Alternatif Tıp Güçsüzleşen bağışıklık sistemine doping gibi gelecek olan 22 besin

Güçsüzleşen bağışıklık sistemine doping gibi gelecek olan 22 besin

16.08.2023 - 12:27 | Son Güncellenme:

Güçsüzleşen bağışıklık sistemi oldukça vahim sonuçlara sebep oluyor. Örneğin daha kolay hastalanabiliyoruz çünkü güvenlik bariyeri olarak betimlediğimiz bağışıklık sistemi incelmiş ve tüm mikrop ve bakterilere açık hale gelmiştir. İşte, merak edilen tüm ayrıntıları derledik.

Güçsüzleşen bağışıklık sistemine doping gibi gelecek olan 22 besin

Bağışıklık sistemini güçlendiren besin kaynakları var ve bu besin maddelerinden nasıl yararlanmamız gerektiği, yine bağışıklık sistemini güçlendiren 22 besin besini birlikte inceleyeceğiz.

Haberin Devamı

Bağışıklık Sistemi Nedir?

Bağışıklık sistemi, insan vücudunun güvenlik kalkanı olarak tanımlanmaktadır. Bir kişinin bağışıklık sistemi güçlü ise sağlıklı bir yaşam söz konusu olacaktır. Dış etkenler, kötü beslenme, aşırı stres, yetersiz uyku düzeni, gelişi güzel ilaç kullanmak gibi durumlar bağışıklık sisteminin bozulmasına etken nedenler arasında yer almaktadır.

Bağışıklık sistemine düzenli olarak doğru reçeteler ve besinler ile bakmak gerekmektedir. Aksi takdirde Vücudumuzun uzun yıllar bizi taşımayacak dolayısıyla hastalıklar ile uğraşmak zorunda kalacağız.

Güçsüzleşen Bağışıklık Sistemini Güçlendirmek İçin Gerekli 22 Besin Nelerdir?

Bağışıklık sistemini güçlendiren besinlere göz atacak olursak ve bu besinleri düzenli olarak tüketmemiz halinde oldukça sağlıklı bir yaşantımız olacaktır. Öncelikle ana bir kaç kategori olarak besinleri birlikte inceleyelim.

Haberin Devamı

Kırmızı Et ve Ürünleri

Kırmızı et tüketimi insan bağışıklık sistemi için oldukça önemli temel besin maddeleri arasında yer almaktadır. Protein kan dolaşımı ve kanın kullandığı protein ve minerallerin depolanmasını sağlamaktadır.

Süt ve Süt Ürünleri

Hayvansal ürünler başta kalsiyum olmak üzere sağlığa yararlı prebiyotik maddeler bağışıklık sistemini güçlendiren besinler arasında yer almaktadır. Başta süt, yoğurt, peynir gibi besinlerin doğal haliyle tüketilmesi tüm uzman hekimlerin ortak görüşü olarak ifade edilmektedir. Süt besin maddesi çocukların bebeklik dönemlerinden itibaren mutlaka tüketilmesi gereken üründür.

Ancak süt tüketiminin yanı sıra yoğurdun ayrı bir önemi bulunmaktadır. Yoğurt mayalanma ile meydana geldiğinden başta bağırsak sistemi ve sindirim sistemi iyi huylu bakterilerin çoğalmasına sebep olarak sağlıklı bağışıklık sisteminin devamını sağlamaktadır. Özellikle kış aylarında grip veya türev rahatsızlıkları yaşamamız durumunda hastalık dönemi bitene kadar yoğurt tüketmek çok önemlidir.

İyi huylu bakterilerin vücudu onarması konusunda başrolü oynamaktadır. Ayrıca hastalık sırasında alınan ilaçların yan etkilerini azaltmak ve bağırsak sistemini korumak amacıyla yoğurt tüketmemiz uygun olacaktır.

Haberin Devamı

Beyaz Et Ürünü Tavuk 

Tavuk, içerdiği protein zenginliği sebebiyle bağışıklık sistemini güçlü olmasını sağlamaktadır. Ülkemizde yaygın olarak tüketilen tavuk eti ile çeşitli sağlıklı yemeklerimiz olmakla birlikte başta tavuk suyu çorbası doğal bir ilaç olarak kabul edilmektedir.

