Ekonomi Prangalardan kurtuluyoruz

Prangalardan kurtuluyoruz

16.10.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:

Hedef 2023 Büyük Türkiye Zirvesi’nde konuşan Bakan Berat Albayrak, Türkiye’nin attığı yapısal adımlarla sonunda enflasyon ve faiz prangasından kurtulacağını dile getirdi.

Prangalardan kurtuluyoruz

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, “Enflasyonla mücadelede önce ekim ayı rakamlarıyla birlikte, sonra kasım ve aralıktaki rakamlarla aşağı yönlü trendi sürdürerek, bu mücadelenin meyvelerini tüm ekonomimizde hep beraber toplayacağız” dedi. Albayrak, ‘Hedef 2023 Büyük Türkiye Zirvesi’ndeki konuşmasında, organizasyon için yeni havalimanının seçilmesinin önemine işaret etti.

Haberin Devamı

Projenin 2023 Türkiye’sinin en net habercilerinden biri olacağını söyleyen Albayrak, salı günü başlatılan Enflasyonla Topyekün Mücadele Programı’nı anımsattı. Albayrak, yeni ekonomi programının en önemli ayağı olan enflasyonla mücadele için tüm STK, iş insanları, Birlik ve özel sektöre yapılan çağrılar sonrası, tamamen gönüllülük esasına dayalı başlatılan desteklerin adeta seferberliğe dönüştüğünü anlattı.

Omuz omuza...

Ülkenin önde gelen marka ve perakende zincirlerinden mahalle bakkallarına, pazarcılara kadar herkesin omuz omuza verdiğini belirten Albayrak, şu ifadeleri kullandı:

“Mücadelenin logosunun bulunduğu afişlerin birçok mağaza ve dükkanlarda yer aldığını gördük. Mücadeleye destek veren herkese teşekkür ediyorum. Enflasyonla mücadelede önce ekim ayı rakamlarıyla birlikte, sonra kasım ve aralıktaki rakamlarla aşağı yönlü trendi sürdürerek, bu mücadelenin meyvelerini tüm ekonomimizde hep beraber toplayacağız. Yapısal adımlarla desteklemeye başladığımız bu sürecin sonunda enflasyon ve faiz denen iki prangadan ekonomimizi adım adım kurtardığımızı hep birlikte göreceğiz.”

Haberin Devamı

‘En büyük saldırıyı az hasarla atlattık’

Albayrak, Türkiye’nin aynı anda hem gelişmiş ülkeler nezdinde yaşanan kritik süreci hem de kendisine yönelik oluşturulan bu spekülatif saldırıları çok büyük bir başarı ile beklenenin çok altında bir hasarla atlattığının altını çizdi. Albayrak, “Ağustos ayında yaşanan süreç Türkiye Cumhuriyeti tarihinin maruz kaldığı en büyük ekonomik saldırıdır. Hacmi, derinliği, koordinasyonu... Eylül ayı. 12 Eylül darbesinde dahi muhatap olmadığı ekonomik operasyonlara maruz kaldı Türkiye” şeklinde konuştu.

‘Yatırımcının güveni artıyor’

Türkiye’yle ilgili temmuz ve ağustos aylarında başlayan ve eylül ayında devam eden yoğun bir şekilde ekonomik saldırı altındaki dönemin dağılmaya güçlü şekilde başladığını dile getiren Albayrak, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Yatırımcıların, küresel oyuncuların ülkemize olan güveni her geçen gün güçlenerek artmaya devam ediyor. Şunu tüm dünya çok net şekilde görüyor; Türkiye’nin karşı karşıya olduğu tüm spekülatif ataklarla herhangi bir ülke karşı karşıya kalsaydı çok büyük bir krizin ortasına düşerdi. Ama atılan adımlar ve tüm bu spekülatif ataklara karşı hayata geçirilen aksiyon planları ve süreçleri doğru teşhis eden ayakları yere basan rasyonel bir orta vadeli program, Yeni Ekonomik Program’la (YEP) birlikte Türkiye, her bir paydaşın güvenini kazanacak bir süreci başarıyla orta koydu.”

Haberin Devamı

‘Komisyonculuk tarihe karışacak’

Sebze ve meyve fiyatlarındaki manipülasyonu ve suni süreçleri azaltacak Hal Yasası’nın çok yakın süreçte TBMM’ye geleceğini anlatan Albayrak, “İnşallah artık komisyonculuk tarihe karışacak.

Satışta rekabet üst düzeye çıkacak ve yeni haller, yeni satış alanları, üretici ve üretici örgütlerinin satış imkanlarının artırılması sağlanacak. Çünkü Türkiye’de bu ekosistemin kurulması sadece enflasyon açısından değil aynı zamanda gıda ürünlerine çok daha makul fiyatlarla erişilmesi açısından da önemli” dedi.

Albayrak, bu yasal düzenlemenin yanında belki dünyada örneği olmayacak bir modeli çalıştıklarını belirterek, tarladan çatala kadar çok güçlü bir ekosistem oluşturularak, çok profesyonel ve yetkin bir alt yapı oluşturularak hem ürün kalitesi, hem maliyeti, hem zamanlaması, hem de israfa çözüm yolu aranacağını belirtti.

Haberin Devamı

Prangalardan kurtuluyoruz

Yeni Havalimanı’nda düzenlenen zirveye iş dünyasının çok sayıda temsilcisi de katıldı.

