Genç Kızların Riskli Diyet Yapması, Aile Çatışmaları ve Depresyonla İlişkili!

Yeni bir çalışma, ergen kızların eğer aile çatışmaları yaşıyor ya da depresif ruh hali semptomları gösteriyorlarsa, kalori saymalarının, öğün atlamalarının ve diğer riskli diyet yapma davranışlarıyla uğraşmalarının daha olası olduğunu gösteriyor.

Araştırmanın yazarlarından biri olan Queensland Üniversitesi’nden Adrian B. Kelly, “Riskli diyet gelişimiyle ilişkilendirilen, akranlarla sosyal uyum, medya, ebeveyn/aile de dahil olmak üzere pek çok faktör var” diyor. Bu araştırma, riskli diyet yapmada kızların temel bir zafiyeti olduğundan, ailelerin duygusal ortamına bir göz atıyor.

Haberin Devamı

Araştırmacılar üç Avustralya eyaletindeki 231 okulda, yaşları 11 ile 14 arasındaki 4000’den fazla kız üzerinde anket yaptılar. Kalori sayma, öğünlerde yiyecek miktarını azaltma ya da öğün anlamanın da dahil olduğu belirli davranışlar yoluyla kilo kontrolü hakkında olan soru formunda, kızlara her davranışı ‘nadiren/hiç’ten ‘neredeyse her zaman’a kadar ne sıklıkla kullandıkları soruldu.

Aynı zamanda anne ve babalarına ne kadar yakın olduklarını tarif eden ve “Ailemdeki insanlar sıklıkla birbirlerine hakaret eder ve bağırır”ın da dahil olduğu evdeki çatışmayı üç ifade ile sınıflandıran duygu durum ve hisler üzerine olan bir soru formunu tamamladılar.

Araştırma sonuçlarına göre, aile çatışma seviyesi daha yüksek olanların diyet yapma davranışı ile meşgul olmaları daha olasıydı ve depresif hissetmek bu bağlantının en azından bir kısmını açıklıyor gibi görünüyordu.

Araştırmacılar, ergenliğin başlangıcını hesaba kattılar ve sosyoekonomik statüyü ebeveynlerin mesleğine dayanarak dikkate aldılar.

Daha düşük sosyoekonomik statüye sahip kızlar ile ergenliğe erken girenlerin -regl dönemine ilk olarak 11 yaşında ya da daha erken girenlerin- diyet yapması daha olasıydı.

“Yapılabilecek pek çok şey var. Bu araştırma, çatışma gibi stresli aile olaylarına değinmenin ve çocukların ruhsal sağlıkları üzerindeki negatif etkiyi azaltma yolları üzerinde çalışmanın potansiyel değerine dikkat çekiyor” diyor Kelly. “Bu alan, diğer kanıta dayalı yaklaşımların yerine koymaktan ziyade, diğer sratejileri bütünleyebilecek bir şey olarak görülüyor. Ama bu araştırma yalnızca kısa bir süreyi göz önüne alıyor. Çatışma ya da depresyonun riskli diyet yapma davranışına sebep olup olmadığına değinmiyor, yalnızca bir şekilde bağlantılı olduklarını gösteriyor,” diye yazmış yazarlar.

Haberin Devamı

Fazilet Seyitoğlu

Uzman Klinik Psikolog

www.myfamilyterapi.com

Kaynak: Seyitoğlu, F. (2017). Çocuklarda 20 Psikolojik Problem ve Çözümü. İstanbul: HayyKitap.