Turuncu Meyveler

Özellikle kış aylarında vücudun C vitaminine daha fazla ihtiyaç duymaktadır. Bu bağlamda C vitaminin en fazla bulunan besin maddeleri arasında Turunçgiller başı çekmektedir. Turunçgiller yani turuncu meyveler kategorisine portakal, mandalina, limon, greyfurt, gibi besinleri sıklıkla tüketmemiz gerekmektedir.

Burada dikkat edilmesi gereken konu soğuk algınlığı esnasında kullanılan ilaçlar veya antibiyotik alımı söz konusu olması halinde greyfurt tüketme konusunun doktor kontrolünde ve bilgisinde kullanılması uygun olacaktır. Greyfurt içerisinde bulunan asit düzeni ilacın etkisini azaltıyor.

Kırmızı Sebze ve Meyveler

Haberin Devamı

Başta kanser türlerine karşı bağışıklık sistemine güçlü antioksidan kazandıran kırmızı sebze ve meyvelerin mümkün olduğu kadar sıklıkla tüketilmesi çok önemlidir. Kırmızı sebzelere örnek Mor lahana, Kırmızıturp, Domates, pancar, Kırmızıbiber, Kırmızı soğan sebzeler arasında yer almaktadır. Domates, içerdiği likopen maddesinin bağışıklık sistemine daha fazla fayda sağlaması için pişmiş domatesin daha çok tüketilmesi uygun olacaktır. 

Kırmızı Meyveler grubunda ise başta yaz mevsiminin vazgeçilmezi ve serinleten lezzeti karpuz olmak üzere, çilek, ahududu, kızılcık, kiraz, vişne gibi yaz grubu meyvelerinde tüketilmesi bağışıklık sistemi üzerinde güçlü etkileri bulunmaktadır.

Kırmızı meyveler arasında en önemli antioksidan açısından nar çok zengin içeriğe sahiptir. Başta dolaşım sistemi olmak üzere kalp ve damar sisteminde çok faydalı özelliklere sahiptir. Öncelikle kalp krizi riskini düşürmektedir. Nar içerisinde yüksek düzeyde antioksidan, C vitamini ve fenolik bileşenler olarak bilinen sebze ve meyvelerin doğal kimyasallar içermektedir.

Haberin Devamı

Nar meyve olarak çok lezzetli ve başta kanser hastalığı olmak üzere tüm rahatsızlıklar ve hastalıklardan korumakta ve bağışıklık sistemini oldukça güçlendirmektedir. Kan dolaşımının hızlanmasını sağlar, oksijen miktarını artırarak vücudun sağlıklı olması konusunda yardımcı olmaktadır.

Bir bardak nar suyu erişkin bir insanın günlük olarak aldığı C vitamini ihtiyacının ortalama % 20 sini karşılamaktadır. Bir bardak nar suyunda yoğun olarak B vitamini ve potasyum içermektedir. Dolayısıyla mide rahatsızlığı, ülser veya reflüsü olmayan kişilerin gün aşırı nar veya bir bardak nar suyu içmeleri konusunda uzman hekimlerin tavsiyesi bulunmaktadır.

Günde bir adet nar yenmesi durumunda kalp krizini önlemekte, kalp çarpıntılarına karşı korumaktadır. Yine dolaşım sistemini temizlemekte ve kanın pıhtılaşma riskini ortadan kaldırmaktadır. Çeşitli sebepler ile vücuda zararlı toksinlerin toplanması vücutta oldukça zararlar söz konusu olmaktadır. Bu bağlamda toksinlerin atılmasında hızlı sonuçlar elde edilmektedir.

Yeşil Sebzeler

Hayatımızın her anında yeşil sebzeleri sıklıkla kullanmaktayız. Yeşil yapraklı sebzelerin en büyük özelliği çok yüksek C vitamini içermesidir. Yeşil sebzelerin büyük bir kısmı çiğ olarak tüketilmesi gerekirken bir kısmı buhar yöntemine göre pişirilmelidir. Yeşil yapraklı ve renkli sebzeler bağışıklık sistemi yükseltmesi konusunda oldukça faydalıdır.

Yeşil renkli sebzelere örnek ıspanak, brokoli, marul, salatalık ilgili faydalı sebzelerin başında gelmektedir. Yeşil yapraklı sebzeler içerisinde yer alan ıspanak yapısında demir yer alması kandaki demir eksikliğine iyi gelmektedir.

