Pazar Obezitenin parmak izinin peşinde

Obezitenin parmak izinin peşinde

27.08.2023 - 02:00 | Son Güncellenme:

Kimi sedye ile geldiği, Türkiye’nin ilk Genetik Obezite Tarama Polikliniği’nde şimdi yürüyebiliyor, kimi “Bu işi başaracağız” diyerek elinden tutan doktorunun desteğini her fırsatta dile getiriyor. Kısa zamanda yol kat eden İzmir’deki merkezi Doç. Dr. Demet Yalçın Kehribar’dan dinledik.

Obezitenin parmak izinin peşinde

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine ülkemiz, obezitede dünyada 17’nci, Avrupa’da ise ilk sırada. Veriler alarm verirken Sağlık Bakanlığı kararıyla Türkiye’nin ilk Genetik Obezite Tarama Polikliniği İzmir’de açıldı. Dokuz Eylül Üniversitesi bünyesinde yer alan ve 1 ayda 300 hastanın başvurduğu merkezde; iki iç hastalıkları, bir spor hekimliği, bir beslenme ve diyet uzmanı, bir klinik psikolog, bir de fizyoterapist bulunuyor.

Haberin Devamı

Genetik Obezite Tarama Polikliniği’nin sorumluluğunu üstlenen Doç. Dr. Demet Yalçın Kehribar’ın (44), öyküsü ise başvuran hastalara ilham veriyor, yol gösteriyor. Geçmişte kendisi de obezite hastası olan Kehribar, “Yaşam tarzınızı değiştirmeniz gerekiyor. Ben de zamanla başardım. 2 çocuğum oldu ve 30 yıldır bir daha hiç kilo almadım” diyor.

120 obezite merkezi bulunan Türkiye’de yetişkinlere özel açılan ilk genetik poliklinik olduklarını söyleyen Doç. Dr. Demet Yalçın Kehribar, “Çocuklar için genetik obezite taramaları yapılmakta fakat ülkemizde bu alanda yapılan çalışma maalesef yok. Sayın Rektörümüz Prof. Dr. Nükhet Hotar, hocamızın önderliği ile ve endokrinoloji ve metabolizma bölümümüzün desteğiyle bu merkezi hayata geçirdik. Özellikle tek gen hastalıklarına bağlı obezitenin tanınması tedavi başarısı açısından önem arz ediyor. Hastalar bize başvurduğunda ilk olarak genetik obezite risk faktörlerini tarayan anketimizi yapıyoruz. İkinci aşamada şüphelendiğimiz hasta gruplarının kanlarını genetik obezite tarama programına almayı planlıyoruz” diyor.

Haberin Devamı

Merkeze 18 yaş ve üstü, BKİ (Beden kitle endeksi) 30’un üzerinde olan her birey ve kronik ek hastalıklarının yanında BKİ 27 ve üzeri olan bireyler başvurabiliyor. Doç. Dr. Kehribar “Amacımız DSÖ fonlarından faydalanabilmek ve ülkemizde belli bir ortak özelliğe sahip olan kişilerin bu hastalığa yakalanma olasılıklarının saptanması için bir araştırma, yani kohort oluşturmak” sözleriyle anlatıyor hedeflerini.

Obezitenin parmak izinin peşinde

Doç. Dr. Kehribar “Çocukluk çağı obezitesi oranımız yüzde 15-16 gibi yüksek seviyelere ulaştı” diyor.

Tedavi en az bir yıl sürüyor

Hastaların obezite bilinçlendirme süreçleri dahil takip ve tedavileri en az 1 yıl sürüyor. Obezitenin neden olduğu ek sağlık sorunlarının belirlenmesi, beslenme, egzersiz, davranış değişikliği tedavisi ve gerek duyulan hastalarda ilaç tedavisini içeren tedavi planları değerlendiriliyor. Ayrıca başvuran hastaların bireysel ve grup eğitimleri ile verilen kiloların kalıcı olması, beslenme ve egzersiz alışkanlıklarının oturması hedefleniyor.