‘Türkiye çok daha iyi ve pozitif ayrışacak’

Albayrak, Türkiye’nin de dünyada yaşanan tüm bu gelişmeleri detaylı olarak takip ettiklerini, tartıştıklarını, atmaları gereken adımları ve devreye sokmaları gereken stratejileri, aksiyon planlarını, stratejileri adım adım devreye soktuklarını anlattı.

Ortak akıl vurgusu

“İşte her geçen gün çok daha güçlü adımlarla Türkiye’nin ekonomisi, makroekonomik göstergeleri, para birimiyle birlikte çok daha güçlü ve pozitif ayrışacağı yeni bir sürecin arefesindeyiz” diyen Albayrak, dünyanın 2008’den bugüne miras olarak kalan, hâlâ çözülemeyen bazı sorunların etkisinin artarak devam ettiği bir iklime doğru 2020’lere hızla ilerlediğini, Türkiye’nin çok daha güçlü alt yapı adımlarıyla bu sürece hazırlandığını vurguladı.

Haberin Devamı

Albayrak, “Yeter ki suni gündemlere takılıp ortak akılla ana meselelere çözüm bulmaktan uzaklaşmayalım. Çok büyük bir sıçrayışı 2023 hedefi doğrultusunda hep birlikte sağlayacağız. İşte bu yüzden bu ve benzeri panellerin, zirvelerin büyük önem taşıdığını düşünüyorum” dedi.

‘Zorlu döneme güçlü altyapıyla hazırız’

Türkiye ekonomisinin cari açığı kalıcı olarak bitirecek ve dışa bağımlılığı kalıcı olarak azaltacak projelere yöneldiğini anlatan Albayrak, sanayide kullanılan ithal ara girdilerin yerlileşmesini sağlamaya odaklandıklarını söyledi. Albayrak, küresel ekonomide yeni zorlukların belirdiği bir döneme yaklaşıldığını ifade ederek, Türkiye’nin böyle bir döneme güçlü altyapı hazırlıklarıyla girdiğini söyledi.

Albayrak, “2019-2020’da bir bakacağız ki Türkiye’nin 2018’de yaşadıkları ve bağışıklık sistemini, ekonomik reel sektör, finans sistemi, sermaye piyasaları sistemini dönüştürmek için attığı adımlar Türkiye’yi çok daha güçlü bir noktaya hazırladı” dedi.

Madende Ar-Ge ve fabrika şartı

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Türkiye’nin, madenleri yüksek teknolojili ürünlere dönüştürmek için yerli üretim, Ar-Ge ve inovasyon odaklı yeni bir dönüşüm başlattığını belirterek, “Madenin işlenmesi için gerekli tüm teknoloji, altyapı ve yatırımlar artık burada yapılacak.

Maden sahalarımızı yarı mamul ve nihai ürün üretebilecek fabrikaların kurulması şartıyla ihale etmeye başlıyoruz. Fabrika kurulumu ve Ar-Ge yapılmasını zorunlu kılan bir sistemi hayata geçiyoruz” dedi.

Prangalardan kurtuluyoruz

Rüzgar için temel atılıyor

Dönmez, İstanbul Yeni Havalimanı’nda düzenlenen Türkiye 2023 Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, Türk ekonomisinin son 16 yıldır her türlü iç ve dış engellemelere rağmen başarılara imza attığını ve artık bu başarıyı daha yukarı taşıma zamanının geldiğini söyledi.

Yerli kaynakların enerjideki payı arttıkça maliyetler ve jeopolitik konularda olumsuz gelişmelerin yıkıcı etkilerinin azalacağını ifade eden Dönmez, iki yılda yerli ve yenilenebilir kaynakların elektrikteki payının yüzde 50’nin üzerine çıktığını söyledi. Dönmez, yenilenebilir enerji kaynaklarında Türkiye’nin, en fazla kurulu güce sahip ülkelerden biri olduğuna işaret ederek, “Hidroelektrik kaynaklarda yüzde 50, rüzgar, jeotermal ve biyo kütlede yüzde 95 artış yaşadık. Güneşte kurulu gücümüz hiç yoktu, bugün 5 bin megavatı aşmış durumdayız. Toplam yenilenebilir enerji kurulu gücümüzün yüzde 70’ini son 10 yılda gerçekleştirdik” diye konuştu.

Dönmez, güneş enerjisinde entegre panel üretim fabrikasının temelinin atıldığına dikkati çekerek, şöyle devam etti:

“Yakında rüzgar enerjisinde de yerli üretim yapan bir fabrikanın temelini atacağız. Sadece Türkiye’nin ihtiyacını karşılamak değil, bölgemizdeki yüksek potansiyeli de göz önüne alarak, Türkiye’yi üretim üssü haline getirmeyi amaçlıyoruz. Madenlerde de yerli üretim, Ar-Ge ve inovasyon odaklı bir süreç başlattık. Biz bugüne kadar madenlerimizi ham madde olarak ihraç ediyorduk. Teknoloji eksikliğinden dolayı bu ham maddeyi işleyerek katma değeri daha yüksek ürünlere dönüştüremiyorduk. Maden sahalarımızı yarı mamul ve nihai ürün üretebilecek fabrikaların kurulması şartıyla ihale etmeye başlıyoruz. Fabrika kurulumu ve Ar-Ge yapılmasını zorunlu kılan bir sistemi hayata geçiyoruz.”