1. Tüm Gıdaları Çıkartın!
İlk adımımız buzdolabınızdaki bütün gıdaları mutfak masasına dizin. Bozulmasını istemediğiniz gıdalarınız var ise onları hızlıca tekrar dolaba atın (pişmiş yemek veya dondurulmuş gıda gibi). Bunun dışında bütün her şeyi çıkartmalısınız. Her şey derken bunların içerisinde yumurta rafları, sebzelik ve kapak üzerindeki bölmelerden de bahsediyorum!
2. Etiketleri Okuyun!
Şeker ve şeker türevi olan yani fruktoz veya mısır şurubu vb. paketli gıdaları dikkatlice gözden geçirin. Paket üzerindeki tarihleri ve besin tablolarını da inceleyin. Eğer son tüketim tarihi geçmiş bir gıda var ise tabii ki hemen çöpe! Çok renkli olan, sizi cezbeden paketli gıdaları, atıştırmalıkları yani kısaca abur cubur dediğiniz her şeyi evden uzaklaştırın! Hazır yani işlenmiş olan meyveli yoğurtlara, şeker içerikli olan yani doğal olmayan içeceklerin hepsine, ketçap-mayonez vb. soslara elveda deyin…
3. Buzdolabınızın İçini Komple Temizleyin!
Bütün gıdaları çıkarttınız ve etiketleri okuyup ayırma yaptınız. Sıra geldi dolabın içinin temizliğine… Bunun için tabii ki doğal bir temizlik maddesi kullanacağız. Nedir mi? 2 litre suya karıştırmış olduğunuz sirke veya 4-5 kaşık kadar karbonat! Asla sabun, deterjan vb. maddeler kullanmayın. Çünkü bu maddeler buzdolabınızdaki gıdalara bulaşabilir. Özellikle de kokuları sinebilir. Temizlik işleminden sonra da kesinlikle dolabınızı kurulayın. Eğer buzdolabınızda geçmeyen kötü kokular var ise küçük bir tabağa 2-3 tatlı kaşığı kadar Türk kahvesi koyup bu tabağı buzdolabınızda 1 gece bekletebilirsiniz. Sonrasında kontrol ettiğinizde kokudan eser kalmadığına tanık olacaksınız.
4. Ürünleri Doğru Hizada Yerleştirin!
En önemli kısım sanırım bu! Dolabı açtığınızda sizi cezbeden ve atmaya asla kıyamadığınız o sağlıksız gıdalar var ya; onları buzdolabının en arka bölümlerine yerleştirin. Böylece gözünüze hitap etmediği için canınız da çekmeyecektir. En önlere yani tam göz hizanıza peynir, yoğurt, süt, kefir vb. sağlıklı gıdaları yerleştirin. Yine alt raflarda da sağlıklı olan meyveler, sebzeler yer alsın. Et ürünlerinizi de muhafaza ederken ayrıca dikkat edin. Çünkü etteki bakterilerin bulaşma riski çok fazladır. Özellikle buzluktan çıkarttığınız et ürünlerinizin çözünmesi için buzdolabı bölümüne aktarmanız gerektiğinde mümkünse bir tabağın üzerinde çözdürün. Olabildiğince de kısa süre soğutucu bölümünüzde bekletin. Yani çözündüğünü gördüğünüzde direk pişirme işlemine alın. Bu sayede oluşabilecek çapraz kontaminasyonları da engellemiş olursunuz.
5. Gıdalarınızın Raf Ömrünü Uzatın!
Birkaç tane dikkat edeceğiniz madde ile meyve-sebzelerinizin daha uzun süre bozulmadan taze kalmasını sağlayabilirsiniz. Bunun için muhafaza ettiğiniz kaplara peçete yerleştirip üzerlerine meyve-sebzenizi koyun. Çünkü bazı gıdalar nemi sevmezler. Peçete de nemi alacaktır. Yüksek nem seven gıdalar; brokoli, karnabahar, limon, yeşillikler, biber ve çilek iken; nemi sevmeyenler ise, elma, kavun, muz, kivi, kayısı, kavun ve incirdir.
Bunların dışında ise bazı gıdaları buzdolabı dışında muhafaza ederek de daha uzun süre dayanmasını sağlayabilirsiniz. Örneğin; avokado, muz, elma, armut, erik gibi gıdalar. Salatalık ve patlıcan ise soğuğu sevmediği için eğer çabuk tüketecekseniz buzdolabı dışında muhafaza edebilirsiniz. Narenciye gıdalarınızı ise kesinlikle buzdolabında saklayın. Dışarda hem çabuk bozulur hem de vitamin değerini kaybeder. Nane ve fesleğen gibi yeşilliklilerinizi de az su dolu olan bir bardağa alıp bu şekilde buzdolabında saklayın. Böylece raf ömrü uzayacaktır.
Sağlıkla kalın…
Yüksek Gıda Mühendisi
Merve Karataşlı