Haberin Devamı

En pahalı hastalıklardan 

“Artık obezite diyabet, hipertansiyon, astım, KOAH, kalp krizi, felç, inme ve kanser gibi birçok kronik hastalığın zemininde yatan etken olarak görülüyor. Bu nedenle bugün dünyada tedavi maliyeti en yüksek olan önlenebilir sağlık sorunlarından biri” diyen Doç. Dr. Kehribar obezitenin artış hızına dikkat çekiyor: “Ne yazık ki ülkemizde Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre her 3 kişiden 1’i obez ve obezite çok hızlı bir şekilde artış gösteriyor. ABD ve Avrupa durumun ciddiyetinin farkında ve büyük çabalar gösteriyor ve başarılı da oluyorlar. Bizim de önlemleri artırmamız gerekiyor.” 

Kas kütlenizi artırın

“Yetişkinlere haftada 150 dakika orta şiddetli fiziksel aktivite (Yürüyüş, bisiklet sürme, yüzme) veya 75 dakika yüksek şiddetli fiziksel aktivite (Koşu, zıplama, yüksek tempolu dans) yapmaları öneriliyor” diyen Spor Hekimliği Uzmanı Dr. Ayşe Birsu Topçugil Kırık, “Ayrıca, kas kuvvetini artırmak için haftada en az iki gün direnç egzersizleri yapılmalı” diyor.

Haberin Devamı

“Kolay empati kuruyorum”

Doç. Dr. Kehribar yaşam tarzının değişmesinin önemini anlatıyor: “Aslında işin özü hastanın sağlıklı beslenmeyi, neyi yiyip neyi yemeyeceğinizi bilmesinde ve yeme ataklarının üstesinden gelmekte yatıyor. Bunları başaramayan hastalar istedikleri kadar ameliyat olsunlar, zayıflama iğneleri kullansınlar, kilo kontrolleri kalıcı olamayacaktır. Gençliğimde ben de kilo sorunu yaşadım, obeziteyle mücadele ettim. Ege Tıp mezunuyum. Bu bölümü seçmemdeki neden aslında insan metabolizmasının işleyişini öğrenmekti. Zamanla başardım ve 2 çocuğum oldu. 30 yıl içinde bir daha da kilo almadım. Bu süreci yaşadığım için hastalarımla daha kolay empati kurabildiğimi düşünüyorum.” Doç. Dr. Kehribar, kendisine başvuranlara daha sağlıklı bir vücut için Tibet yogasının 5 hareketini yapmalarını da önerdiğini söylüyor.

Obezitenin parmak izinin peşinde

Hedef kiloya ulaşma yolunda

Türkü Serter (24): Poliklinikle annemin yönlendirmesiyle tanıştım. 2 haftada bir geleceğim. 10-15 kilo vermek istiyorum. Daha önce de doktora gittim ancak hedefime ulaşamadım. Görevli uzmanlardan beslenme ve spor programı konusunda destek alıyorum. Umarım bu kez başarılı olabilirim.

Haberin Devamı

Obezitenin parmak izinin peşinde

Ceyda Baydür Akça (37): DEÜ Obezite Polikliniği’ne başvurum sırasında 185 kiloydum. Diyet ve egzersiz programımın 1’inci ayında 20.5 kilo verdim. Geldiğimde yürüyemiyordum ama artık yürüyebiliyorum. Hedef kiloma ulaşma yolunda bu poliklinik benim için çok büyük bir destek oldu.

Obezitenin parmak izinin peşinde

Hakan Yerli (26): Obezite Polikliniği’ne hastanedeki doktorlarım tarafından yönlendirildim. Geldiğimde 167.5 kiloydum. Görevli doktorlar ve diyetisyenimiz cana yakın ve ilgili. Diyet listesi ve egzersiz programı oluşturuldu. Kilo verme sürecini yakından takip ediyorlar.

Obezitenin parmak izinin peşinde

Adife Erdoğan (80): Dokuz Eylül Üniversitesi Dahiliye Polikliniği’nde 1 aydır tedavim sürüyordu. Doktorumuz Demet hanım geçen ay beni obezite merkezine yönlendirince kontrollerim buradan sürdü. Son iki ayda uygulanan programla 126 kilodan 112 kiloya indim. Hastaneye sedye ile gelmiştim şimdi yürüyebiliyorum. Çok mutluyum. Hedefim sağlıklı kiloya ulaşabilmek.

Obezitenin parmak izinin peşinde

Fırgat Karabulut (38): Obezite merkezine başvurumun birinci ayındayım. 5.5 kilo verdim. Demet Hocam muayenesi sırasında ‘Bana elini ver, elimi sıkı sıkı tut. Bu işi başaracağız’ dedi. Bu beni çok etkiledi. Desteği için teşekkür ediyorum.