Pazar Nişantaşı'ndaki "senin yerin"

Nişantaşı'ndaki "senin yerin"

12.03.2006 - 00:00 | Son Güncellenme:

Sofa Otel'in içinde açılan Tuus restoranın Latince anlamı "senin yerin". Restoranın ortaklarından Sahir Erozan "Mekan çölün ortasındaki vaha gibi. Nişantaşı'ndaki yegane açık, yüksek tavanlı, ferah yer burası çünkü" diyor

Nişantaşındaki senin yerin

Latince "senin yerin" anlamına gelen Tuus, Toner'in anlattığına göre kısa, akılda kalıcı ve fonetik olduğu için oybirliğiyle seçilmiş. Moda'dan üç çocukluk arkadaşı; Sahir Erozan, Mustafa Toner ve Cihat Bağcı. Bir araya gelerek yarattıkları ve iki yıldır üzerinde çalıştıkları Tuus'u, Nişantaşı'ndaki Sofa Otel'in birinci katında açtılar. Bodrum Maçakızı Oteli'nin sahibi olan Erozan 18 yıl boyunca Washington'ın popüler mekanlarından Cities'i işletti. Yeni restoranın mutfağı ondan soruluyor. Toner; Pasha, Divan restoranları, Mirror, Etiler Şamdan, Suadiye Cafe, Kalamış Marina, Moda Deniz Kulübü gibi mekanların mimarı. Bu yüzden mekanın dekorasyonu ve düzeniyle ilgileniyor. Bağcı ise aralarında "paraya en hakim" isim. İşin finansal ayağına bakıyor. Toner bir yılda tamamlanan restoranın dekorasyonunu yaparken kalıcı, modern, çağdaş ama klasik ifadeye sahip, sıcak bir mekan yaratmak için uğraşmış. Bu konuda "Geçici malzeme ve çizgilerden, trendi olmaktan uzak durduk. Çağdaş bir mekan yaratmaya çalıştık. Ana malzemelerimiz mermer, taş, ahşap, cam ve metal oldu" diyor. Dekoratif unsurları fazla sevmeyen Toner içeride Bubi, Ebru Uygun, Mithat Şen, Gökhan Ercan ve Ahmet Onar'ın sanat eserlerine yer verdi. Mekanın açık mutfağı var. Raflara yerleştirilmiş yemek kitapları kendinizi evde gibi hissetmenize neden oluyor. Mekanların çoğunda girişte yer alan bar Tuus'un arka bölümünde. Toner bunun nedenini "Barın kendi içinde bir mekan haline gelmesi ve restoranda yemek yiyenlerin rahatsız olmaması" şeklinde açıklıyor. Bu kısım, restorandan bir bölmeyle ayrıldığı için bardan restoranı görmek mümkün olmuyor. Sanatçıların çalışmaları var Sahir Erozan "Tuus'un ön tarafı sokağa değil arka taraftaki bahçeye bakıyor. Nişantaşı'ndaki yegane açık, yüksek tavanlı, ferah yer burası. Bu yüzden çölün ortasındaki vaha gibi" diyor. Ortaklar buraya gelenlerin Teşvikiye'nin modern ve yaşanmış havasını solumasını istiyor. Ve ekliyorlar: "Restoranımıza yemekten anlayan, güzel bir mekan arayanlar gelsin istiyoruz. Burası geçerken uğranıp karın doyurulacak bir mekan değil." Erozan Tuus'un ona New York Modern Sanat Müzesi'nin içindeki restoranları hatırlattığını belirtiyor. "Müşterilerimiz kendilerini New York'ta hissettiklerini söylüyorlar." Erozan'a göre yıllardır Amerika'da yaşayan biri olarak katkıda bulunduğu mekanın o ülkeden bir şeyler taşıması çok normal. "Zaten bizim sattığımız şey yemek, içki veya müzik değil. Daha çok hayat stili" diyor Erozan. "Hayat stili satıyoruz" Tuus yeni Akdeniz mutfağına sahip. Modern Akdeniz yemeklerinden oluşan mönüyü Cities'den beri birlikte çalıştığı şef Aret Sahakyan ile hazırlayan Erozan "Genelde Türk mutfağı içinde gördüğümüz yerel tatları kullanıyoruz. Ama bu lezzetleri alışılmadık şekilde sunuyoruz. Mesela közde patlıcanı herkes etin altında düşünürken biz balığın altına yerleştiriyoruz. Her gün kullanılmayan sebzeleri yemeklerin yanına ekliyoruz. Kısacası yemeğe yeni bir bakış açısı getiriyoruz" diyor. Körpe ıspanak salatası, yengeç eti (parmesanlı patates salatası ile), mascarpone ravyoli, havuçlu kek mönüdeki yemeklerden birkaçı.Erozan mekanın insanların hesap nedeniyle gelmekten çekinmeyecekleri bir yer olduğunu belirtiyor. "Bir-iki kadeh içkiyle kişi başı 70 YTL'ye çıkabilirsiniz" diyor. Restoranın kavında 100'ün üzerinde şarap çeşidi bulunuyor. Erozan saat 12.00'de başlayan öğle yemeği servisinin müşterilerinin ağırlıklı olarak kadınların oluşturduğunu anlatıyor. "Öğle yemeği mönüsünü kaçınılmaz şekilde kadınlara yönelik, hafif yemeklerle hazırladık. Mönüde salata çeşitlerinin yanı sıra pizza da var." "Alışılmışın dışında sunum yapıyoruz" Tuus'ta klasik müzikle başlayan akşam ilerleyen saatlerle birlikte biraz daha hareketleniyor. Mekan pazarları kapalı. Üzeri kapatılacak cam kısmın da eklenmesiyle daha da genişleyecek. Kapasitesi 170 kişiye kadar çıkacak. Üç ortak yakında otelin içinde hizmete girecek Sofa Cafe'nin de işletmesini üstlenecek. Kafe "daha New Yorkvari" bir yer olacak. Kahve ve salata mönüsü geniş tutulacak. İçine bir de kitapçı eklenecek. Sofa Cafe New Yorkvari