Kivi

Yeşil renkli meyveler arasında yer alan kivi C vitamini olarak en yüksek meyve çeşididir. Bu bağlamda her gün bir adet kivi tüketmek bağışıklık sistemini güçlendirmektedir. Besin değerleri açısından en zengin ve C vitamini bakımından diğer meyvelere göre daha ön planda olan kivinin içerisinde folat, K vitamini, C vitamini ve potasyum içermektedir.

Antioksidan açısından oldukça zengin bir içeriğe sahip olan kivi, özellikle beyaz kan hücrelerinin fazlalaşmasında çok etkilidir. Kivinin her gün bir adet tüketilmesi kış mevsimi sebebiyle oluşacak olan hastalıklardan korunması konusunda doğal bir güvenlik kalkanı göre görmektedir.

Bitki Çayları

Bitki çayları özellikle kış aylarında sıklıkla tüketilmektedir. Ihlamur özellikle boğaz ve gırtlak çevresinde oluşan rahatsızlara karşı savaşan antioksidan içeren bir bitkidir. Genellikle ıhlamur çayları bal ile birlikte içilmekte ve boğazın yumuşamasına, ağrısının giderilmesini büyük ölçüde yardımcı olmaktadır. 

Kış çayı olarak bilinen ve içeriğinde kurutulmuş meyve, kabuk tarçın, limon, rendelenmiş taze zencefil ve bal ile oluşturulan karışımın her gün en az bir fincan olmak üzere tüketilmesi hastalıklardan koruyacak ve bağışıklık sisteminin güçlenmesine sebep olacaktır.

Hibiskus Çayı yine bitki çayları arasında hibiskus bitkisi içerdiği C vitamini sebebiyle sıklıkla kullanılmaktadır. Hibiskus çayı aynı zamanda vücutta biriken toksinlerin atılması konusunda tartışılmaz özelliği bulunmaktadır. Başta el ve ayak şişmesi olarak bilinen ödemlerin atılması konusunda oldukça etkili bitki çayları arasında yer almaktadır.

Ada Çayı

Ada çayı yeteri kadar tüketilmesi uygun olan ve dikkatli kullanılması gereken çok faydalı bitki çayları içerisinde yer almaktadır. Her bitki çayının hazırlanmasının belirli kuralları bulunmaktadır. Ada çayı antioksidan seviyesi oldukça yüksek bitkiler arasında yer almaktadır. Bazı çayların bal ile karıştırılmaması sağlık için oldukça önemlidir. Ada çayı bu bitkiler arasında yer alıyor. Ada çayının faydalarına bakacak olursak;

 - Stres azalıyor ve Depresyona girmeyi önlüyor

 - Vücutta yer alan zararlı toksinlerin hızla atılmasını sağlıyor

 - Beyin fonksiyonlarını besliyor

 - Ağız sağlığı ve ağızda biriken bakterilerin temizlenmesine yardımcı olmaktadır. Dolayısıyla doğal Ağız çalkalama suyu olarak kullanılması tavsiye edilmektedir.

 - Cilt lekelerine karşı koruyucu özelliğe sahiptir.

 - Sindirim ve bağırsak sisteminin sağlığını korumakta zararlı bakterilerin idrar söktürücü olması özelliği sebebiyle atılmasına sebep olmaktadır.

Kara Mürver

Mürver bir meyvedir. Antioksidan özelliği ve bağışıklık sistemi güçlendiren özelliğe sahiptir. Kara mürver, çeşitli hazırlanış şekillerine göre farklı tatlarda hazırlanabilmektedir. Kış mevsiminde kara mürver demleme usulü ile bitki çayı olarak hazırlanabilmektedir.

Yazın ise soğuk damıtma usulü ile içimizi ferahlatan ve soğuk olarak şurup haline getirilir ve sulandırılarak kişisel tercihe göre tüketilebilmektedir. Kara mürver çok eski dönemlerden bu güne kadar iyileştirici özelliği ile şifacı meyveler türünde yer alıyor.

Tarçın 

Tarçın önceki yıllarda daha çok tatlı ve boza için kullanılan tatlandırıcı olarak kullanılmaktaydı. Fakat bu gün tarçının iyileştirici özelliği ve güçlü antioksidan özelliğinin bilinmesi ile birlikte bitki çayları başta olmak üzere neredeyse tüm besin içeriklerinde kullanılmaktadır.

