Partilere, 'ittifak' çağrısı: Dönem vatanı kurtarma dönemi
25.04.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:
ANKARA Milliyet
Her türlü özveride bulunmaya hazır olduklarını vurgulayan CHP lideri Kılıçdaroğlu, “Dönem A partisi B partisi dönemi değildir. Bu ülkenin milliyetçi, ülkücü, muhafazakâr, liberal, sosyal demokratlarına, bütün sosyalistlerine sesleniyorum; gelin yeniden Cumhuriyeti inşa edelim” dedi
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 24 Haziran seçimlerinin bir parti seçimi olmadığını belirterek, tüm parti liderlerine “geniş ittifak” çağrısı yaptı. Kılıçdaroğlu’nun dün partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmadan satır başları şöyle:
KİŞİSEL BEKLENTİM YOK: 24 Haziran seçimleri bir parti seçimi değildir. Bu seçimler kişisel kavga alanı kişisel koltuk arayışı seçimleri değildir. Bu seçimler, söz konusu vatansa gerisi teferruattır seçimidir. CHP olarak, kişisel olarak hiçbir beklentim yoktur. Çok şükür evim var oturuyorum mütevazı bir evimde, aylığım var, çocuklarım büyüdü ama benim derdim ülke, benim derdim Türkiye benim derdim bayrağım, benim derdim vatanım. Biz geniş bir ittifakı, geniş bir birlikteliği sağlamak zorundayız. Herkes parlamentoda bir şekilde yerini almalıdır. Hiç kimseyi dışlamadan, ötekileştirmeden Cumhuriyetin kuruluşunda hangi değerler söz konusu ise 24 Haziran’a giderken aynı değerleri savunmak, aynı şekilde hareket etmek zorundayız.
YÜZDE 60’LA ALACAĞIZ: Kirlenen devleti temizlemek için beraber mücadele etmek zorundayız. Dönem sen, ben dönemi, A partisi B partisi dönemi değildir. Dönem vatanı kurtarmak, beraber hareket etme dönemidir. Bütün siyasi partilerin liderlerine sesleniyorum. Biz her türlü özveride bulunmaya hazırız. CHP olarak Türkiye’nin aydınlığa çıkması için her türlü özveride bulunuyoruz ve bulunmaya da hazırız. Biz önce 301’i aşacağız, sonra yüzde 60’la Cumhurbaşkanlığı’nı alacağız.
KÜMESTE YAKALANAN TİLKİ: Biz ezber bozduk. 15 milletvekili arkadaşımız kalktı İYİ Parti’ye geçti. Vay efendim nasıl yaparsınız? Kümeste yakalanan tilki gibi, hep beraber saldırmaya başladılar. Sen kumpas yapacaksın ben gözlerimi kapatacağım, yemezler. Bu kararı niye aldık? Erdal İnönü ve Sosyal Demokrat Halkçı Parti, siyasi yasakları kaldırmak için mücadele etti. Beyefendi unutmuş herhalde, arada bir diyor ya, ‘Bana muhtar olamazsın diyorlardı, ben geldim cumhurbaşkanı oldum’ diye. Sana o yolu kim açtı, CHP açtı. Seni sevdiği içi mi, hayır demokrasi için yaptı.
