Yaşam Kanser tedavisine yeni umut mu?

Kanser tedavisine yeni umut mu?

04.08.2023 - 07:00 | Son Güncellenme:

ABD’li bilim insanlarının geliştirdiği hedefli kemoterapi yoluyla katı tümörleri yok eden ‘kanser öldürücü hap’ umutlandırdı.

Kanser tedavisine yeni umut mu

ALEYNA SEVİM/İSTANBUL- İlacı Milliyet’e değerlendiren Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Cengiz Karaçin, “Daha önünde uzun süreç var ama genelde bu tip kanser araştırmalarında bir yol bulunuyor. O ilk ilaç çok da başarıya ulaşmayabiliyor. Sonra araştırma yapan kişinin başka bir hatayı bulmasıyla bunun üzerine daha iyi ve etkili ilaç bulunuyor. Bu açıdan önemli bir adım” dedi.

Haberin Devamı

Kanser tedavisinde umut olan hap, ABD’nin en büyük kanser araştırma ve tedavi kuruluşlarından biri olan City of Hope’daki araştırma ekibi tarafından geliştirildi. Araştırma ekibi tarafından üretilen ilacın ismi; henüz resmileşmese de, dokuz yaşında kansere yakalanıp hayatını kaybeden Anna Olivia Healey’in baş harfleri ve doğum yılı kullanılarak ‘AOH1996’ olarak belirlendi. İlacın, laboratuvarda meme, prostat, beyin, yumurtalık, rahim ağzı, cilt ve akciğer kanserinden türetilenler de dahil 70 farklı kanser hücresi üzerinde test edildiği ve hepsi üzerinde etkisini gösterdiği iddia edildi.

Doç. Dr. Karaçin, şunları aktardı:

“İlaç şu anda yolun çok başında. İnsan vücudu bu kadar basit değil. Çok iddialı çünkü daha insanlarda güvenilirliği denenecek ve etkinliği Faz 2 çalışmasında gösterilecek, ki bazen Faz 1 aşamasında etkinliği görülebiliyor. Daha önünde uzunca bir süreç var ama genelde bu tip kanser araştırmalarında bir yol bulunuyor. O ilk ilaç çok da başarıya ulaşmayabiliyor. Aslında sonra araştırma yapan kişinin başka bir hatayı bulmasıyla bunun üzerine daha iyi ve etkili ilaç bulunuyor. Bu açıdan önemli bir adım. Sizin yeni bir yol bulmanız bile ilerleyen dönemde ona yönelik başarı sayılır. Daha önce de bu yolak üzerine ilaç yapmaya çalışmışlar, ilaç olarak hayvanda ve insanda etkin oluşturabilecek forma ulaştıramamışlar. Ama bu yaptıklarıyla en azından ağızdan alınan bir tablet haline getirebilmişler bunu. Hücre kültüründe ve hayvan modelinde tümör hücrelerine karşı etkili bulmuşlar. Bu nedenle, insandaki güvenilir dozu bulmak için Faz 1 çalışmasını başlatmışlar.”

Haberin Devamı

Küba’yı geride bıraktı

Doç. Dr. Karaçin, kanser tedavileri için bir dönem Küba’nın çok revaçta olduğunu belirterek, “Küba’da akciğer kanserinde etkili olabileceğini söyledikleri bir çeşit aşı yapıyorlardı. Klinik çalışmalarına baktığımızda çok nadir alt grupta kemoterapiyi almış ve hastalığı ilerlemiş, klasik kemoterapiye karşı 1-2 ay daha iyileştirebildiğine dair verisi var. Ama bu çok tatmin edici veri değildi açıkçası. Bu piyasaya sürülürken o dönemlerde yeni çığır açan şey immünoterapiler oldu. İmmünoterapiler akciğer kanserinde beş kata kadar daha uzun sağ kalımlar sağladı. Küba’da 1-2 aylık katkıdan bahsederken immünoterapilerle 4-5 kadar uzun sağ kalımlar elde edilebiliyor. İmmünoterapiler Türkiye’de de ulaşılabilir durumda. mRNA aşıları kansere yönelik başlamıştı. Bu aşılarla ilgili de ciddi gelişmeler var. Bunlar da kanserde yeni sayfa açacak gibi duruyor” dedi.

Yazarlar