Tarçının en önemli özelliği ödem atmasıdır. Bu özelliğinin yanı sıra doğal şeker olarak kullanılması nedeniyle vücudun şeker ihtiyacını doğal yollardan karşılamakta bu sebeple beyaz şekere ihtiyaç duyulmamasını sağlamaktadır. Başta şeker hastaları ve Tip 1 ve Tip 2 diyabet rahatsızlığı olanlar şeker kullanmamaları gerektiğinden bu ihtiyaçlarını tarçın ile kolaylıkla giderebilmektedir. 

Tarçının diğer bir önemli özelliği ise soğuk algınlığı, grip gibi sık yakalanılan rahatsızlara ve diğer riskli hastalıklara karşı koruyucu içeriğe sahip olmasıdır. Bu sebeple tarçını hayatımıza oldukça sık şekilde almalı ve tüm yiyecek ve içeceklerimizde soğuk, sıcak fark etmeksizin kullanmamız çok fayda sağlayacaktır.

Yine diyet yapmak isteyen kişilerin yağ yakımı konusunda önemli rol üstlenmektedir. Özellikle uzman diyetisyenlerin diyet reçetelerinde şeker ve tatlı krizlerini önlemek amacıyla sıklıkla kullanılan doğal besin olarak şiddetle tavsiye etmektedirler.

Baharatlar

Ülkemiz baharat çeşitleri konusunda çok zengin bir yapıya sahiptir. Özellikle Doğu ve Güney doğu Anadolu bölgesi baharat yolu olarak tanımlanmaktadır. Eski dönemlerde o dönemin çok önemli ticaret yolu olarak bilinen İpek yolu ve Baharat yolu ülkemizden geçmekteydi Bu bağlamda eski medeniyetlerin kurulduğu Mezopotamya olarak bilinen güneydoğu ve doğu kültüründe baharata oldukça önem verilmektedir.

Herkesin sıklıkla kullandığı günlük sofralarımızın olmazsa olması karabiber, kırmızı toz biber, pul biber, tuz, kekik, nane, zerdeçal gibi baharatların bağışıklık sistemimize olan olumlu etkileri oldukça fazladır. Karabiber özellikle solunum yolu rahatsızlarının başında yer alan öksürüğün kesilmesi konusunda çok başarılıdır.

Kış çayı olarak bilinen karışıma yarım çay kaşığı karabiber eklenmesi vücudun acı ile birlikte ısınmasını sağlayacak ve metabolizmanın daha sağlıklı çalışmasına yardımcı olacaktır. Karabiber yapısı itibariyle antibiyotik etkisine sahiptir. İçeriğinde çok zengin C vitamini barındırmaktadır. Bu sebeple vitamin ve mineral depolaması açısından çok zengindir.

Karabiber yorgun bağışıklık sistemini zindeliğine kavuşturur. Yavaşlayan metabolizmayı canlandırır, Kan akışını hızlandırır ve dolaşım sistemini güçlendirir. Karabiber Sindirim ve bağırsak sistemine yapışan zararlı bakterilerin temizlenmesi konusunda yardımcı olmaktadır. Karabiber tüm yemeklerde çok kullanılmaktadır. Ayrıca karabiberin limon ile bir karışım olarak kullanılması başta solunum yolu rahatsızlıklarına karşı oldukça etkili bir yöntemdir.

Ayrıca limon karabiber ve bir adet aspirin karışımını haricen vücudun ağrıyan yerine sürülmesi halinde bir merhem görevi görecek ve ağrı kesici özelliği ile iyileşmesine sebep olacaktır. Pul Biber yararlarına göz atacak olursak; Sağlıklı bir bağışıklık sistemine sahip olmak için öncelikli kullanılan baharat olan pul biber için yapısında, A, B6, C ve K vitaminleri ve mineraller içermektedir.

Özellikle günlük C vitamini ihtiyacını ortalama % 20 oranıyla karşılar ve yine ortalama % 10-15 oranında ise A vitamini barındırmaktadır. Pul biber çok güçlü bir antioksidan kaynağı olarak bilinmektedir. Ayrıca görme organı olan göz sağlığı açısından çok faydalıdır. 

Dolaşım sistemi vücudun ana yolu olarak tanımlanır. Bu durum kırmızı ve beyaz kan hücrelerinin sağlıklı olması çok önemlidir. Bir insanın dolaşım sistemi sağlıklı olması Kalp ve damar rahatsızlıkları yaşamayacağını işaret etmektedir. Kırmızı pul biber yeteri kadar tüketilmesi, dolaşım sisteminin sağlıklı çalışmasına yardımcı olmaktadır.

