkış Destek Sistemi), Lastik Basınç Takip Sistemi, Yaya Algılama özellikli çarpışma önleme sistemi filan var. İç ambiyans ışıklandırması, B&O müzik sistemi seçeneği, tablet ekran, yol bilgisayarı (ki dört parçada, dört farklı değeri aynı anda gösteriyor. Çok havalı!) da mevcut. Dahası aklıma gelmedi... Ama, var!

Motoru nasıl?

İyi vallahi, selamları var! Şaka bir yana, 1.0 litre ve üç silindirli motoru, bir hayli beğendim. Küçücük bir motor olmasına karşın, 100 beygirlik güç üretiyor ve gayet de atak. Gaz pedalına tekpileri hayli iyi ve tüketim açısından da insanın yüzünü güldürüyor. Ayrıca yukarıda bahsettiğim gibi, Powershift şanzıman ile de pek iyi anlaşıyorlar. Ancak yine de dizel motor seçeneği de yok değil. İsteyene tabii...

EDİTÖRÜN SON SÖZÜ

Ben bu “maviş” rengine bayıldım yahu... Yani insan diyor ki, al çıkart eve, büfede duruversin... Şeker gibi bir şey... Nazarlardan uzak...