|
PM’den tam yetki 24 Haziran seçimlerine yönelik çalışmalarını hızlandıran CHP’de dün parti kurulları art arda toplandı. Grup toplantısının ardından MYK’yı toplayan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu daha sonra PM toplantısına başkanlık etti. Yaklaşık 3.5 saat süren PM toplantısında, Kılıçdaroğlu’na diğer partilerle ittifak kurabilmek için oy birliği ile tam yetki verildi. Toplantıda, partinin milletvekili adaylarının belirlenmesi yöntemi konusunda ise “merkez yoklaması” yani vekil adaylarının PM tarafından belirlenmesi yöntemi kararlaştırıldı. Böylece, CHP’de aday belirlenirken ağırlıklı olarak uygulanan “önseçim” bu seçimlerde uygulanmayacak. TBMM Anayasa Komisyonu’nda kabul edilen düzenleme kapsamında partilerin Cumhurbaşkanı adayının parti grupları tarafından belirleneceği hükme bağlandığı için PM toplantısında aday belirleme yöntemi konusunda görüşmeler yapılmadı. Kılıçdaroğlu’nun yasal düzenlemeyi anımsatarak, “Adayın kim olacağı konusunda grup kararı gerekiyor” dediği öğrenildi. Toplantıda, çok sayıda üyenin cumhurbaşkanlığı seçimi için 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün muhalefetin ortak adayı olacağı iddialarını eleştirdiği; CHP’nin adayının partili bir isim olması gerektiği görüşünü paylaştığı öğrenildi. Kılıçdaroğlu’nun ise “bütün kitleleri kucaklayacak bir cumhurbaşkanı adayı çıkaracaklarını” dediği kaydedildi. Bazı üyelerin ise Gül isminin değerlendirilebileceğini ifade ettiği kaydedildi. Akşener’le görüşecek Kılıçdaroğlu’nun ittifak temaslarına ilişkin, “Tüm partilerle görüşüyoruz ama süreci gizli yöneteceğiz. Mesela 15 milletvekilimizin İYİ Parti’ye geçeceği kamuoyuna sızdırılmış olsaydı, hükümet önlem alıp İYİ Parti’nin seçime girmesini YSK kararı ile engellerlerdi” dediği belirtildi. Kılıçdaroğlu, ittfak konusunda PM’den yetki almasının ardından ilk görüşmesini bugün saat 13.00’da İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ile yapacak. ŞEVKET YAMAN Ankara |
CUMHURİYETİ İNŞA EDELİM: Bu ülkenin milliyetçi, ülkücü, muhafazakâr, liberal, sosyal demokratlarına sesleniyorum, bütün sosyalistlerine sesleniyorum; gelin yeniden cumhuriyeti inşa edelim. Birlikte olalım, birlikte mücadele edelim. Bizim kişisel beklentimiz yok. Söz konusu vatana gerisi teferruattır. Tıpkı, cumhuriyetin kuruluşundaki felsefe gibi beraber olacağız, büyük bir halk olduğumuzu göstereceğiz. 15 arkadaşımızı görevlendirdik toplumda büyük bir sevinç oluştu. Ama birlerinin de rengi attı, kıyameti koparttı. Bizi anlayamazlar, ‘bizim liderimiz Allah’ın bütün vasıflarını toplamıştır, ikinci peygamberimizdir’ diyenler bizi anlayamazlar. Bizim inancımız da demokrasi kültürümüz de onlarla bağdaşmaz. Demokrasi ona uygun kafa ve ruh yapısını ister, sizde o kafa yoksa ben ne yapayım.
Minik Direnali’yi sevdi
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, konuşma yapmak için kürsüye çıkmadan önce 4 aylık Direnali ile tanıştı. Kılıçdaroğlu, İstanbul’daki Gezi olayları sırasında tanışan ve Adana’ya döndükten sonra evlenen anne-babanın ilk çocuğu olan 4 aylık Direnali’yi kucakladı. Kalabalık kamera grubunun önünde şaşkınlık yaşayan Direnali’yi öpen Kılıçdaroğlu daha sonra ailesine verdi.
‘Sana tarih kitabı göndereyim’
“Yörüklerimiz ve Türkmenlerimiz zulme tarihin her döneminde karşı çıkmışlar. Bay Recep diyor ki, vay efendim Kılıçdaroğlu gitti orada konuştu. Evet konuştum. Efendim, Yörüklere, Türkmenlere zulüm yapılmış. Evet yapıldı. Sen tarih bilmiyorsan ben ne yapayım? Sana tarih kitabı göndereyim oku o zaman. Şimdi beni yanında doktoru kesin dinliyordur. Şöyle diyor Dadaloğlu, ‘Kalktı göç eyledi Avşar elleri/Ağır ağır giden eller bizimdir/Arap atlar yakın eyler ırağı/Yüce dağdan aşan yollar bizimdir/Belimizde kılıcımız kirmani/Taşı deler mızrağımın temreni/Hakkımızda devlet vermiş fermanı/Ferman padişahın dağlar bizimdir’. Bolu Beyi zulmetmese Köroğlu çıkar mıydı? Padişah zulmetmese Dadaloğlu çıkar mıydı? Dadaloğlu nasıl zulme karı çıktıysa, Kılıçdaroğlu olarak ben de her türlü zulme karı çıkacağım. Onlar Firavundan biz Musa’dan yanayız.”