Kırmızı pul biber tüketilmesinin faydaları yüksek olmakla beraber her besinde olduğu gibi fazla kullanılması veya tüketilmesi halinde acı olması sebebiyle mide ve bağırsak duvarlarına zararları olabilir bu bağlamda yiyeceklerin içerisine yeter miktarda kullanılması önerilmektedir.

Kırmızı pul biber özellikle diyette olan kişileri için yoğurt ile birlikte tüketilmesi halinde hem bağışıklık sistemini koruyacak hem de metabolizmayı hızlandırması sebebiyle yağ yakımı daha kolay gerçekleşir.

Kış aylarında soğuk algınlığı rahatsızlıklarında başta ateş olması durumunda pul biberin besinler içerisinde kullanılması halinde metabolizma hızlanacak ve terlemeye sebep olacaktır. Bu durum ateşin düşmesine ve aynı zamanda antibiyotik özelliği oluşması ile mikroplar ile daha kolay savaşacaktır.

Zerdeçal faydalarına detaylarıyla göz atacak olursak; Öncelikle güçlü bir bağışıklık sistemine büyük katkı sağlayan zerdeçal yemeklerde sıklıkla kullanılan baharatlar arasında yer almaktadır. Özellikle kolesterol hastalarının mutlaka tüketmesi gereken baharatların başında zerdeçal gelmelidir. Zerdeçal yüksek kolesterol rahatsızlıkları normal seviyeye getirme özelliğine sahiptir. Zerdeçal aynı zamanda güçlü bir antioksidan özelliğine sahiptir.

Beyin hastalıkları olarak bilinen nörolojik hastalıkların başında yer alan MS, Alzeimer, Parkinson gibi zor süreçler yaşatan hastalıkların ilerlememesi konusunda yardımcı besin kaynağı olarak ifade edilmektedir. Kan şekeri olarak bilinen insülin direncinin nominal seviyelerde tutmaya yardımcıdır. Bir kimsenin insüline direnç göstermesi kısa süre sonra şeker hastalığının oluşmasına sebebiyet vermektedir. 

Zerdeçalın içerisinde bulunan kurkumin maddesi doğal bir ‌‌antienflamatuvar olarak bilinen ağrı kesici etkisi yüksektir. Bu bağlamda Hali hazırda mevcut hastalıkların iyileşmesi çabuklaştırmaktadır. Ayrıca kronik rahatsızlıklarda tedavi sürecinde kullanılan ilaçların yana etkilerini azalma konusunda büyük görevleri bulunmaktadır. Antioksidan özelliğine sahip olması kalp ve damar rahatsızlıklarına son derece tedavi edici etkisi bulunmaktadır.

Vücudun ürettiği iltihaplanmaların kurutulması ve bu sayede bağışıklık sisteminin güçlenmesi konusunda zerdeçal yine başrolü oynamaktadır. Özellikle kemik ve kas iltihabı konusunda zerdeçalın ana maddesi olan kurkumin sayesinde kurutulmasına yardımcı olmaktadır.

Zerdeçalın bir diğer özelliği ise ödem atma konusunda yardımcı olmaktadır. Özellikle iltihaplanma durumlarında kas ve kemik yapısında ödemler oluşabilmektedir. Zerdeçal düzenli kullanılması bu bölgelerdeki ödemlerin temizlenmesini ve dışarıya atmasını sağlayacaktır.

Zerdeçal vücut içerisinde faydaları olmakla beraber cilt lekelenmeleri sedef ve egzama gibi cilt rahatsızlıklarına da iyi gelmektedir. Haricen olarak merhem şeklinde yoğurt ile karıştırılarak oluşturulan bu doğal merhemi düzenli kullanılması uygun olmaktadır. Yine dış enfeksiyon olarak bilinen iltihaplı bölgelere de zerdeçal kullanılmasıyla antibiyotik özelliği söz konusudur.

Zerdeçalı en kolay kullanma yöntemi doğal olarak tüketilmesi gerekmekte olup, Tüm hazırlanan yemeklerin içerisinde yarım çay kaşığı zerdeçal eklenmesi olmaktadır.

Yazarlar