Şansal Büyüka

Şansal Büyüka

sansal.buyuka@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Takımın adı Fenerbahçe ise eğer oynanan maç da “derbi” ise Fenerbahçe “kolay” kaybetmiyor. Bunu ben söylemiyorum, son yılların alışkanlıkları söylüyor. İstatistiklerde rakamlar ortaya koyuyor. Aslantepe’de de dün akşam bu görüntü değişmedi. Galatasaray her yönüyle “banko” favori olduğu maçı gene kazanamadı, Fenerbahçe bir yığın aleyhte faktörle gittiği maçı gene kaybetmedi.

Şaşırdığım şu oldu: Galatasaray hızlı başlamasına rağmen niye bu kadar sinirli, hatta sert başladı? Acaba takımın yenileri Fenerbahçe maçı diye normalin üstünde mi motive edildi? Oysa puan olarak farklı şekilde geride olan Fenerbahçe’ydi. Daha fazla kaybedecek taraf Fenerbahçe’ydi. Ama telaşlı, sinirli başlayan Galatasaray, sakin başlayan Fenerbahçe oldu.

Haberin Devamı

Başlangıçta Mariano’nun Valbuena‘nın bomboş bıraktığı Hasan Ali Kaldırım kanadından elini kolunu sallayarak ama çok etkili gelmesi Galatasaray adına ciddi umutlar verdi. Ama dakikalar ilerledikçe gördük ki, Galatasaray‘da hücumlara zenginlik katacak, yaratıcılık katacak Belhanda ile Feghouli, kalitelerinin ve becerilerinin çok gerisinde kaldılar.

Fenerbahçe‘nin yaratıcı oyuncuları da, Galatasaray‘ın kaliteli ayakları gibi normal çizgilerinin altında kalınca, açıkçası ortaya bir derbi maçının çok gerisinde kalan bir oyun çıktı. Valbuena hücumda da, savunmada da en ufak bir iş yapamadan oyundan alındı.

Giuliano’yu son 15 dakika dışında gören olmadı. Maçı anlatan spiker arkdaşımız Yalçın Çetin’in ağzından bile son 15 dakika dışında Giuliano adı çıkmadı.

Galatasaray’da Gomis hücumda tek başına kalmasına rağmen iyi boğuştu, ancak Neto, Neustadter ikilisinin arasında sıkışıp kaldı.

Stoperler arasında bir başka boğuşan isimde Janssen idi. Çok çalıştı, bir gol attı, faul gerekçesiyle iptal edildi, ilk yarının sonuna doğru da çok önemli bir fırsatı kullanamadı.

Fenerbahçe son 15 dakikada Galatasaray bir eksik kalmasına rağmen bundan yararlanamadı. Maç sanki 11’e 11 oynanıyormuş gibi devam edip bitti. Galatasaray eksik ve yorgun oynarken, görev alan derbilerin önemli futbolcusu Alper ise tek olumlu hareket yapamadan maçı tamamladı.

Haberin Devamı

Aslında yıldızların değil, sonucu değiştirmesi beklenenlerin değil, takımın askerlerinin daha etkili olduğu bir maç izledik. Galatasaray’da Maicon, ilk yarıda Mariano ve Tolga iyi oynadılar. Fenerbahçe’nin her maçta gol yemeyi alışkanlık haline getiren savunması bu defa sağlam durmayı başardı ve Galatasaray‘ın genelde az adamla hücum etmesi de işlerini kolaylaştırdı.

Hakem Cüneyt Çakır kararları elbette çok tartışılacak. Futbolun kurallarına göre yorum yapanlar da çıkacak, kendi gönlünden geçeni söyleyenler de... Ancak bu tartışmalı pozisyonlarda dört kritik kararın manşete çıkacağını düşünüyorum... Janssen’in attığı golün faul gerekçesiyle iptal edilmesi, Denayer’in kartı sarı mı olur, kırmızı mı, Hasan Ali elle oynadı mı oynamadı mı, Belhanda pozisyonunda penaltı mı vardı, yoksa ikinci sarıdan kırmızı mı doğruydu?

Sonuçta futboluyla değil, özellikle hakem kararlarıyla öne çıkacak bir derbiyi geride bıraktık. Maçın kaybedeni, derbiden iyi futbol bekleyenler oldu... Bu beraberlikle Fenerbahçe bir derbiyi daha kaybetmediği için övünebilir, Galatasaray aradaki puan farkını koruduğu için sevinebilir. Anlayacağınız iki takım için alan memnun, satan memnun durumu...